Korona günleri

A -
A +
-Virüslere karşı “Koronasavar” olarak kolonya önerildi. Herkes “Fısfıs İsmail” gibi dolanmaya başladı. -Toplu taşıma araçları, sokaklar miss gibi sabun kolonya koktu, tek günde muasır medeniyetler seviyesine çıktık. -Tüm ülke pırıl pırıl oldu, korona olmasa da bunu her yaz kış yapma kararı aldı. “Arkadaşlar, kimse çakmakla oynamasın kolanyalandık valla patlar gideriz” esprileri yaptık. -Bizim eve gelen misafire önce kolonya tutma âdeti meğer insanları nazikçe dezenfekte etme yöntemiymiş; inceliğe bakar mısınız? Kültürümüze bir kere daha hayran kaldık… -“Aaah-ı ah… Sen iyi gününde Fransız parfümü sıkarsın ama zor gününde yanında bizim kolonya” minvalinde hatamızı anladık. - E tabii bu arada fiyatları çıldırdı. Gözü ‘günlük kolonya kuru’na diktik ve fakat stoklar eridi çoğumuz temin edemedik. -Salgın nedeniyle okullara gidemeyen öğrencilerin EBA online eğitimi başladı, bizler de yıllaaar önce TRT’de açıköğretim İngilizce derslerini sunan uzaktan eğitimin ataları deri ceketli bıyıklı amca Michael Smith ve küt saçlı teyzeyi andık… -Ölmez sağ kalırsak, iş başvurularında öz geçmişimize “2020: Ellerimi yıkadım” yazacağımıza kanaat getirdik.  -“Oy korona korona, çıktın dünya turuna/Bize gelsen ne yazar maske taktık buruna/ Virüs yayacak musun, yaysan doyacak mısın…” diye şarkılar besteledik… -“Geldi çattı korona/Görür görmez vur ona/Fırsatçıya gün doğdu/Zam gelmiş ona buna/İnsanlığın kâbusu/Çare midir tuzlu su/Korkmamak elde değil/Titretti Alman’ı Rus’u…” deyu şiirler döşedik… -Marketleri talan ettik, rafları boşalttık, virüs gelir diye evi erzakla doldururken; ölüm gelir diye amel defterini doldurmayı neden unuttuk bi’ sorguladık… - Hiçbiriyle hiçbir yere gidemiyorsunuz. Belki de ilk defa dünyadaki tüm ülke pasaportlarının değerinin aynı olduğuna şahit olduk. -Eskiden büyükler gençleri eve sokmaya çabalardı, devir değişti yaşlıları eve toplamaya çalıştık. - Yaşlılar illegal işlere mi bu “Biz savaş gördük, radyasyonlu çay içtik, eski toprağız” diyen nineleri, pazara çıkma denince “Pazarcıyı öpmicez merak etme!” diyen yaşlıları, 65 yaş üzeri için sokağa çıkma kısıtlaması gelince “Ayy, yarın Necmiyelerle parka gidicektik onlar kaç yaşında acaba?” diye düşünen teyzeleri, yasağı delmiş ama polis aracının sirenini duyunca eve depar artan 80’lik dedeleri gördük… -Paniğe gerek yok ama bu kadar gevşekliğin de lüzumu yok. Tüm uyarılara rağmen sokaklarda umarsızca cirit atan kalabalığa, “ağzınıza maske değil bi’ tarafınıza nükleer santral filtresi taksanız kaç yazar a densizler!” deyu haykırmak istedik sustuk… -Adamı hasta etme! Evde kal!   Ninem diyor ki; Can sıkıntısı solunum sıkıntısından iyidir.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.