Ağlama Arjantin...

Ne kadar aksilik varsa yaşadı Almanya...
Maç öncesi en formda oyuncularından Khedira'nın sakatlanması... 

Onun yerine forma bulan Kramer'in daha 32. dakikada sakatlanıp çıkması...

Toni Kroos'un yanlış geri pas vermesi ve Higuain'i Neuer'la başbaşa bırakması...

Hatta Gonzalo Higuain'ın ofsayttan da olsa ağları bulması...

34 dakikada iki Alman oyuncu Schweinsteiger ve Höwedes'in sarı kart görmesi...

Messi'nin karıştırdığı Alman ceza sahasında kaleciyi de geçen topu Boateng'in çizgiden çıkarması...

İlk yarı biterken kornerden gelen topa var gücüyle kafayı yapıştıran Höwedes'in şutunun dirkete patlaması...

Bunlar hep Almanlar adına işlerin kötü gittiğini gösteriyordu.

7-1'lik Brezilya skoru demirden forma olup sırtlarına binmişti sanki...

Arjantin ise bu 7-1'in "motivasyonuyla" hem dikkatli hem istekliydi. Daha çok savunmada kalıp daha net gol pozisyonlar üretmeleri bu yüzdendi.

***

İkinci yarıda cesur olan taraf Arjantin'di. 

Sabella devreye hücum hattını güçlendirerek çıkarken, Agüero'nun üretkenliğinde Messi ile pozisyonlar buluyordu. 

Löw ise 36'lık santrforunu 88.dakikada çıkardı! Mesut'un hazırladığı, Toni Kroos'un harcadığı pozisyon dışında rakip kaleye şutu yoktu Almanya'nın... Boateng'in savunmadaki kritik dokunuşları olmasa maç uzatmaya bile gitmezdi.

***

İşi penaltılara bırakmak istemeyen iki takımın karşılıklı Schürrle ve Palacio imzalı fırsatları gol olmadı. İş bir kaza kurşununa kalmıştı.

Raconu bitime beş dakika kala "Süper Mario" Götze kesti.

Daha çok hak eden taraf yani...

Madonna'nın, Arjantin'in halk kahramanı Eva Peron için sahnelenen Evita müzikalindeki şarkısında dediği gibi, "Don't cry for me Argentina..." 

Benim için ağlama Arjantin...