Koca G.Saray'a karşı Trezeguet!

A -
A +

Sonuç ne olacaktı ki? Bütün umudunu bir tek oyuncuya bağlamış bir takım karşısında G.Saray rahat kazanacaktı tabii…

Hani her yazının bir ana fikri olmalıdır ya, benim de bugünkü yazımın ana fikri iki tane oldu. Birincisi; maçı rahat kazanan G.Saray'ın Diagne'yi kenara koyarsak maçı 10 kişi oynamış olmasıdır. Bu, sözüm ona golcü, koca oyunda sadece dört defa santraya gelip duvar olup pas yaptı. İkincisi ise; ben hesap yapmam ama söylediler, son sekiz maçın yedisini kaybeden Kasımpaşa'nın savunmada hemen hemen sıfır müdahale ile oynamasıdır. Buna ithal edilmiş garip kaleciyi de eklersek sanırım maçın ana fikrini tamamlamış oluruz. Kasımpaşa, Mustafa Hoca'nın sorumluluğu aldığından bugüne artık yürüyerek oynayabilen, ikili mücadele fukarası, bütün beklentisini Trezeguet'ye bağlamış bir amatör takım bile diyemeyeceğimiz bir hüviyete bürünmüş durumda.
G.Saray, yukarıda da değindiğim gibi eksik oynamasına rağmen orta sahasındaki görevli oyuncuların değişen ve değişmeyen iki bekiyle kurduğu pas tezgâhı hem Feghouli'nin hem de Onyekuru'nun rahat çalışmasını sağlayan bir numaralı faktördü. Öylesine ki, Feghouli hat-trick bile yaptı.
G.Saray'da savunmanın göbeği ve kaleci Muslera'nın mutlaka ama mutlaka ayağa topla oyunu başlatma inatları dua etsinler de bu maçta karşılarında yerleşim yanlışlarıyla dolu bir takım olduğundan cezasız kaldı. Şampiyonluk ortaklarından G.Saray için en büyük merakım, gelecek maçlarda Mitroglou-Diagne arasındaki hangi doğru tercihin yapılacağıdır. Neyse ki Diagne'nin saçlarıyla herhâlde berberler bayram ediyordur!
Tabii ki dağılmış rakip karşısında Selçuk ve Donk'u övmek doğru olur mu acaba ama sanıyorum G.Saray bu iki oyuncu sayesinde Ndiaye ve Fernando'lu takımdan daha iyi yerleşti, daha iyi pas yaptı.

MAÇIN ADAMI: Feghouli

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.