Telafer ne anlama geliyor?

Ortaya birden bire bir Telafer meselesi çıktı. Bu çıkışın senaryonun kaçıncı safhası olduğunu bilmiyoruz ama hiç bir şeyin tesadüfi gelişmediğini biliyoruz. Bir Kürtleştirme politikasıyla karşı karşıyayız. Zamanında masa üzerinde cetvelle harita çizenlerin çocukları, bugün o haritalar yüzünden topraklarını kaybeden şehitlerin torunlarına yeni oyunlar oynamaktalar. Dertleri Kürtler değil. Kürtler onlar için bir alet, bir maşa. Zaten Kürtler, sahte koruyucuların değil, bizim kardeşimiz, bizim dindaşımız. Biz Kürtlerle aynı ortak değerlerin insanlarıyız. Peki dert ne öyleyse, neden Telafer'de siviller öldürülmekte, neden bu şehrin bin yıllık sakinleri yerlerinden yurtlarından edilmekte? cevabı bulmak çok basit. Kerkük, hemen hemen halledilmiştir. PKK, Kandil Dağı'nda bir tehdit unsuru gibi tutulmakta, Türkiye hudutları dahilinde eylemleri tırmandırılmakta. Son noktaya doğru gidiliyor, Erbil, Süleymaniye, Kerkük, Musul, Telafer vs'yi içine alan bağımsız bir Kürt devleti kurulması hedef alınmıştır. Emperyalist devletler, ellerinde çikolatalarla bölge insanını kandırmakta. Onlar için bir damla petrol, bugün de bir damla kandan daha pahalıdır. Hafızanızı biraz yoklayınız. Bu noktaya nasıl gelindi? Unutmanız mümkün değil, her şey çok yeni. Şimdi Turgut Özal'ın "girin!" emrine rağmen I. Körfez Harekâtı'nda çekinip de güneyimize sarkamayan devrin rütbelilerine nasıl kızmazsınız. Önce o ağır kusur işlendi, sonra da II. Harekatta çekingen davranıldı. İşte âcizlikle, pasifliğin külfetini ödemeye başlıyoruz. Plan şudur: Türkiye, tecrid edilmek istenmekte. Ermenistan diye sun'i bir devletin araya kama gibi sokulmasıyla Anadolu'nun tabiî uzantısı olan Azerbaycan, Kafkaslar ve dolayısıyla Orta Asya ile karadan münasebet koparılmıştır. Bu defa da sun'i bir Kürt devletiyle Basra Körfezi, Bağdat, Musul ve Kerkük'le bağlarımız koparılmaya çalışılıyor. Yarın Suriye'nin işgaliyle orada Maruni vs gibi bir başka sun'i devlet kurulursa Türkiye Orta Doğudan tamamen tecrit edilmiş olur. Bu şu demektir, I. ve II. Cihan Harbleriyle Balkanlar, Ege, Akdeniz ve Kafkaslardan tecrit edildik, I. ve II. Körfez Savaşlarında da Ortadoğu'dan tecrit ediliyoruz. Yoksa Büyük Ortadoğu Projesi dedikleri bu mu, o proje ucundan, kıyısından hayata geçiyor da bir şeyden mi haberimiz yok? 2023'de çok farklı bir bölge haritası yaşayacağız. Buna ne kadar hazırlıklıyız? Tedbir ve projelerimiz neler?