İşte Cengiz-Kerem farkı; kim sorumlu?..

Ey Galatasaraylılar “farkı fark edin” artık…
Aynı gün art arda oynanan iki maç; İstanbulspor - Fenerbahçe ve Galatasaray - Konyaspor…

 

Fenerbahçe’de Cengiz Ünder “6, 34, 44 ve 47. dakikalarda 4 gol atarak” işi bitiriyor…

 

Galatasaray’da Kerem Aktürkoğlu, hemen hemen aynı dakikalarda “dört tane ‘kolay gollük’ fırsatı” inanılmayacak kadar kötü vuruşlarla” kaçırıyor… Barış Alper’in “kendi ceza alanının biraz ötesinde rakibinden aldığı bir topun ‘Faul var’ diye nitelendirilmesi” sonucu, bilmem kaç pozisyon ve 1,5 dakika sonrasında atılan ve sarı kırmızılı ekibi 1-0 öne geçiren golünün tartışmalara açılmasına… Ve de “Maçı Ali Şansalan kazandırdı” algısının yayılmasına” mahkûm ediyor!

 

Evet, Kerem sezon başından beri “8 gol ve 8 asist” ile Galatasaray’a puanlar kazandırdı ama bir bakın bakalım “kaçırdığı inanılmaz gollerle” “neler” kaybettirdi?.. 

 

İşte burada başka başka sorular çıkıyor ortaya; “kaçırdıklarının sorumlusu” acaba o mu?..

 

İnat ve ısrarla “onu, ‘asıl yeri olan’ sol kenardan alıp, ‘İcardi’nin arkasına’ yerleştirmek” ve de “deneni durmadan denemek” kimin kararı?

 

Ve de, bu gerçekten “büyük meziyetleri olan” gencecik Türk yıldızın “vuruş eksikliğini tamamlayamamasının” ve de “kaçırdığı goller sebebiyle ‘tribünlerdeki sempatisinin’ neredeyse yok olmasının” sorumlusu kim?..

 

Ey Okan Buruk Hoca, “kaçırdığı her golden sonra” onun yüz hâlini göremiyorsan, maç görüntülerine bak, görürsün…

 

Sen ise o anlarda “yedek kulübesine dönüp, “bu da kaçar mı’ görüntüleri” verirken, “Kerem’in ne kadar acı çektiğinin” bilmem ki farkında olabiliyor musun?..

 

“Elinde ‘pırlanta olacak’ bir elmas parçası var” ama “onu işleyecek usta” nerede?..

 

Bu hâliyle bile Kerem’in “15 milyon avroluk piyasası” var; mesela “Prekazi gibi” bir “şut ustasının elinde” bir de işlense… 

 

“Konyaspor maçında, Cengiz Ünder gibi 4 golü üst üste atabilse”, bilmem ki “kaç misli bir piyasa değerine” ulaşacak; sen bir tahmin et, Hoca’m!..

 

Ve de… Ey Erden Timur kardeş, “gerçeği” ne zaman göreceksin; iş işten geçtikten ve de UEFA Ligi’nde de, Süper Lig’de de “beklediğiniz gerçekleşmediğinde” mi?..

 

Bakınız, “Kerem gibi bir elması işleyemeyen” bir Hoca’dan, “Ndombeleleri, Teteleri, Angelinhoları, Kazımcanları, Efe Akmanları, Eyüp Aydınları, takıma adapte etmesini beklemek, mesela, onun “Mertens gibi bir büyük yıldızı, neredeyse futbola küsecek hâle getirdiğini (Her maçta, onca kötü oynayan arkadaşı varken, ‘en önce’ oyundan alındığında yüz hatlarını hiç mi görmüyorsunuz) görmemek ve de seyretmek” bilmem ki “Galatasaray futbolunun sahibi olan” Sportif AŞ’nin Başkan Vekili olan zatıâlinizin “görev ve sorumluluktaki eksiğinizi” göstermiyor mu?..