"Sen neler söylüyorsun Behlül?"

A -
A +

Eğer bir cemiyet ya da millet o şanlı Peygamber Efendimizi tam olarak anlayamamışsa...

 

 

 

Behlül Dânâ:

 

- Sırası mıydı, değil miydi bilmem Sultan’ım? Eğer bir millet, Sevgili Peygamber Efendimizin, sallallahü aleyhi ve sellemin sadece; boyunu posunu, kilosunu, yani şemâil-i şerifini, saçını ve nasıl taradığını merak ediyor da faizi nasıl ayakları altına aldığını, insanları kandırmayı nasıl durdurduğunu, kavmiyetçiliği nasıl yasakladığını, putperestliği nasıl yıktığını, israfa ve rüşvete nasıl mânî olduğunu hiç merak etmiyorsa, o cemiyet, o devlet; Sevgili ve Şerefli Peygamber Efendimizi, sallallahü aleyhi ve sellem, tam olarak anlayamamış demektir... Eğer bir millet veya devlet;

 

Sevgili ve Şerefli Peygamber Efendimizi, sallallahü aleyh ve sellemi, mübarek gün ve gecelerde, îmân ve nikâh tâzeleme duâlarında hatırlayıp hac ve umrede dillendirip lakin; yalan söylerken, iftira ederken, gıybet yaparken, harama bakarken, kalp kırarken, kırık gönülleri ihmal ederken, merhametsizlik, cimrilik yaparken, Allah’ın bahşettiği imkân ve zenginliklerden onun rızası için dağıtamazken Peygamber, sallallahü aleyhi ve sellem Efendimizin bütün bu haksızlık ve ahlaksızlıklara ne diyeceğini hiç hatırlamıyor ve düşünmüyorsa o cemiyet veya millet Sevgili Peygamber Efendimizi sallallahü aleyhi ve sellem, anlayamamış demektir…

 

- Doğru söylüyorsun.

 

- Eğer bir cemiyet ya da millet topyekûn Sevgili Peygamber Efendimizi başkalarına anlatırken; Gece namazıyla, açlıktan karnına bağladığı taşla, üzerinde uyuduğu hasırın yüzüne çıkardığı izle, kerpiçten yapılmış sade ve mütevâzı eviyle anlatıyor ama kendi hayatlarındaki; ihtişamlı binalarda, çeşit çeşit tatlılarda, şurup ve şerbetlerde, ballı börekli kahvaltılarda, kuzu çevirmelerinde göbek büyütüyor, gerdan yapıyorsa, ipek kadife kumaştan cübbelerde, köşk ve konaklarda, yazlıklarda, kışlıklarda, doru taylarda, yağız atlarda keyifle hayatlarını yaşıyorlarsa, hep başkalarına anlattıkları Kâinatın Efendisi Sevgili ve şerefli Peygamber sallallahü aleyhi ve sellemi hiç akıllarına getirmiyorlarsa o cemiyet, o millet, o devlet... ne sayarsan say, o şanlı Peygamber Efendimizi tam olarak anlayamamış demektir.

 

- Sen neler söylüyorsun Behlül?

 

- Eğer bir devleti idare eden iktidar ve ahalisi, Sevgili Peygamber sallallahü aleyhi ve sellemi; kız isteme merasimlerinde ve nikâhlarda hatırlayarak mübarek ismini anıp, salevat getiriyor, sonra çığırından çıkılıyorsa, harama, helâle riayet edip dikkat edilmiyorsa, yeni kurulan yuvanın; idaresinde, fertlerin birbirlerine karşı davranışlarında, hısım akraba, eş dost münasebetlerinde ve benzeri işlerinde, mutfaktaki gıdaların ve eve giren kazancın helâlliğinde; Sevgili Peygamberin sallallahü aleyhi ve sellem, bu mevzularda ne dediğine bakılmıyorsa, o cemiyet, o halk, o devlet, millet Sevgili Peygamber sallallahü aleyhi ve sellemi, anlayamamış, tanıyamamış, nurlu ebedî saadet yolunda da tam gitmemiş demektir…

 

 

 

Ragıp Karadayı'nın önceki yazıları...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.