Afrika denen kıtayı ne kadar bilmekteyiz? İnsan, gitmek istemediği yeri bilmek de istemez. Sadece vatandaşlar değil, TC Devleti de Afrika'yı bilmiyormuş. Bilseydi, sefaretlerin açılması bugüne dek ihmal edilmezdi. Oysa, Afrika'nın nüfusu bir milyardan faza. Her 7 dünyalıdan biri Afrika'da yaşamakta. 54 devlet var. Asya ve Amerika'dan sonraki üçüncü büyük kara parçası. Afrika'nın şanssızlığı hemen Avrupa'nın altında yer almasıdır. Burada sömürgesi olmayan Avrupa devleti yok gibiydi. En sıradan Avrupa devletleri bile sömüreceği topraklar buldu. Hem servetlerini sömürdüler ve hem de kendilerine insan olmayı çok gördüler. Topraklarını ellerinden aldıkları mazlumları gemilere bindirip Amerika'ya götürerek köle olarak sattılar. Yıllar içinde Afrikalıların dillerini, İslamlıklarını, insanlıklarını ellerinden aldılar. Yirminci asrın ikinci yarısından sonraysa buralara güya istiklal verdiler. Ancak silah satışlarını devam ettirmek için onları sun'i ihtilaflarla birbirlerine düşürdüler. Batı zulmünü tanımak isteyen Afrika'yı incelesin. O kendilerini medeni diye gösteren boyunlarında haç asılı ırklar, Afrika'yı iliklerine kadar sömürdüler. Bugün de yakalarından düşmüyorlar. Burkina Faso diye bir ülke işittiniz mi? Batı Afrika'da bir devlet... Güney Kore'de Dünya Kupası maçı oynanmakta. Bir Burkina Faso şehrinde gençler kahvehanede bu maçı seyrediyorlar. Bir ara bir yaşlı adamın sesiyle bakışlar, ekrandan ona döner. Adam "gençler, der, şu ay-yıldızlı takımı görüyor musunuz? İşte o millet, buraya geldiği zaman biz kurtulacağız!" İşte o millet, kendinden saklanan, aşağılanarak yalan söylenen kıtayı yeniden keşfetti, keşfediyor. Bugün Somali'de yaptığımız hizmetler, bütün Afrika'nın gözünü açmakta. Düveli muazzama, daha geçen sene Sudan'ı ikiye bölmüş, güney kısmı yer altı zenginlikleri sebebiyle koparılmıştı. Halkı Hıristiyan. Fakat o Hıristiyan halk, bugün Türklere müracaat ederek "biz de sizin Hıristiyan parçanız olalım. Somali'de yaptıklarınızı burada da yapın" diyor. Somali Büyükelçimiz, sayın Kâni Torun, çarşamba günü lutfedip bir çayımızı içtiler. Anlattıkları inanılmaz güzellikte. Türkiye, Somali'de yeniden devlet kurmakta. "Bir gün, dedi, sefirimiz, bir merasimdeydik. Somali halk oyunları ekibi şarkılar söylüyordu. Tercüman bana dedi ki ne diyorlar biliyor musunuz efendim? Hayır, dedim. Diyorlar ki Türkler geldi bizi kurtardı!" Bugün Somali'de yalnız bizim sefirimiz, halkın arasında dolaşabiliyor, arabasıyla gezebiliyor. Diğer devletler havaalanından öteye çıkamıyorlar. Afganistan'da da böyle değil mi? Türkiye'nin Somali'yi ayağa kaldırmasından Somalili memnun ve bahtiyar. Sömürgeci devletlerse rahatsızlar. Hele adalı olan huysuzlanmakta! Başbakan, bir iş adamları heyetiyle bir kere daha Afrika'ya gitti. Çok da iyi etti. Senede en az iki kere gitmeli. Afrika'da elçiliğimiz olmayan başşehir, konsolosluğumuz bulunmayan ticari merkez kalmamalı. Gülmek, herkese çok yakışır ama bir zenciye daha fazla yakışmakta. Afrika'nın yüzü bizimle daha bir sıcak gülecek.