Yine zor durumdayız

ABD Savunma Bakanı Rumsfeld'in ziyareti, Türkiye'nin ne denli zor durumda olduğunu yeniden ortaya çıkarıyor. Bir taraftan ekonomik krizden kurtulma uğraşı veren ülkemizin siyasal çalkantıların yanı sıra, uluslararası platformda da "sıkıntı" çektiği ötedenberi biliniyor. Rumsfeld'in ziyareti, bu zor konumu gündeme getirirken, dış politika alanında da "yapılanmaya" ihtiyaç duyduğumuz görülüyor. ÖNCELİKLE AGSK Öncelikle, Avrupa Güvenlik ve Savunma Kimliği'nin karar mekanizmasında yer almamız gerekiyor. Mekanizmada yer almadığımız takdirde; her şeyden önce, ulusal güvenlik bakımından onarılamaz zaafiyetler doğacağı anlaşılıyor. Nitekim, bu "hassas" durum, Rumsfeld'e anlatılırken, "Türkiye'nin NATO imkan ve kabiliyetlerini kullanmadaki bütün aşamalarda, karar ve uygulama sürecinde yer alması kaçınılmaz bir zorunluluktur. Bunun da garanti edilmesi gerekir" denildi. FÜZE KALKANI Bu isteğimize karşılık, ABD'nin de "Füze Kalkanı" projesine katılmamıza dair teklifi bulunuyor. ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld'in Ankara'da gerçekleştirdiği "yıldırım" görüşmelerde, bu "stratejik" konunun da gündeme getirildiği belirtiliyor. "Füze Kalkanı" projesinde kararlı bulunan ABD'nin Türkiye'den fedakârlık beklediği tahmin ediliyor. Oysa, "Füze Kalkanı" projesine başta Rusya olmak üzere komşularımız pek yanaşmıyor. Belki de, şu sıralarda Türkiye'yi doğrudan doğruya ilgilendiren en önemli konu, Irak ile olan ilişkiler teşkil ediyor. Irak'a karşı gerek ABD'nin düşmanca tutumu, gerek Türkiye'nin "müşfik" yaklaşımlarının, ilerde dost ve müttefik iki ülke arasında anlaşmazlığa yol açmasından korkuluyor. Bu arada, Kuzey Irak'ta olup bitenlerden, hem ABD hem Türkiye çoğu kez "çelişkili" politikalar güdüyor. ZARARIMIZ BÜYÜYOR Nasıl değerlendirilirse değerlendirilsin; Irak'ta, ABD ile Türkiye karşı karşıya geliyor. Öte yandan, Irak'ın petrolü kesme kararı, Türkiye'nin zararını daha da büyütüyor. "Körfez Krizi"nden beri, büyük zararlara uğrayan Türkiye'nin, bu durumunun müttefikleri tarafından tam anlamıyla anlaşılamadığı, vadedilen tazminatların da ödenmediği gerçeği yıllardır yaşanıyor. ABD'nin Saddam'ı devirmeye yönelik yeni politikasına, cevap niteliği taşıyan Irak'ın haklı veya haksız kararı, Türkiye'nin zararını daha da büyütüyor. ZOR GÜNLER Her ne kadar Irak, ekonomik bağ içinde bulunduğu komşularına, petrol sevkiyatını kesmiyeceğini beyan ediyorsa da, Türkiye'nin bu "restleşmeden" büyük kayıplara uğrayacağı sanılıyor. Nereden bakılırsa bakılsın; ne yazık ki, Türkiye, dış politika alanında da, alabildiğine zor günler geçiriyor...