Dün Fuat Uğur köşesinde yazdı. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’na Twitter'da basit bir soru sormuş ve "Giresun’daki sel felaketi nedeniyle neden yardım yapmıyorsunuz, milyarlarınız var" diye eleştirmiş. Bunun üzerine Rifat Bey, Fuat Uğur’u aramış ve bir kahve içelim demiş. Karşılıklı iyi dileklerle telefonları kapatmışlar.

Heyhat bir gün sonra Rifat Hisarcıklıoğlu’nun talimatıyla 336 oda Fuat Uğur’u protesto etmişler. Gerekçesi, Fuat Uğur’un sözlerinden rahatsız olmaları. 

Bu ülkede Başkan Erdoğan’ı eleştirmek serbest ama başkasını eleştirmek suç. Sayın Hisarcıklıoğlu basit eleştiriden dolayı tam 336 odayı harekete geçiriyor. Hani ifade özgürlüğü? Allah’tan Rifat Bey siyasete girmemiş. Yoksa her gün 300 tane dava açması gerekirdi. 

Ha hiçbir art niyet olmadan bir soru da ben sorayım size Rifat Bey. Geçen pazar günü siz, ATO Başkanı Gürsel Baran, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, Gölbaşı’nda Gürsel Baran’ın evinde yemek yemişsiniz.

Afiyet olsun, itirazım yok. Ama biz Tayyip Erdoğan’ın yanındayız, destekliyoruz deyip, CHP’li Mansur Yavaş’la yenilen yemeği nasıl yorumlayalım? Ha, dediğim gibi hiçbir art niyet aramıyorum. Mansur Bey'le elbette yemek yersiniz ama gizli kapaklı değil. 

Böyle soruları sorunca hemen emrinizdeki odaları harekete geçirmeye gerek yok. Gazeteci her şeyi sorar. Kaldı ki bizler hükûmet tarafında bir aksaklık görürsek onları da eleştiriyoruz. Alıngan olmayın Rifat Bey, lütfen.