Kaydet
a- | +A
Allah adamlarından, bir büyük evliya zat, Genç bir talebesine, şöyle etti nasihat: (Ey oğlum, nasihatım, şudur ki sana şu an, "Allah korkusu" ile, yaşıyasın her zaman. Çünki her iyiliğin ve her hayrın kaynağı, Allah korkusu ile, yaşamaktır devamlı. Aile efradına, iyilik etmeye bak, Zira ihsan edeni, çok sever Cenab-ı Hak. Onlara sert davranma, şefkat eyle ve acı, Yoksa senden olurlar, mahşer günü dâvâcı. Onlar, Hak teâlânın, sana emanetidir, Mütevazı davran hep, yapma hiç gurur, kibir. Onların hukukuna eyle ki tam riayet, "Kul hakkı"ndan kurtulmak, çetindir o gün gayet. Allah affetse bile, sair çok günahları, Helallık almadıkça, affolmaz kul hakları.) Bir gün de genç birine, buyurdu ki; (Evladım, Bil ki ecel ardından, geliyor adım adım. Ölüm vakti gelince, uyandırırlar bizi, Lâkin o uyanmanın, olmaz hiç faidesi. Dünya düşkünleriyle, arkadaşlık eylemek, "Öldürücü zehir"dir, sakınmak, kaçmak gerek. Bu zehirle ölenin, yeri sonsuz ateştir, Aklı olan kimseye, bir işaret yetişir. Dünya adamlarından, uzak dur, görme hatta, Arslandan kaçar gibi, kaç onlardan adeta. Zira arslan, insanın, alır yalnız canını, Onlar ise alırlar, dinini imanını. Hadisi şerifinde, bir gün Nebiyyi zîşân, Bunun kötülüğünü, etmiştir şöyle beyan: (Zengine, malı için, alçalan bir kişinin, Gider üçte ikisi, dininin bu iş için.) Düşün ki onlar ile, görüşmen ne içindir? Mal ve mevkileriyle, ilgili değil midir? Aman oğlum, dikkat et, onlara olma yakın, Onların zararından, kendini iyi sakın. Zira bu, öyle fena bir iş ki, akabinde, Nasihat dinlemeye, yer bırakmaz kalbinde. Biraz ağır söyledim, sebebi şu ki oğlum, Başka türlü uyanmak, çok zordur, biliyorum. Bir yandan nefis şeytan, bir yandan kötü yaran, İnsanları aldatıp, söylerler türlü yalan. Halbuki bilmeli ki, imtihandır bu dünya, Öyle çabuk geçer ki, sanki tatlı bir rüya. Bu ömrün en kıymetli, ve en çok faideli, Zamanı gençliktir ki, kıymetini bilmeli. Öyleyse ey evladım, kendine gel ki artık, Zira hiç fayda vermez, ahirette pişmanlık.)
ÖNE ÇIKANLAR