Semra Sezer başını örtmüş olsa

İHL ve başörtüsü meseleleri, herkesi çok yordu. Bunların artık gündemden düşmesi lazım. Ne İHL'nin, ne başörtülünün diğerlerinden bir farkı var. Bir kamusal alan lafı tutturulmuş gidiyor. Nedir bu kamusal alan savunması? Kamuya ait alan demek değil mi? Kamu millet, kamusal alan da ona ait müşterek yerlerse havaalanları, tapu daireleri daha ilginci oto yollar, vapurlar, terenler de kamusal alan veya daha anlaşılır bir dille kamu malı sayılmaz mı? Bir kısım vatandaşlara buraların yasaklanması mümkün mü? Sayın Sezer, unutulması, tatlıya bağlaması gereken konuların üzerine neden gider? Hakim Sezer demokratken devlet adamı Sezer başka bir fikriyatta mı? Güven portföyümüze hangi Sezer'i alacağız? 25 yıl 50 yıl sonra gelecek nesiller bu tartışmalara gülecekler. Bir ân için şöyle düşünelim. Cumhurbaşkanımız bir gün eşlerini örtülü görseler, her şey o ândan itibaren biter mi? Semra Sezer, eşleri Ahmet Necdet Sezer Cumhurbaşkanı seçildiği tarihten beri yerini hakkıyla dolduran, herhangi bir kınanacak hareket veya görgüsüzlüğüne tesadüf edilmemiş mazbut bir Hanımefendidir. Bugün de öğretmenlik günlerinde olduğu gibi bir "Hoca'nım" tevazuunda.. Bu Hanımefendi, tercih hakkını kullanarak bir gün başını örtse ne olur? Köşkten sürgün mü edilir? Sayın Cumhurbaşkanım, zât-ı âlileri Fransa veya Finlandiya'da devlet reisi değilsiniz. Siz devletin başındaki şahsı baba olarak gören bir milletin size emanet ettiği makamdasınız. O halde bırakınız bu tür faydasız çekişmeleri. Çünkü ortada çok ciddi problemler var. Siz, biz, hepimiz, 4 milyon vatandaşı ayda 45 milyonla geçinmeye çalışan, milyonları işsiz olan, uyuşturucu tüketimi artan, kötü yollara sapanları her gün biraz daha çoğalan bir memleketin mensuplarıyız. Binlerce derdimiz var. Oturup bunları konuşalım. Bu açlıklardan, işsizliklerden, dejenerasyondan hiç şüphesiz ki evvela baba sorumludur. Ne olacak şeklin ön planda olduğu zaman ve zeminlerde şekillere takılıp kalmak? İsterseniz bir de Semra hanıma sorunuz. Eminiz ki o, sizin gibi değil, bizim gibi düşünüyor. Danışmanların zihin bulandıran laflarındansa sade, mütevazı eşinizin aklı selimle vereceği cevaplar çok daha mantıklı ve bu toprakların gerçeklerine uygundur.