Olmadı Ercüment Ovalı, size yakışmadı

A -
A +
 
Bilim çok ciddi iştir. Emek, zaman, sabır ister. Bilim yapabilmeniz için Ar-Ge’ye bütçe ayırmanız lazım. Japonya’nın tek başına Araştırma-Geliştirme’ye ayırdığı para bütün Müslüman ülkelerin toplamından 5 kat daha fazla.
Bütün bu gerçekler ortada dururken Türkiye ya da herhangi bir Müslüman ülkenin Covid-19 için aşı bulması şimdilik çok zor. Bizim iyi doktorlarımız var. Ama bilim üretmek başka şey. Onun için altyapı, sistem lazım. 
Cumhuriyet tarihi boyunca dünyada kabul görmüş büyük işler başaramadık. Bir ara 2000’lerin başında en bilinen markamız Turkcell'di. New York Borsası’na açılan ilk Türk şirketiydi. Şu an Avrupa’da ilk 1000’e giren tek şirketimiz belki İş Bankası’dır.
Yönetmen olarak Nuri Bilge Ceylan var. Romancı olarak Orhan Pamuk... Nuri Bilge ülkemizde seviliyor ama Orhan Pamuk’un küçük bir zümre dışında seveni yok. Bu topraklarda bilim, sanat, kültüre pek ilgi yok. O yüzden Netflix’e her gece yüklenip Batı’nın yaptığı dizileri, filmleri hayranlıkla izliyoruz. Dünya çapında roman yazılmıyor, müzik yapılmıyor. Bilim üretilmiyor. 
Ne zaman ülkemizde bir buluş duysak hep beraber heyecanlanıyoruz. Ercüment Ovalı, koronalı günlerde bu beklentiyi en tepeye çıkardı. 2018 Men of the Year Bilim Ödülü töreninde yaptığı konuşmayla hepimizin gönlünü fethetmişti. Ovalı, “Aldığım ödülü Trabzon’da şehit olan Eren Bülbül ve üzerine kapanan ve üstünden 41 mermi çıkan Şehit Astsubaya ithaf ediyorum” diyerek klasik tiplerden olmadığını göstermişti. Çünkü bizdeki akademi, gazeteci ya da entelijansiya dediğin ülkesine muhalif olur!.. 
Kan ve kök hücreden yapay deri üreten Ercüment Ovalı "23 Nisan’da çalışmalarımızı tüm dünya görecek" diyerek çıtayı yükseltti. 31 Mart’ta şöyle bir tweet attı. Noktalama ve yazım hatalarını ben düzeltiyorum:
“Bugünden itibaren Acıbadem’in bize sağladığı bu yerde 45 gün süre ile karantinaya giriyoruz. Neden mi? Aşı üretimi için gerekli, herkesin kaçtığı Covid-19 virüsünden 10 milyar PFU  üretmeye başlıyoruz. Kahramanlarımı seviyorum.” 
Sonra Ercüment Bey'in attığı bütün tweetleri izledim. İçimden, “Acaba mı?” bile dedim. "Gerçekten aşı bulunabilir mi?" dedim. Öte yandan her gün dünya medyasını izliyorum. John Hopkins Tıp Fakültesi’ni, Harvard Üniversitesi’ni takip ediyorum. Böyle bir gelişme olsa dünyada birinci haber olur...
Derken Ercüment Ovalı bombayı(!) patlattı. Meğer arkadaşlarıyla günlerce kapanıp yeni tip koronavirüs tedavisi için üzerinde çalıştıklarını söylediği aşı Dornaz Alfa'ymış. Yani zaten bilinen bir şey. Bilim dünyasının üzerinde çalıştığı ilacı Ovalı sanki kendi bulmuş gibi hava attı ama iddiası fos çıktı. “Dünya nereye vardığımızı 23 Nisan’da görecek” gibi iddialı cümle kurarsanız sonunda böyle madara olursunuz... 
Gelen tepkiler ve iddiasının fos çıkması üzerine Ercüment Bey şöyle açıklama yaptı:
Gece yarısı attığım mesajımın yanlış anlaşılması beni fazlasıyla üzmüştür. Kullandığım ifadeden bir ilaç-molekül bulduğumuz manası çıkartılmıştır, bu doğru değildir. Özetle biz bir ilaç bulmadık, biz bir ilacın COVID-19 tedavisinde kullanılabileceğini öngördük, ayrıca bugünlerde dünyada başka araştırmacıların da benzer düşünceleri olduğu görülmektedir. Klinik araştırma gerçekleştirme talebimiz TUSEB'e iletilmiştir."
Yapma hocam!.. Herkes yepyeni bir aşı bulacağınızı sandı. Öyle inandı. Hâlbuki ben bunun pek mümkün olmadığını biliyordum. 20 günde aşı bulunması zaten imkânsız. Öyle bir şey olsa dünyada birinci haber olur... İnsanlara bir özür borçlusunuz. Dünyanın yapamadığını ben yapıyorum, havasına girerseniz sonucu bu olur. Sağlık Bakanımızın dediği gibi insanların umuduyla oynayamazsınız!.. 
Olmadı Ercüment Bey. Size hiç yakışmadı. Dünyanın bütün imkânları serilse 20 günde aşı bulunmaz. Bence ne yaptığınızı bir gözden geçirin. Karizma ve kariyer 20-30 yılda inşa edilir ama bir günde yıkılır...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.