"Oku, çok gayret et, bu güzel insanlara layık olmaya çalış!"

Sabah namazını müteakiben kahvaltı yaparken babam; memleketten, çocukluk yıllarımızdan bir hayli sohbet etti. 

 

 

 

Film setlerindeyken bende mühim iz bırakan hadiselerden biri şöyle gelişti:

 

Bir gece mübarek kandillerden biriydi. Oldukça ihtiyar olan annemle babamı ziyarete gittim ve yanlarında kaldım. Akşam TGRT kanalını ve orada yayınlanan yaptığımız filmleri seyrettik. Ellerini açıp kalpten duâ ettiklerini görünce pek sevindim. Bu çeşit filmler yaptığım için de evlatlarıyla iftihar ediyorlarmış meğer.

 

Sabah namazını müteakiben kahvaltı yaparken babam; memleketten, çocukluk yıllarımızdan bir hayli sohbet etti. Zaten konuşmayı, okuduklarını anlatmayı pek severdi. Ben de zevkle dinledim.

 

- Bak evladım!

 

- Buyur babacığım.

 

- Dünyada çok şeyler gördüm geçirdim, vadem dolmamıştı bu yaşa kadar geldim elhamdülillah! Neslimizi ve Ehl-i sünnet vel-cemaat itikadımızı devam ettirecek sizlersiniz. Sekiz çocuğum var hepsinden de razıyım. Hiçbirinin diğerinden farkı yok. Kiminiz okudunuz kiminiz de bir zanaat sahibi oldunuz. Ben sizlerden memnunum, Allahü teâlâ hepinizden razı olsun, yolunuzu da bahtınızı da açık eylesin.

 

- Amin! Amin… Ne güzel duâlar, elhamdülillah…

 

- Bak seni; muhterem insan; ben diyeyim onlarca, sen de yüzlerce gencin içinden kendine can yoldaşı, hakiki bir arkadaş olarak seçti. Bizim de göğsümüz kabardı. Rabbimize hamdolsun, şükürler olsun! Oku, öğren, çok gayret et, bu güzel insanlara layık olmaya çalış! Ben de, Hacı Ananız da ölünceye kadar duâcıyız.

 

- !!!

 

- Sana itimat edilerek verilmiş bu mühim işte muvaffak olamazsan, mahcup olur, sefil kalırsın. Sakın gevşeklik etme. Ananı, babanı ve sevenlerini üzme. Ötekinden berikinden söz işittirme. Sonra çok pişman olursun, hepten ziyan olursun Allahü teâlâ muhafaza buyursun! Zaten fena, kötü şeyler yapmazsın biliyorum lakin nasihat de mühimdir ananelerimizde. Dilek ve temennilerimizin kelimelere aktarılması demektir nasihat… Pek seven olmasa da vazgeçilmemelidir. “Din nasihattir…” hadis-i şeriftir…

 

- !!!

 

- Çok çalışmaktan, meraktan, az yemekten kuru kemik kaldın… Kendine iyi bak, hizmet ehli; hem bedenen, hem de ruhen sağlıklı ve zinde olmalı... Kendine faydası olmayanın başkasına hiç faydası olmaz. Bu eskiden beri hep böyledir. Dünya durdukça da öyle olacak galiba...

 

Bu güzel nasihatlere, büyüklerimizden duyduğum şu ifadelerle destek olmak istedim:

 

"Akıllı insan aklını kullanandır. Daha akıllı insan ise başkalarının aklını kullanandır. Başkalarının aklını kullanmak demek, onların nasihatlerini dinlemek demektir.” Bu ifadeler karşısında muhterem babacığım güldü ve:

 

- Diyeceğimi dedim oğlum. Var git, yolun da bahtında açık olsun. Allahü teâlâya emanetsin.

 

- !!!

 

Bu baba nasihatlerinden sonra beni kim tutabilirdi? O aşkla ve şevkle arabama atladım. Güle oynaya işime geldim, masama oturdum. Baktım her zaman almadığım birçok gazetenin de sinema televizyon sayfaları açık, bazı haberler fosforlu kalemlerle rahat görebilmem için işaretlenmiş...

 

DEVAMI YARIN

 

 

 

Ragıp Karadayı'nın önceki yazıları...