Valinin arabası kaza yapmış!

Bekir Usta'nın aklından geçen rızkı için bir sebep halk olması... Dolayısıyla o 1944'lü yıllarda Kayseri'de araba sayısının az olması, caddelerde iki arabanın karşı karşıya gelmesinin pek ender görülecek olması umurunda değil. O rızkının peşinde... Birkaç gün geçmiyor ki enteresan bir şey oluyor! Valinin şoförü sen tut arabayı sürerken git yol kenarında dikili duran bir ağaca tosla... Arabanın ön kaporta resmen haşat oluyor. Haberi alan vali şokta... Ne yapılacak? İster istemez arabasının yapılması için Tayyare Fabrikasına talimat veriyor. Tayyare Fabrikası komutanı Vali Beyin bu emri karşısında diyor ki: -Sayın Valim, fabrikamızda bu arabayı yapacak kimse Bekir Usta'dır. O da işten ayrıldı. Dolayısıyla yaparsa ancak o yapabilir? Vali talimat veriyor: -Hemen bulun Bekir Usta'yı, yapsın arabayı. Bekir Usta'yı çok geçmeden evinde buluyorlar. -Kalk Vali Bey seni çağırıyor. Hemen gitmemiz lazım, diyerek götürüyorlar. Evde Bekir Usta'nın ailesi endişeleniyor. Bekir Usta derhal valiliğe götürülüyor. Vali Beyin huzuruna çıkarıyorlar. Vali ise gayet kibar bir şekilde diyor ki: -Oğlum bizim araba kaza yaptı bu şehirde de bunun ustası senmişsin. Bu arabayı al götür yap. Ne kadar ücret istersen söyle, onu da verelim... Bekir Usta'nın kafasında düşündüğü şey 100 lira olan borcu. Diyor ki: -Sayın Valim, baş üstüne yapayım. Ancak benim atölyem yok. Bu arabayı yapmak için alete ihtiyacım var. Ücreti de 100 liraya olur. Vali, Sümer Bez Fabrikası atölyesini kullanılması için yetkilendiriyor. Bekir Usta 100 lira borcu düşündüğü için aklına daha fazla para istemek gelmiyor. Derken Bekir Usta eve geliyor. Hane halkı ise kendini merakla beklemekte: -Rızka Allah kefildir. Hamdolsun Allah bir kapı kapattı. Başka bir helal rızık kapısı açtı. Valinin arabası kaza yapmış, tamir edeceğim. Bekir Usta tam beş ay uğraşıyor. Arabanın bozulan mekanik aksamını tamir ediyor. Vali arabanın tamirinden memnun kalıyor. Bekir Ustaya 25 lira da fazladan bahşiş veriyor. Bekir Usta parayı aldıktan sonra gidip 15 liraya bir inek alıp kestiriyor. Evine, eşine dostuna dağıtıyor. Daha sonraları kendi atölyesini açıp tamire devam ediyor. Ömrü boyunca, helal rızık kazanıyor. Rızık Allah'tan. Çok şükür kimse aç kalmıyor. Bekir Usta kim mi? Bekir Usta işte benim babam... Allah, babam Bekir Usta'ya, dedeme, annem ve nice zorluklar çekerek yaşamış geçmişlerimize rahmet eylesin. Hatıraya da dedemin ismini yazıyorum. Salih Köylü-Kayseri > Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00