16 Mayıs 2025
Değerli olduğumuzu hissettirmek
Değerli olduğumuzu ve değerli hissetmenin bizim en insani hakkımız olduğunu düşünürsek bunu her yerde bekleriz. Eşimizden, çocuğumuzdan, arkadaşlarımız ve girdiğimiz her ortamdan. Verilmediği zaman da değersiz hissederiz. Bundan yirmi yıl önce kimse değerli hissetmeyi aklına bile getirmiyordu. Çünkü böyle bir beklentisi yoktu. Çevresinde kimse kimseden değer beklemiyordu. Günümüzde insana birçok isteğin ihtiyaçmış gibi sunulduğu gibi birçok suni his ve duygu da hakkıymış gibi sunuldu. Değerli hissetmek, yeterli hissetmek, öz güvenli hissetmek, önemli hissetmek, başarılı hissetmek, mutlu hissetmek ve dahası. Bu beklentilere girmek bu konuya dair hassasiyet geliştirir ve beklenti karşılanmazsa tam tersi duyguya davetiye çıkarılır. Duyguya beklenti davetiyesi gönderip çağıran ve hisseden bizken üstüne birde karşı tarafı suçlarız. Sanki o duyguları hissetmek hakkımız ve hakkımız olan bize verilmemiş gibi alınganlık gösteririz. Olaylar karşısında "bu dinen, kanunen benim hakkım mı?" sorusunu kendimize sorup beklentilerimizi o yönde geliştirmezsek modern dünyanın sunduğu her şeyi kendimize hak görür ve altında eziliriz...