Play-off, Uğur Meleke ve Galatasaray...

Evet, haftalardır yazıp geliyor, sevgili Uğur Meleke… Benim her sabah “spor yazılarını toplayan sporyazarları.com sitesinde yaptığım ufuk turlarının hiç birinde, ‘içimizden birilerinin de çıkıp ona destek veren’ bir yazısını” görmedim. 

 

Aksine bir gece TV ekranlarındaki bir programda bir arkadaşımızın bu konuda “Canım artık alışmalıyız, elin oğlu bir sezonda 60 maçtan fazla maça çıkanlarla dolu. Yorgunluktan şikâyet eden yok. Bizde nedir bu yorulma bahaneleri… Avrupa’da erteleme oluyor mu? Örnek yok’ eleştirilerini” dinledim. 

 

Hiç düşünmüyordu, bu arkadaşımız “ertelemenin sadece yorgunluk için” istenmediğini… Mesela ertelenmeyen maçta “en azından” sakatlıklar olabilirdi… Dahası alınacak kötü sonuçlar, futbolcuların moral kondisyonlarını büyük ölçüde etkileyebilirdi.

 

Ve de dikkat… Meleke, “Bu ertelemeyi bütün Avrupa maçları öncesi için” istemiyordu. “UEFA puan sıralamasında çok gerilerde kaldığımız ortada iken” işte “bu sıralamada yukarılara doğru yol almaya başladığımız bir dönemde, Türk futbolu için ‘çok kritik bir köşe dönüşü sürecinde’ istiyordu; Sadece “Gruplar yolunu açacak play-off maçları öncesi içindi”; isteği…
Meleke, dünkü yazısında diyor ki:

 

“Son bir ayda 6-7 kez dile getirmiştim, fikrin TFF’de karşılık bulduğu söylentisini mutlulukla karşıladım: Üçüncü haftada Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Adana Demirspor’un maçlarının ertelenmesi doğru karar olur. Sadece bir seferlik. Sadece bir ölüm-kalım aşaması olan play-off turuna özel olarak. Sadece üç müsabaka...

 

Yazın da yine bu sütunda değinmiştim: Belçika ve Hollanda Futbol Federasyonları geçen sezon da play-off turu ertelemeleri yaptılar. Bu yıl da play-off’taki takımlarının gelecek hafta sonu lig müsabakalarını ertelediler. Belçika bu işi biraz daha akılcı ve sistemli bir şekilde yapıyor: Geçen sezon Avrupa’da play-off turu oynayacak dört takımı o hafta sonu fikstürde birbirleriyle eşleştirmiş, sadece iki maç erteleyerek meseleyi çözmüşlerdi.

 

Aslında TFF de rahatlıkla bu çözüme başvurabilirdi. Zaten bu hafta sonu Beşiktaş ile Adana Demir karşılaşacaklardı. G.Saray-F.Bahçe maçını da üçüncü haftaya koyup, bu iki müsabakayı ertelemeleri yeterli olacaktı. Tabii yazın yaptığım çağrıları okuyup bunu en baştan planlamış olsalardı... En nihayetinde, geç de olsa bu refleksin gösterilmesi yine de mutluluk verici.”
Bakınız ben, her zaman, “Bu yorgunluk hikâyesi ne? Elin oğlu her sezon 60-70 maç arası oynarken… Ve de biz, o takımlardan bu kadar maç oynayan oyuncuları, ceplerince milyonlarca avro koyarak transfer ederek takımlarımıza doldururken… Oralarda 65 maç oynayan futbolcular, burada 50 maça doğru yaklaşılırken yoruluyor, olacak şey mi? Avrupa takımlarında oynayan Türk futbolcular o kadar maç oynarken yoruluyor mu?” diye düşünen bir insanım.

 

Galatasaray’ın Molde ile “play-off yolculuğunun ilk maçını oynayacağı” gecenin sabahında okuyacak belki de “çok geç kalmış” destek yazımı… 
Ona, önerisi için de, “Federasyon rövanş maçları öncesi erteleme yapacak galiba” müjdesini de verdiği için de teşekkür ediyorum.

 

Elbette Okan Buruk Hoca’mız ve talebelerine de “rövanşı çok rahatlatacak bir sonuçla yurda dönmeleri” temennilerimi de iletiyorum. 
Galatasaray’ın gücü, “orada” turu geçmeye yeter...