Doktor Nataşa Müslüman oldu...
26 Aralık 2015 02:00
“Bizim Sayfa'dan oluşan konulardan sohbeti tamamladım. Ardından Kur'an-ı kerim okudum...”
Bu sevindirici gelişmeyle birlikte ben söyledim, o da tekrar ederek sevinç gözyaşları içinde Kelime-i şehadet getirdik. Doktor Nataşa kardeşimiz Müslüman oldu...
Bu şehirde dağıttığım 30 bin kitabın sekiz bin beş yüz tanesi Peygamber Efendimizin hayatını anlatan kitaptır. Allah emeği geçen herkesten razı olsun. Gerek müftü yardımcısı olarak çalıştığım 2003-2007 yılları arasında gerek emekliliğimden sonraki ziyaretlerimde dizimin dibinde Müslüman olanların sayısı 250-300 civarındadır. Müslümanlığı kabul eden her kardeşime de dinimizi anlatan kitaplar hediye etmişimdir. Rabbim kitapları gönderen, yardımcı olan emeği geçen bütün ağabeylerimizden razı olsun inşallah.
Osmanlının zor zamanlarında maddi yardımlarıyla yapılmış beş bin kişilik muazzam Tatar Camii var. Bu caminin cemaati 2003 yılında cuma vaktinde dahi dört beş saf ancak oluyordu. Şimdi çok şükür cemaat bahçelere sığmıyor. Geçen seneki Kurban Bayramındaki cemaat sayısı yüz binden fazla idi...
2013’ün kışıydı. Sevgili Numan Ağabey Saint Petersburg’a ziyarete gelmişti. Oradaki kardeşlerimizin durumunu öğrenmek, moral ve motivasyon ile hizmet aşkını artırmak amaçlı birtakım ziyaretlerde bulundu. Gerçekten Numan Ağabeyimizin bu amaçla gidip görmediği yer yok gibidir. Ben de orada bulunuyordum. Şehir müftüsü Ravil Pançayev, Kırım Müftüsü, Sakin Abimiz ve diğer ileri gelenler ile görüştükten sonra istirahat için otele geçti. Ertesi gün bendeniz onları bir Azeri kardeşimiz ile aldırıp Cafe Kişmiş isimli Restorana getirdik. Orada bir meclis vardı.
Benim sohbet etmek için işaret edilince tamamen Bizim Sayfa'dan oluşan konulardan sohbeti tamamladım. Ardından Kur'an-ı kerim okudum. Bu sohbet meclisi tamam olduktan sonra Numan Ağabeyimizi havalimanına götürürken şöyle dediğine şahit oldum:
“Sohbetini dinlerken fark ettim ki bu insanların gönlüne girmişsin. Onlara dinimizi sevdirmişsin. Emeklilik sonrası da irtibatını kesmemişsin. Allah razı olsun. Senin gibi isimsiz kahramanları tanımak dinimize daha çok hizmet etmek için bize ayrı bir şevk veriyor...”
Gözlerimden yaşlar süzülürken “Allah hepimizden razı olsun” diyebildim.
Rusya hatıralarımı anlatmaya devam ediyorum... Tatar Hanife Apa’nın Rus gelini, okuduğu Namaz Kitabı'yla namaza başlamış ve daha sonraki bir karşılaşmamızda benim şahitliğimle Müslüman olmak istediğini söylemişti.
Bu sevindirici gelişmeyle birlikte ben söyledim, o da tekrar ederek sevinç gözyaşları içinde Kelime-i şehadet getirdik. Doktor Nataşa kardeşimiz Müslüman oldu...
Bu şehirde dağıttığım 30 bin kitabın sekiz bin beş yüz tanesi Peygamber Efendimizin hayatını anlatan kitaptır. Allah emeği geçen herkesten razı olsun. Gerek müftü yardımcısı olarak çalıştığım 2003-2007 yılları arasında gerek emekliliğimden sonraki ziyaretlerimde dizimin dibinde Müslüman olanların sayısı 250-300 civarındadır. Müslümanlığı kabul eden her kardeşime de dinimizi anlatan kitaplar hediye etmişimdir. Rabbim kitapları gönderen, yardımcı olan emeği geçen bütün ağabeylerimizden razı olsun inşallah.
Osmanlının zor zamanlarında maddi yardımlarıyla yapılmış beş bin kişilik muazzam Tatar Camii var. Bu caminin cemaati 2003 yılında cuma vaktinde dahi dört beş saf ancak oluyordu. Şimdi çok şükür cemaat bahçelere sığmıyor. Geçen seneki Kurban Bayramındaki cemaat sayısı yüz binden fazla idi...
2013’ün kışıydı. Sevgili Numan Ağabey Saint Petersburg’a ziyarete gelmişti. Oradaki kardeşlerimizin durumunu öğrenmek, moral ve motivasyon ile hizmet aşkını artırmak amaçlı birtakım ziyaretlerde bulundu. Gerçekten Numan Ağabeyimizin bu amaçla gidip görmediği yer yok gibidir. Ben de orada bulunuyordum. Şehir müftüsü Ravil Pançayev, Kırım Müftüsü, Sakin Abimiz ve diğer ileri gelenler ile görüştükten sonra istirahat için otele geçti. Ertesi gün bendeniz onları bir Azeri kardeşimiz ile aldırıp Cafe Kişmiş isimli Restorana getirdik. Orada bir meclis vardı.
Benim sohbet etmek için işaret edilince tamamen Bizim Sayfa'dan oluşan konulardan sohbeti tamamladım. Ardından Kur'an-ı kerim okudum. Bu sohbet meclisi tamam olduktan sonra Numan Ağabeyimizi havalimanına götürürken şöyle dediğine şahit oldum:
“Sohbetini dinlerken fark ettim ki bu insanların gönlüne girmişsin. Onlara dinimizi sevdirmişsin. Emeklilik sonrası da irtibatını kesmemişsin. Allah razı olsun. Senin gibi isimsiz kahramanları tanımak dinimize daha çok hizmet etmek için bize ayrı bir şevk veriyor...”
Gözlerimden yaşlar süzülürken “Allah hepimizden razı olsun” diyebildim.
Mustafa Çelen-Balıkesir