Kara bir gece...

Aytaç Kara düğün konvoyuna suikast düzenledi, Beşiktaş’ın hesaplarını altüst etti.

l “Kasap et derdinde, koyun can derdinde” maçı başlar başlamaz bir şey net olarak ortaya çıktı; bugüne kadar “atan” ile “attıranı” sahada olmayan Beşiktaş, çok zorlanacaktı.
l Yeni hocası ile son şansı için sahaya çıkan Kasımpaşa, sahanın her yerindeydi. Bir takım hem hücumda hem savunmada nasıl kalabalık olur? Çok koşarak elbette…
l Müthiş bir motivasyonla maça asılan Paşa, golü de buldu! Yirmi dakika geçmişti ki Aytaç Kara, ceza sahası dışından sürpriz ve müthiş vuruşuyla Kara Kartal’ı salladı.
l Aha, attılar yatacaklar diye düşündüm. Ama öyle olmadı. Kasımpaşa golü çabuk “unuttu”; yine tam saha presle Beşiktaş’a nefes aldırmadı, gol fırsatı vermedi. Pardon, Varga, Larin’e net bir gol pası verdi ama Kanadalı bu şansı kaleciye teslim etti. Beşiktaş’ın ilk yarıdaki tek pozisyonu da bu oldu.
l İkinci yarıda da şok bekliyordu Beşiktaş’ı… Hani nasıldı o söz; “İntikam almak istiyorsan iki mezar kaz.” Lider, “Bu devrede işi bitiririm” havasında döndüğü sahada bir de penaltıya muhatap olmasın mı!
l Thelin’in vuruşunda kendi çapında küçük bir “destan” yazan Ersin, takımına bir şans daha verdi. Ancak bir şeyler ters gidiyordu bu akşam…
l Sergen Yalçın’ın müdahaleleri de sonuç vermeyince tabelaya şu gerçek asıldı: Bu ligde kimse kimsenin gözünün yaşına bakmıyor! Çünkü, Beşiktaş’a çelme takan takımın sahibi, eski bir Beşiktaşlı yönetici, anadan doğma sağlam bir Beşiktaşlı, Turgay Ciner’di.
l Tamam, Beşiktaş bir maçlık avantajını bu maçta kullandı. Ama sanırım bütün siyah-beyazlı camianın ortak çığlığı yansıdı dün Kasımpaşa semalarında: Yetiş ey Aboubakar!

MAÇIN ADAMI: Hadergjonaj