26 Ağustos 1071'de Türk Ordusu ve Bizans Ordusu, Malazgirt Ovası'nda karşılaşırlar. Türk askerinin başında Sultan oğlu Sultan Emir el Mü'minin Ebu'l Feth Muhammed Alparslan, Bizans yahut Şarkî Roma Ordusu'nun başında imparator IV. Romen Diyojenus bulunmaktadır.
Günlerden Cumadır. Türk Ordusu, evvela Cuma namazını eda eder. Ardından Sultan Alparslan, Ordusuna Allâh için burada olduklarını, maksatlarının kuru kavga ve cihangirlik olmadığını, î'lâyı kelimetullahı yükseltmek, Allâh'ın dinini yaymak, habibinin şefaatine kavuşmak niyetiyle bu meşakkatlere katlandıklarını, düşman sayıca fazla olsa da kendilerinin Allahü teâlânın lütfû ve Resulullah'ın himmetiyle galip geleceklerini, sağ kalacaklara bu mûtena toprakların, şehit olacaklara cennetin vatan olacağını ifade eden tesirli bir konuşma yaptı...
Malazgirt ovasındaki bu emir bir güzel emirdi.
O'nun askerleri güzel askerlerdi.
Tıpkı Konstantiniyye'yi fetheden Sultan Mehmed Han ve askerleri gibi. Zaten o kutlu Peygamber müjdesinden sonra her İslam Ordusu için Konstantiniyye bir Kızıl Elmadır, o elma, cami olma hasretindeki Ayasofya'nın kubbesinde güneşin şavkıyla ışıldamaktadır. 26 Ağustos 1071 Malazgirt, 29 mayıs 1453'ün eşiğidir...
Bedir Muharebesi'nde Peygamberler Peygamberi'nin -aleyhisselam- ordusu 313, müşrik ordusu 3 Bindi. Mücahidler, aleyhlerine olan açık asker ve silah farkına rağmen Bedr'i kâfirlere mezar yaptılar. Son Peygamber savaşı Tebük'te İslâm Ordusu 30.013, Bizans Ordusu 100 Bin olduğu halde düşman ordusu, mücahidlerin karşısına çıkamadı.
Şimdi de şanlı bir bayrak gibi Peygamber ismini taşıyan Muhammed Alp Arslan, 54 Bin Arslanıyla 250 Bin Bizans Cengaverine karşıydı. Romen Diyojen, yiğitçe mücadele vermesine rağmen ordusuyla birlikte o arslanlar karşısnda darmadağınık oldu. Türklere esir düştü. Fidye ödeyerek kurtuldu. Ama, Bizans içi iktidar mücadelesinde Kınalıada'da gözlerine mil çekildi.
Sultan Alparslan, 15 Aralık 1072'de esir alınan bir asker tarafından şehit edildi. Merv şehrine defnedildi. Oğlu Melikşah, kısa sürede İzmir'e, İznik'e İstanbul kapılarına kadar geldi. Artık Anadolu'da Türk ordusunun atlarının İslam mührünü basmadığı tek karış yer yoktur. Her nal, bir hilaldir.
Bizans titremekte.
Avrupa şaşkınlık içindedir.
O Avrupa, 26 Ağustos 1071'i hiç unutmadı.
O azametli tarihinin bininci yılı 26 Ağustos 2071 için önümüzde bir şey yok.
Aslına rücû sürecindeki bu dualı millet, kimsenin şüphesi olmasın ki 26 Ağustos 2071 İçin de bir Alparslan çıkartır.
Yaşadığımız bu günler, yaşanacak o günlerin müjdecisidir.
Bölgemizdeki çoklu kavganın temelinde bu sebep vardır.