BOP/Büyük Ortadoğu Projesini mes'eleye dair kafa yoranlar hariç hatırlayan var mıdır acaba? İki-üç yıl öncesine kadar dünya sıcak gündemi BOP'tu. Kuzey Afrika'dan başlayıp tâ Uzak Doğu İslam ülkelerine kadar gidiyorsun. Parlak sözler edilmekteydi. Ama bu proje birden düştü. Beş dakika mola sinema arası gibi kısa bir sükût döneminin ardından devreye bu defa "Arap Baharı" diye bir başka kavram girdi. Soğuk ve uzun bir kıştan sonra dipli köşeli bir temizlikle güzel bir bahara girilecekti. Mermi sektirilecek saha yine Afrika'nın kuzeydeki lebi deryası ile Orta Doğu'ydu. Evvela Tunus dendi. O Tunus ki Habib Burgiba nam bir diktatörün mirasıdır. Zulümde eşi emsali yoktu. Sokakta dahi tesettür memnu kılınmış, camilere belli yaş altının girmesi engellenmişti. Şimdi o hayatta olmasa da ilke ve inkılapları sürmekteydi. Arap Baharı Paris parfümlü Tunus'ta başladı. Baştaki banker devrildi. Sonra sıra Mısır ve Libya'ya geldi. Oraların da diktatörleri yıkıldı. Ne var ki Mısır'da çok şey değişmedi. Mısır ordusu gizli darbe halinde. 28 Şubat'ın başlama mekânı Libya'da Kaddafi adlı mecnun adamın son kullanma tarihi bittiğinden kibriyle birlikte çöpe atıldı. Lakin bu petrol diyarının da akıbeti henüz net değil. Baştaki diktatörün çekilmesiyle Yemen'e huzur gelip Erguvanlar açmadı. Bu arada Batı dikkatini Suriye'ye tevcih etti. Şu var ki sadece seyrediyordu... Afganistan, Irak, bahar vaad edip de çok da bir şey yapamadığı şu ülkeler ders olmuştu. Bu sebeple Türkiye'nin sırtı sıvazlandı. Türk hariciyesi bu iltifata kanmadı. Enver Paşa devri, taşeronluk çoktan kapanmıştı. Birilerinin kafalarının arkasında Türkiye-Suriye kapışması vardı. Mezhep kavgaları kışkırtması yedekteydi. Netice nedir? Batı, soğuk savaş yıllarından sonra ilk kez Suriye üzerinden Rusya ve Çin'le bilek güreşine girdi. Fakat bu defa sadece bu iki "komünist" rakip yoktu. Bir de "gerici" İran vardı. Suriye diktatörü, batıya karşı Tahran, Moskova, Pekin kozlarını kullandı. Şu günkü haliyle Suriye'ye bahar gelmedi. Belki öncekinden de beter haller doğdu. Şam'ın şekeri şimdilerde acımsı. Politik olarak da vaziyet karışık. Suriye Kürtleri, bölücü örgüte doğru itilmiş oldu. BOP müflis, bahar hazana mı dönme arefesinde? Irkçılığın yükseldiği bir Avrupa, işsizliğin sarstığı bir Amerika ve Ortadoğu ve Akdeniz'e sarkmakta ısrarlı bir Moskova, Pekin ve Tahran... Bu Güvenlik Konseyi yapısı devam ettikçe hüsranlar bitmez.