Motivasyonların en güzeli

Milenyumun başında, ekonomik açıdan, Niagara Şelalesi'nden düşmenin eşiğine gelmiş, çürük çarık kayığı andıran ülke ekonomimizi, 4,5 yılda küresel dalgaları yarıp geçen transatlantiğe çevirenler, birkaç hece vezninin diyetini demir parmaklıklar arkasında ödeyenler değil miydi? Onlara o gücü veren ilham neydi? Yoksa hapisten çıkıp Mısır'a sultan olan Yusuf peygamber mi? *** Batı alemindeki pozitif düşünce yazarları, insanı başarıya taşıyacak etkenleri bir bir saydıktan ve bunları bilimsel verilere dayandırdıktan sonra 'Bütün bunları yapıp Allah'a sığının' derler. *** Hepiniz yüzlerce kere şahit olmuşsunuzdur. Nice yabancı maçlarda istavroz çıkaran yabancı oyunculara kimse gıgını çıkarmaz da, bizde dinimizin gereği oruç tutan veya dua eden futbolcuların bu görüntüsüne kimileri, yüzüne sigara dumanı üflenmiş kedi reaksiyonu gösterir. Nice futbolcularımız içinden sureler okur, 'Acaba kameralar şu an bana zum yapmış mıdır?' endişesiyle birlikte. > ÖZ YURDUNDA GARİP! Birçok batılı fikir adamının (ateistler hariç) üzerinde fikir birliği yaptığı 'Dua ile, Yaratıcıya inanarak elde edeceğiniz gücü, başka bir şeyde bulamazsınız' gerçeğini bile ülke sporcumuz, doya doya yaşayamaz. Hele yaşa da gör demeye getirilir. En ufak bir kötü sonuç 'oruç tutmasına' yorulur gazete sütunlarında, televizyon haberlerinde. İsmi hacı, hocaya çıkar sporcumuzun. Takım arkadaşlarını ayartmakla suçlanır. Öyle ki böyleleri için, içten içe, belli etmeden husumet kokan haberler yapılır. Rahat rahat jübile yapmasını bile çok görürler. Elin hristiyanı maç içinde bile kaçırdığı pozisyon veya attığı gol sonrası yahut oyuna girerken göğsüne artı işaretini defalarca çakar da, senin oyuncun, inancından almak istediği gücü, dudaklarını fazla oynatmamak şartıyla, o da maç öncesi, çaktırmadan halletmek zorundadır. *** Ne oldu bize? Bu ne iştir? Ne koptu ve kimler kopardı bizden bir şeyleri! Bizdeki bazı garip garp aşıkları, adamlar sahanın içinde ayin yapsa, viski kokan ağızlarıyla 'saygı duymak lazım, adamların inancı böyle' derler de, benim çocuğum bin yıllık vatanında namazını gizlemek ihtiyacı duyar, en büyük güç alacağı Rabbine ellerini dilediği gibi açamaz. Son dönemlerde çok şükür batıda bazı üst düzey futbolcular Müslüman oluyor ve maç öncesi özgürce İslam akidelerine uygun olarak sahanın ortasında dua edebiliyorlar. B.Münih'te oynayan Frank Ribery bunlardan biri. Tabii kimsenin bizde olduğu gibi uğraştığı filan da yok. *** Bu yazıyı okuyan sporcu arkadaşlarıma herkesin gözü önünde ellerinizi açıp dua edin demek istemiyorum. Bu yüce değerlerimize laf edilmeye sebep oluyor. Hele batıda bunu yapan ünlü oyuncuların sayısı artsın da, bizdeki, sözlerinin arasında 'Ona bakarsan elhamdülillah biz de müslümanız' diyenler, normal görmeye başlasınlar. Yabancı menşeli Müslüman sporcular bunu yapmadan, görmezler çünkü. Siz yine de başarı için bütün faktörleri yerine getirdikten sonra, kuytularda, izbelerde, her şeyi bilen ve görene, kalbinizi, ellerinizi açınız. Motivasyonların en güzeline kavuşmaktan mahrum kalmayınız.