Bir hoca ki…

“Okan” adının sözlük ve ansiklopedilerde karşılığı: “Okan ismi, Türkçe kökenli olup ‘akıl’ veya ‘zihin’ anlamına gelir. Bu isim, genellikle zekâ, bilgi ve düşünce kapasitesi ile ilişkilendirilir. Ayrıca, ‘uyanık’ ve ‘anlayışlı’ nitelikleri de taşıdığına inanılır.”
Okan ismi, Türkçedeki “akıl” kelimesinden türemiştir ve eski Türk kültürlerinde “bilgi ve akıl” ile ilişkilendirilmiştir. Bu isim, Türk toplumunda genellikle “akıllı ve mantıklı kişileri tanımlamak için” kullanılmıştır.

 

İnanışa göre, “Okan” ismini taşıyan kişiler, genellikle zeki, analitik ve düşünceli insanlardır. Problem çözme yetenekleri yüksek olabilir ve genellikle entelektüel konulara ilgi duyarlar. Aynı zamanda çevrelerine karşı anlayışlı ve empatik olabilirler. Okan ismi, kişisel ve profesyonel yaşamda başarılı olmalarına katkıda bulunur. Okan ismi, taşıyıcısına derin bir düşünce gücü ve anlayış sağlar. Akıl ve mantık çerçevesinde hareket etmeyi seven kişiler için ideal bir isimdir.

 

(Empati ve Empatik kişi: Empati, başkasının duygularını anlama, bu duyguları anlama, paylaşma ve başkasının davranışlarının arkasındaki motivasyonu içselleştirebilme yeteneğidir. Duygusal zekanın temel öğesi olan empati, benlik ve diğer kişiler arasında bağlantıdır. Kişiler başkalarının deneyimlediğini bu şekilde anlayarak davranış gösterirler.)

 

“Okan” isminin “harf analizi” de şöyledir: O: Olgunluk ve düşünce derinliği / K: Kararlılık ve liderlik / A: Açıklık ve yapıcılık / N: Doğallık ve samimiyet.

 

Türk Dil Kurumu sözlüklerine göre “buruk” kelimesinin iki farklı anlamı vardır: İlk anlamı; “Tadı kekremsi olan yiyecek ya da içecek / İkinci Anlamı; “Kişinin kalbinin kırılmasına ve müteessir olmasına neden olan.”

 

Okan Buruk, “yukarıdan beri yazıp geldiğim niteliklerin hemen hemen hepsini taşıyan” bir hocamız.

 

“Galatasaray’ı bu sezon da şampiyon yaparsa, Süper Lig’de ‘takımını dört sezon üst üste şampiyon yapan’ hoca” ünvanını da kariyerine yazdıracaktır.

 

Bu ünvanı kazanmak için, “Süper Lig ile Şampiyonlar Ligi maçları arasında ‘ilgi ve istek dengesini’ bütün bir sezon sağlamak” zorundadır.

 

5-1’lik Frankfurt maçı ile “bu dengeyi sağlamanın zorluğu” ortaya çıkmış ve “erken olması” ile “her iki kulvarda yarışmanın organizasyon tedbirlerini çok daha dikkatle almanın gerektiğini” hem hocamız, hem de “asıl futbolcular” anlamıştır. “5-1’lik hezimette, futbolcuların payı, Okan Hoca’nın payından çok daha fazladır!..”

Hayalcilere mesaj

5-1’lik ağır mağlubiyetin bir başka yüzü de var.

 

“Golle buluşturulamayan fırsatlar” ve de “amatör liglere yakışan hatalarla yenilen goller”, maçın kasetini “dikkatle yeniden izleyecek” futbol uzmanlarımızın “Okan Hoca’yı maç gecesi ve sabahı çok ağır şekilde eleştiren” görüşleri konusunda “vicdani bir hesaplaşma yapma” zorunda bırakabilir.

 

Okan Hoca’nın ve Galatasaray’ın önünde haftalar ve aylar var, turnuvanın finaline kadar!..

 

UEFA Şampiyonlar Ligi’nin değişen sisteminde, Galatasaray’ın gruptan çıkma ihtimali var. Perşembe gecesi mağlubiyeti moralleri bozmamalı. Okan Hoca, “futbolcularına bu gerçeği anlatmalı” ve “5-1’in moral bozukluğunu” tedavi etmeli.

 

Elbette “önce” kendisinin moralini “hedefe yürüme güvenini sürdürme ve talebelerine de aşılama gücü için” yükseltmeli!..

 

Öcal Uluç'un önceki yazıları...