Almanya’da 50 bin iş başvurusu deneyi: Türk ve Arap isimlerine şok muamele

Avrupa’da yükselen İslam ve yabancı karşıtlığını; bir Alman üniversitesinin, Türk, Arap ve Alman isimleriyle yaptığı 50 bin hayali iş başvurusuna gelen cevaplar bir kez daha gözler önüne serdi. Siegen Üniversitesinin araştırmasında, Türk ve Müslüman adı taşıyan kişilerin iş başvurularında ayrımcılığa uğradığı belgelendi.
Almanya’da 1980’li yıllarda “Türken Raus” (Türkler defolun) sloganıyla yükselen, 1990’larda Solingen faciasında olduğu gibi Türkleri diri diri yakmaya kadar varan nefret suçu, artık insanları görmeden isimlerine bakarak işleniyor.
Siegen Üniversitesinin, yabancıların iş bulma fırsatlarından Almanlar kadar faydalanamamasıyla ilgili yürüttüğü araştırma, yabancı kökenlilerin — özellikle de Müslüman ismi taşıyanların — iş bulma veya kariyerlerinde yükselmeyle ilgili ciddi sıkıntılar yaşadığını ortaya koydu.
BAŞI ARAPLAR VE TÜRKLER ÇEKİYOR
“Eğitim yerleri: Köken, performanstan daha önemlidir” başlığıyla yayımlanan araştırmaya göre, Almanya’da yaşayan ancak köken bakımından Alman olmayan kişiler, işverenlerin tercihinde ayrımcılığa uğruyor.
Ayrımcılığa uğrayan grupların başında ise Araplar ve Türkler geliyor. Araştırmada çeşitli firma ve kurumlara “Lukas Becker” gibi Almanca isimle gönderilen 100 meslek eğitimi başvurusundan 67’sine olumlu ya da olumsuz cevap verilirken, en az dönüş yapılan isim “Habiba Mahmoud” oldu.
Arapça çağrışımı yapan bu isme yalnızca 36 cevap verilirken, listenin ikinci sırasında ise Türk isimleri yer aldı. “Yusuf Kaya” adıyla yapılan 100 başvuruya işverenlerden sadece 52 cevap geldi.
Araştırma kapsamında 50 binden fazla başvurunun yapıldığı belirtildi. Başvuruda bulunan hayali kişilerin okul notlarının dikkate alınmadığı, özellikle adayın menşei veya dinine ilişkin ipucu olabilecek bilgilere daha çok dikkat edildiği kaydedildi.