Zeytinliğe buğday ekmek mi?..

A -
A +

“Akseki doğumluydum, aranan kişiyse Antalya Merkez köylerinden birisinde doğmuş.”

 

 

 

Güya ben kaçak olarak taksi çalıştırırken yakalanmışım fakat cezayı ödememek için adresimi değiştirmişim!..

 

Doğum yeri, araç plâkası, adresi, hiçbirinde benzerlik yoktu ama bir işgüzar memur, o kişinin yaptığı yolsuzluğu, yani ödemesi gereken cezayı -eğer itiraz etmezsem- benim ödememi sağlayıp dosyayı kapatmayı daha kolay buluyordu.

 

Yine bir başka gün cep telefonum çaldı. İlgili bir devlet dairesinden aradılar, yerimde olup olmadığımı sordular. Yerimdeyim deyince de birkaç saat sonra iki bayan geldi. Bana, benim bilmem hangi köydeki 36 dönüm zeytinliğime buğday ektiğimi ileri sürerek, Dünya Bankası’ndan iki bin lira para aldığımı, daha doğrusu Dünya Bankası’nı dolandırdığımı ileri sürüyorlardı.

 

Bense, böyle bir yerimin olmadığını ve adı geçen köyde de oturmadığımı ne para aldığımı ne de dolandırdığımı söyledim. Memur hanımların aradıkları kişinin adı Osman Yıldırım'dı. Benim adımda bir de “Nuri” var, yani üç kelimeden oluşuyor adım soyadım dedim. Ayrıca ben Akseki doğumluydum, aranan kişi ise Antalya Merkez köylerinden birisinde doğmuştu.

 

Bu isim benzerliğinden dolayı başım ağrımaya devam ediyor.

 

Böyle şeyler hep beni mi bulacak? Şimdi resmî yaşım yetmiş. Bilsem ki, uzun yaşayacağım bu yaştan sonra, ismimi değiştireceğim. Hem de bir daha karışıklık olmaması için, yabancı bir isim alacağım kendime!.. Bıktım artık bu isim karışıklığından.

 

Nasıl bıkmayayım ki! Daha geçen hafta, cep telefonumu arayan bir kişi ismimi sordu. Ben de haliyle söyledim. Adam bana demesin mi? “Kız nerde, kız nerde! Jandarma ile gelip evini bastırayım!”

 

Meğer ismi Osman Yıldırım olan bir kişi kız kaçırmış, kızın babası da bula bula ismin yanlışlığından mustarip ben garip Osman Nuri Yıldırım’ı bulmuş. Benim kendimi tanıtmam ve onu ikna etmem epey güç oldu. Eğer kaçırılan kızın babasına benim başka bir Osman Yıldırım olduğumu ikna edemesem, bu yaştan sonra, konu komşuya kız kaçırmadan dolayı rezil olacaktım neredeyse.

 

Sonra öğrendiğime göre, kızın kaçırılma işi, çeyiz masrafından kurtulmak için anne tarafından örgütlenmiş. Zaten kız kaçırmalarda çoğunlukla annenin de haberi olur. Ama sıkıntılar hep babaları bulur. Karakollara, mahkemelere, hapislere hep babalar düşer... Ah bu babalar!..

 

     Osman Nuri Yıldırım

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.