MİLLETVEKİLİNİN HAYSİYETİ!

A -
A +
Böyle bir tartışmanın bir kere daha gündeme gelmesi, Türkiye adına da demokrasimiz adına da milletvekillerimiz adına da talihsizliktir. Milletvekilliği, ancak bu denli aşağılanabilir. Bir genel başkan veya başka birinin vekillere böylesine -tenzih ederiz- ucuz meta muamelesi yapmaya hakkı yoktur. Vekil, milleti temsil ettiğine göre millet de hakaret görmüş olmaktadır.
Tartışma malum:
 CHP genel Başkanı Sn. Kılıçdaroğlu, "bir erken seçim olduğu takdirde" Sn. Davutoğlu ve Sn. Babacan’ın partilerine ödünç vekil verebileceklerini dile getirdi. Oysa bu ayıbı daha evvel İYİ Parti kurulurken işlemişlerdi. Bir parti başkanının üstelik de ana muhalefet partisi başkanının aynı mevzuda ikinci kere hata etmesi hayretlik bahistir!
20 CHP’li vekil, bir sabah kalktıklarında partilerinde değil de bir başka partide olduklarını görmüşlerdi. Hayretler içinde kalmışlardı. O hayretle İYİ Parti’nin sıralarına şöyle kenarından ilişmişlerdi. Neyse ki bir tuhaf destek verilen parti seçimlerde grup kurabildi de o vekiller, bir azaptan meclis ve demokrasimiz de bir ayıptan kurtulmuş oldu.
CHP’nin İYİ Parti’ye yaptığı bu "ulusal yardım"ı kanaat önderleri olarak hem sütunlarımızda ve hem de birçok TV’de günlerce konuşmuştuk. CHP’nin yeni nesiller tarafından bilinmeyen ağır bir sabıkası da bu arada ortalığa saçılıp dökülmüştü. "Güneş Moteli" rezaletini bilmeyenler de böylece öğrendiler. Bülent Ecevit’in, CHP genel başkanı olduğu ‘70’li yıllardı… Vekil sayıları Hükûmet olmaya yetmediği için AP’den CHP’ye menfaatlerle vekiller transfer edilmişti. Dürüst diye bilinen Ecevit’in partisinde bunlar olmuştu. Parti değiştiren vekil sayısından dolayı buna "11’ler Olayı" veya pazarlığın yapılıp el sıkışıldığı mekân olduğu için Florya’daki otel sebebiyle "Güneş Moteli Olayı" dendi. Ayıp, uzun seneler konuşuldu. En nihayetinde unutulmuştu ki "kaval çalmasını bilmeyen çoban" o dâhiyane buluşuyla adı geçen partiye vekil gönderince vak’a tekrar gündeme oturdu. Bu defa işe para-pul karışmadı ama -herhâlde- vekillerin de haysiyetiyle oynanmıştı. Gerçi onlardan da "biz, eşya mıyız köle miyiz?” gibi itirazlar işitilmedi.
Bugün bir kere daha tarih tekerrür ediyor. Demek ki CHP’nin "çobanı" geçmişten ya hiç ders almamış veya boş vermiş. Üstelik ortada erken seçim diye bir şey yok. Maksat başka. Covid-19 salgınında Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhur İttifakı, itibarını arttırdı, fark yaptı. CHP, İYİ Parti ve yeni kurulan partiler bu süreçte âdeta yoklardı. Hâlbuki, bugün adı da artık pek hatırlanmayan "Millet İttifakı"yla Recep Tayyip Erdoğan’ı sileceklerdi. Kızgın seçmenin ihtarı olan İBB seçimi, bu cesareti vermişti. Ancak şu salgında hem topyekûn muhalefet ve hem de Ekrem İmamoğlu, varlık gösteremediler. İşte bu kızgınlıktan dolayıdır ki yine o ödünç vekil lafı edilmekte. Vekil sanki vazo veya masa sandalyedir. Al oraya koy, yakışmadı yerini değiştir. Kemal Bey, ödünç dese de bunun halktaki karşılığı vekil pazarlamaktır. Güneş Motel hafızası bunu hatırlatmakta.
Bu müstakbel teşebbüse dair laflara Sn. Erdoğan ve Sn. Bahçeli dışında diğerlerinden bir ses çıkmadı. Oysa en evvel ve derhal Sn. Ahmet Davutoğlu ve Sn. Ali Babacan böyle bir beyana şiddetle karşı çıkarak "biz, buna tenezzül etmeyiz. Meşruiyetten ayrılmayız. Biz, bir dönem için kurulmadık. Siyaset uzun bir yoldur. Sabırla çalışır, hak ettiğimizde seçime girer, alnımızın teriyle vekillerimizi çıkarırız!" demelilerdi. TBMM Başkanlığı da bu ayıbı reddetmeliydi. Meclis kararı alınmalı ve bu düşünce ayıplanmalıydı.
Bunlar temennidir. Olması gerekir ama olur-olmaz bilemeyiz. Fakat Partiler Kanunu mutlaka değişerek seçim barajı 10’dan 5 belki 3’e çekilmelidir. Sıfır baraj olmasa bile 10 da olmamalı. Zaten Türkiye CB sistemine geçerken Partiler Kanunu ve Seçim Kanunu’nun değişeceği kayıt altına alınmıştı. O eksiklik giderilmeli, partilerin Meclis’e girmesi kolaylaştırılmalı, böylesi hilelere karşı da müeyyideler getirilmelidir.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.