G.Saraylılar, İspanyol’a güvenin!..
Dört yıldan fazladır onca milyonlarca avrolar harcatıp Galatasaray’ın başında olan Fatih Terim’in” takımı tam bir enkaz hâli içinde bırakıp” gittiğinde “3,5 yıl proje fırsatı verilmeliydi” diye ayaklananların, sarı kırmızılı ekibi “dört antrenmanla sahaya çıkaran” İspanyol Hoca için “yazmadık, söylenmedik şey bırakmayacakları ‘olumsuz görüş’ furyasını” bekliyordum, nitekim yanılmadım ve bol bol güldüm…
“Savunma yapmasını bilmeyen ve arkalarını “serbest bölge” ilan eden beklere sahip ve de “orta sahası sezon başından beri 10 üzerinde iyimser bir puanlama ile dörtten fazla almayacağı” bir takımı… Dört antrenmanla “90 dakika mücadele eden” ve de “sezonun ‘futbol ve mücadele’ olarak” en iyi performansına ulaşan… Ama “acayip uygulamaları ile hak edilen skora ‘aleyhine çalınan ve lehine çalınmayan’ düdüklerle maç ve VAR hakemleri tarafından ulaştırılmayan” bir Galatasaray vardı, Hatay’da…
“Kenarlardan koridor, ortası eksik, en gerisi güvensiz” bir defans…
Defansa da, ofansa da destek veremeyen bir orta bölüm…
Eldeki “tek santrforu”, sezon başından beri “futbolunu günbegün kaybeden” ve de Hatayspor önünde “yokları oynayan” bir Halil…
“Tarafsız olmaya gayret eden” yorumculara “sezonun en heyecan ve keyif verici maçlarından birini seyrettik” dedirten maçına karşı, bir de Fatih Terim’in son dokuz maçına bir bakalım, biraz insafla…
“En ufak umut vermeyen” ve “3,5 yıllık proje masalının arkasına saklanan” bir tablodan, “dört idmanla bir beraberlikten sonra, hem de ‘onca yoka, eksiğe rağmen’ ortaya konan, dahası, yarınlar için umut veren” oyun…
“Umut veren” diyorum; hem de, “kalecisiz, savunmasız, orta sahasız ve santrforsuz” bir takım için, diyorum.
Benim mühletim; Fatih Hoca’nın bıraktığı enkazı açık açık gördüğümüz “bir galibiyet elde edilen” son dokuz maçlık sürenin karşılığı…
Bu arada “yokların ve eksiğin bir nebze telafi edilebileceği” bir iki “nokta” transfer… Umutları artıracaktır.
Aslında Burak Başkan, “Fatih Hoca’ya ‘güle güle’ derken, bu transferleri gerçekleştirmeli” ve İspanyol Hoca’yı, “Terimperverlerin önüne” biraz daha güçlü çıkarmalıydı; yapamadı…
Ortada “biraz insaf” bekleyen ve de “dört yıla karşı, dört antrenmanlık” bir takım var; evet, biraz insaf!..
Ve de, “haber doğru ise”, aylardır paraları ödenmeyen futbolcular... Eğer, Hatayspor maçında “böyle koşuyor, böyle mücadele ediyorsa”, ümidin Kafdağı’nın ardında olmadığını da rahatlıkla söyleyebilirim.
İspanyol başaracaktır, yeter ki, Başkan ve yönetim “panikatak” uçurumuna düşmesin ve de tribünler “birazcık” sabırlı olsun…
Sadece şunu ekleyeyim; Mustafa ve Feghouli, Afrika Kupası’ndan dönebilse ve Hatayspor kadrosunda yer alabilseler, “hakemlere rağmen” skor çok daha farklı olabilirdi. En azından ve mesela “skoru 2-0’a getirecek” ve maçı çözecek penaltı kaçırılmayabilirdi…
Galatasaraylılar, “güzel günler” gelecektir; yaşayacaksınız!..