Biz “paydaş ve yoldaş” olacağız; öyle mi?..

Türkiye Futbol Federasyonu’nun “futbolun tüm paydaşlarıyla Türk futbolunun strateji planının oluşturulması için” başlattığı “The Game Plan” çalıştayının 13 Ocak’taki açılış tören ve toplantısında, Spor Bakanımız başta, misafir bakan ve yöneticiler, Federasyon Başkanımız ve yardımcılarıyla beraber “seçilmiş futbol insanları”, futbolumuzda “devrim sayılacak bir çağdaş atılımın ilk adımında olmanın heyecanını” yaşadılar…

 

“Umut dolu” konuşmalar yapıldı ve “çalıştay çalışma grupları”, aylarca sürecek çalışmalarına başladı.

 

Toplantıda, “Tük futbolunun stratejik planlama çalışmasının ‘ne olduğunu ve sonunda ne olacağını anlatan” konuşmayı Federasyon

 

1. Başkan Vekili İbrahim Burkay yaptı ve dedi ki; “Bu salondaki herkes, stratejik planlama çalışmasının merkezinde olacak. Sizler hem paydaşlarımız aynı zamanda da yoldaşlarımız olacaksınız.”

 

Bu sözün altını çizelim…

 

Burkay’ın konuşmasının başında “ülkemizdeki “acı gerçeği çok açık bir şekilde” ortaya koyan bir paragraf vardı ki, onun da altını çizelim; “Federasyonumuz 2009 yılında böyle bir çalışmayı hayata geçirmiş. Fakat daha sonra uygulama eylem planları ve süreç olmadığından bu çalışma maalesef ete kemiğe bürünememiş.”

 

Ben de, 18 Ocakta, “The Game Plan” çalıştayının ilk toplantısıyla ilgili ilk yazımda demiştim ki…

 

“Spor yazmaya başladığım 1955 yılından bu yana ‘kurultay’ etiketli birçok toplantı yapıldı, bazılarının içinde ‘üye’ olarak bulundum, bazılarını ‘gazeteci olarak’ izledim. Üzülerek belirtmem gerekir ki, ‘o kurultayların, sporumuzun genelinde ve de ‘branşlı olarak yapılanların’ o branşlarında, kurultaylarda kurulan komisyonların çalışmalarının sonunda ortaya çıkan ‘tespit / tahlil / tedavi’ raporlarının pek çoğu raflarda kaldı, termitlere mama oldu… Temenni ederim ki, gerçekten ‘sağlam bir ön ve altyapı çalışması’ yapılmış The Game Plan Çalıştayı’nın sonu da ‘öyle’ olmasın!..”
Bu ikinci yazımda “altını çizdiğim ikinci konu” için “ilk yazımdaki satırları tekrarlamamın sebebi”, bu ikinci konunun “altını çizdiğim ilk konu” ile “doğrudan” ilişkili olması!..

 

Ne diyor, Federasyonumuzun 1. Başkan vekili; “Bu salondaki herkes, stratejik planlama çalışmasının merkezinde olacak. Sizler hem paydaşlarımız aynı zamanda da yoldaşlarımız olacaksınız.”
“Bu salondaki herkesin içinde” spor basınımızın temsilcileri de var… “The Game Plan çalışmalarının paydaşları ve yoldaşları” olacaklar.
Fi tarihinden beri yapılan Kurultayların ve de 2009 Çalıştayı’nın ‘temsilcileri ile merkezinde ve de paydaş ve yoldaşı” olmuş spor basınımız…

 

Sonra?...

 

“Kurultayların, çalıştayların “yoldaş ve paydaşı olan” spor medyamız, “yapılan çalışmaların sonunda ortaya çıkan uygulama planlarının, ‘tespit, teşhis ve tedavi raporlarının takipçisi” olmuş mu? 
O raporlar raflarda termitlere yem olurken, “hesap sormuş” mu; ne gezer?.. 

 

Bu çalıştayla ilgili olarak kaç meslektaşım yazı yazdı?..
Spor ekranları gece gündüz 24 saat yayın yapar “hakemleri, teknik direktörleri, futbolcuları infaz ya da ihya ederken “arada bir tanecik bu çalıştay ile ilgili bir program, bir açık oturum” gördük mü, izledik mi?..

 

“Çalışmaların, çalıştayın merkezinde “paydaş ve yoldaş olarak bulunan” spor basınımız, “daha ikinci günde The Game Plan’e sırtını döner, unutursa”, rafları besleyen 2009 dejavusunun yaşanmasını kim önleyecek?..