Kriz unutturmamalı

İçine düşülen "dalgalı" krizden; ne zaman kurtulacağımız, ne yazık ki, şimdilik bir meçhul görüntü veriyor. Uzun ve boyutları değişken bir süreçle karşı karşıya kaldığımız, gün geçtikçe kesinleşiyor. Bir bakıma, uzun süre krizle beraber yaşayacağımız anlaşılıyor. Ne var ki, hayat tarzımız; kriz olsa bile bazı sorunları unutmamamızı, hele çözümleri varsa, ertelemememizi gerektiriyor... Ermeni tehdidi Tabii ki; unutulmaması gereken, bazıları da birbirine ilişkili birçok iç ve dış problemimiz, bulunuyor. Ancak, son zamanlarda Türkiye'yi rahatsız eden en önemli konulardan biri olan, uluslararası destekli "Ermeni tehdidi"ni asla unutmamamız ve her gün gündeme getirmemiz icap ediyor. Gerçekten de, işi Türkiye'den toprak istiyebilecek mesafeye getiren Ermenilere, "dur" diyebilmenin yolları ardına kadar zorlanmalı. Uluslararası komplo Kim ne derse desin, ülkemiz uluslararası komplolardan biriyle karşı karşıya kalmanın sıkıntısını çekiyor. Bu çirkin komploda sadece Ermeniler hatta Fransa olsaydı bile, sıyrılmanın çareleri aranıp bulunur ve gereken en sert cevap verilirdi. İşin içine, Rusya, ABD, İngiltere, İtalya, Almanya hatta İran gibi ülkeler karışınca, Türkiye'nin hareket kabiliyeti kısılıyor. Buna rağmen, hiçbir şekilde taviz vermeyen bir politika güden Türkiye, şimdi de 24 Nisan'da tezgahlanmak istenen oyunun karşısında dikiliyor. Dikkat edilirse, ülkemiz ne zaman siyasi veya ekonomik bir krize düşerse, uluslararası komplolarla karşılaşıyor. Bu yüzden de; hem krize düşmemek hem de bunalım sürecinde, sorunları unutarak, taviz vermemek mecburiyeti kendiliğinden doğuyor. Uyanık olmalıyız Özellikle, Ermeni istekleri ve onlara verilen destekler karşısında, her türlü krize rağmen, daima uyanık olmalıyız. Şimdi bir yandan; ekonomik krizle boğuşurken, bir yandan da aleyhimize gelişen komplolara göğüs germenin tam zamanını yaşıyoruz. Her şeyden önce, birlik ve beraberlik görüntümüze bir halel gelmemesine özenle dikkat etmeliyiz. Gerçi; ülkenin çeşitli yerlerinde, yalanlarının yanısıra Ermenilerin bizzat yaptığı vahşet anlatılıyor, protesto ediliyor hatta şiddetle kınanıyor. Yetersiz kalıyor Bütün bu girişimleri takdirle karşılamamak elde değil ancak, yetersiz kaldığının da altını çizmeliyiz. Ermeni olayını zaten bizler, en ince ayrıntısına kadar biliyor ve yapılan iğrenç iftiraları asla kabul etmiyoruz. Önemli olan, bu rezil propagandanın olumsuz tesirlerini ortadan kaldırmak ve bütün dünyada karşı bir atağa geçmekle özetlenebilir. Tekrarlıyoruz; kriz diğer hayati sorunlarımızla ilgilenmekten bizleri alıkoymamalı, komplolar karşısında yekvücut kalmayı başarmalıyız.