Hukuk, G.Saray darbecilerine “durun” dedi…
İstanbul’da ve “tuttukları kulübü göbeğinde yaşayan” ve de son aylarda gözleri Torrent’e vurmaktan başka bir şeyi görmeyen, dudakları ve dilleri başka şey konuşmayan, dahası “kalemleri başka şey yazmayan” Galatasaray basınının ulemasına soruyorum, “asıl araştırmanız, soruşturmanız, yazmanız ve uyarmanız gereken” gelişme, dün öğle saatlerinde patlayınca, bilmem ki ne yaptınız, ne düşündünüz?..
Cumartesi günü Uluçmarket’te “Galatasaray üzerine 10 soru ve basınım” başlıklı yazımda “9’uncu sorum” aradan üç gün geçmeden gerçek oldu ve mahkeme “Galatasaray’ın seçimli genel kuruluna ‘Hayır’ dedi”; genel kurul yapılmayacak.
Danıştay kararına rağmen “idari ibrasızlık darbeleriyle Mustafa Cengiz Başkan’ı yemeye kalkanlar ve de Burak Başkan’ı da, ‘mücadeleyi bıraktığı için’ yiyenler” Galatasaray’a vurmak istedikleri darbenin cevabını Türk adaletinden aldılar…
Ne olacak şimdi; iki aday, Metin Öztürk ve Eşref Hamamcıoğlu’na “Yapılsın” diye mahkemelere gidecekler¸ sonuç için “yazı tura atmak” gerek…
Öncelikle Burak Başkan’ın ‘Devam mı, tamam mı” kararını vermesi gerek… “Kaçmak niyetinde ısrar ederse”, Mahkeme kararına göre başkanlıktan istifası” gerek, o zaman “seçimli genel kurul” yapılabilir…
“İstifa etmez” ve de “göreve devam” derse, gene başa dönülür…
Ve de bu arada, “Torrent gidecek” diye bayram yapanların sevinci kursaklarında kalır… Torrent “gelecek sezonun takımı için” Luis Campos ile beraber “futbolcu avına” çıkar… İstediği takımı kurar ve sezona başlar… O zaman görülür; “Torrent’ın hocalığı ne kadar!..”
O zaman görülür; “Torrent’i ‘rakip takım analisti olarak yardımcılığına alan’ ve yıllarca onun analizleri ile takım kurup, taktik veren” Guardiola mı, “futbolu daha iyi biliyor”, yoksa “Fatih Hoca’nın bıraktığı enkaza gelen” Torrent’i “insafın ötesinde ağır niteleme ve kelimelerle yerden yere vuran” ve sözüm ona “eleştiri yaptıklarını zannedenler” mi futbolu iyi biliyor?..
Burak Başkan, “sana inanan ve güvenenleri ortada bırakacak” bir karar verme, görevine devam et, “Galatasaray’a yapacağın çok hizmet var”; yap ve öyle git!..