Olgu algıyı yendi

A -
A +

Türkiye’de tarihî gelişmeler yaşanıyor. PKK ülkeden tamamen çekildiğini açıkladı. Gazze’deki barış gücüne Türk Silahlı Kuvvetleri de katılacak. İngiltere Başbakanı ile 40 Eurofighter savaş uçağı anlaşması imzalandı. Almanya Başbakanı Friedrich Merz 30 Ekim'de Başkan Erdoğan ile Ankara'da buluşacak. Görüşmelerde stratejik ortaklıklar, ticaret, güvenlik ve bölgesel gelişmeler masada olacak...

 

Türkiye bölgedeki en büyük kurucu ülke oldu. Ekonomide büyük iyileşme var. Türkiye genelinde 500 bin sosyal konut hamlesi başlatıldı. Yabancı yatırımcıların Türk lirası lehine aldığı pozisyonları gösteren swap (carry trade) işlemleri rekor düzeye ulaştı. BDDK’nın bankalar bilanço dışı yabancı para pozisyonu 17 Ekim haftasında 47,2 milyar dolar olurken, Merkez Bankasının ters swap pozisyonları 3,2 milyar dolara yükseldi. Böylece toplam türev pozisyon büyüklüğü 50 milyar dolar eşiğini aştı. Eylül sonunda bu rakam 41 milyar dolar seviyesindeydi. Merkez Bankasının faiz indirimi Türkiye'nin büyüme hızını arttıracak...

 

Rakamlar TL lehine pozisyonların güç kazandığına işaret ediyor. Yani ekonomideki büyüme hızının artmasına bağlı olarak yabancılar dolar bozdurup Türk lirası alıyorlar. Borsa İstanbul’da faiz rallisi var. Reel kesimin yani iş dünyasının ekonomiye olan güveni 102 ile 5 ayın zirvesinde. Ama bu resmi bozmak için ekonomi düşmanları bütün gücüyle çalışıyor. İngiliz Haber Ajansı Reuters, Merkez Bankasının faiz indirimini pas geçeceği haberini yayarak yabancıların hisse senetlerinden çıkmalarını sağladı. ABD’li kredi kuruluşu Moody’s: "Türkiye’nin kredi notundaki pozitif ivme artık plato noktasına ulaştı dezenflasyon ivmesi gözle görülür şekilde yavaşladı, çok güçlü iç talep fiyat istikrarı açısından riskli. Türkiye’de son dönemdeki siyasi gerilimler, ekonomi yönetiminin elde ettiği makro istikrar kazanımlarını tersine çevirme potansiyeli taşıyor. Siyasi gürültünün Türkiye’de yatırımcı güvenini zayıflatma konusunda bir geçmişi var yatırımcı algısı siyasetten doğrudan etkileniyor. Merkez Bankası kurumsal bağımsızlığını tam anlamıyla kazanamadı..."

 

Bu iddiaların tümü de temelsiz. İBB’deki yolsuzluk, rüşvet, irtikap, suç örgütü kurma iddialarına en son eklenen casusluk suçu siyasi gelişme olarak gösterilmek isteniyor! CHP lideri Özgür Özel'in kendi ülkesini yurt dışında sürekli şikâyet mitingleri düzenlemesi bu algının oluşmasına yol açıyor. Kendisini şaibeli kurultay ile başkan seçtiren İmamoğlu'na olan minnet borcunu ödemek için bütün suçlamaları görmezden geliyor. Bu sebepten yurt genelinde CHP'li belediyelerdeki suistimallere göz yummak zorunda kalıyor. Oysa bunların tamamı resmen soygun! İddialar olaylara karışanların itirafları ve resmî belgelerle ispat edilmiş durumda. Ortada tarihin en büyük hırsızlığı var, devlet bunu ortaya çıkarıp suçluları cezalandırıyor, CHP lideri bunları görüyor, biliyor, ama kabul edemiyor, zira boynundan bağlı!..

 

Şimdi en büyük korkusu İmamoğlu casusluktan tutuklandığı için İBB'ye kayyım atanma ihtimali. Eloğlunun siyasi gerilim yalanı elinde patladı!..

 

 

 

Necmettin Batırel'in önceki yazıları...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.