BEDEVİLERİ KİM SÜRDÜ?

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Şam ile uzlaşmayan YPG’yi “Size devlet borcumuz yok. Ömür boyu dadınız olamayız. Özgür Kürdistan diye bir şey olmayacak. Suriye, tek elden yönetilecek” sözleriyle ikaz etti.

 

Bu açıklamalar sanırım Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara'yı rahatlattı ki yönünü ülkenin güneyine çevirdi. Kuzeyde şimdilik bir sıkıntı çıkmayacağını düşünen Şara, Dürzilerin üzerinde hâkimiyet kurmak için ülkenin güneyinde bulunan Süveyda şehrine operasyon başlattı. Ancak acele alınan kararın sonucu ağır oldu.

 

 

YA ÖLÜM YA ZAFER

 

 

Dürzileri bahane eden İsrail, önce bölgeye sevk edilen askerî konvoyları ardından da Şam'da kritik noktalarını bombaladı. Suriye ordusu 800’den fazla askerini kaybetti, iki katını da yaralı verdi. Türkiye’nin araya girmesiyle “ateşkes” sağlandı ancak Şara yönetimi büyük bir sıkıntıya girdi. Askerî birliklerin Süveyde’den geri çekilmesiyle Dürziler, hıncını Bedevi gruplardan aldı. Dürziler, sivilleri saldırıp bölgeden sürgün etti. Ardından da Bedevi aşiretler, kaldıkları çadırları yakıp (Ya ölüm ya zafer manasına geliyor) Süveyda'ya akın etti. 

 

 

STRATEJİK HAMLE

 

 

Çatışmalar şiddetli bir şekilde sürerken Ahmed Şara'nın otoritesi de tartışılmaya başladı. Fakat Bedevilerin, Dürzilere karşı savaşması kafalarda soru işareti oluşturdu. Şara "Madem ben yönetemiyorum o zaman siz görün" mü dedi, yoksa bu aklı ona başka biri mi verdi? Bu gelişmelerden kısa bir süre önce Ahmed Şara'nın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesi dikkatten kaçmamalı...