Kaydet
a- | +A
Bu zat buyuruyor ki; (İslâma hizmet için, Üç hususa uyması lazım gelir kişinin. Bunlardan birincisi, "Güler yüzlü" olmaktır, Yani sevimli olup, kimseyi kırmamaktır. Güler yüz ve tatlı dil, silahıdır bu asrın Ve hatta ilk şartıdır, bu, muvaffak olmanın. İkincisi "Cömertlik", çokça vermek demektir, Hiçbir şeyi yok ise, güleryüz göstermektir. Üçüncüsü "İhlas"lı olmasıdır kişinin, Bu da, yapmak demektir, her işi Allah için. Konuşur, vaaz verir, kitap yazar o, fakat, Bütün bu hizmetlerden, beklemez bir menfaat. Yani Allah yolunda, bir hizmet etti diye, Beklemez hiç kimseden, bir karşılık, hediye. Hatta kalbinden bile, geçirmesi yakışmaz, Yoksa hizmetlerinin, hiç faidesi olmaz. Allah yolunda hizmet, Allah için yapılır. Yoksa o iş mahşerde, suratına çarpılır.) Bir gün de buyurdu ki; "La ilâhe illallah" Bu tevhid hürmetine, affolur nice günah. Temizlemek için de, küfür pisliklerini, Söylemek gerekir bu, "Tevhid" kelimesini Her kim bu kelimeye, inanırsa gönülden, "İman"ın bir zerresi, belirir onda hemen. O kimse, kalbindeki zerre kadar o îman, Sayesinde azabtan kurtulup, bulur eman. Bu ümmetin günahı pek çok olsa da, lâkin, Afvı ve merhameti, sonsuzdur yine Rabbin. Zîra O, doksan dokuz rahmet hazinesini, Bu günahkâr ümmete ayırmıştır hepsini. Günahkârlar içindir, af ve ihsan muhakkak, Ayrıca affetmeği çok sever cenab-ı Hak. Kabahati çok olan "Bu ümmet" gibi hem de, Affa uğrayan ümmet, bulunmaz kıyamette. Bir hadisi şerifte, buyurdu ki o Server; (Lâ ilahe illallah diyen Cennete girer.) Bazıları derler ki, düşerek bir gaflete, İnsan bir kelimeyle, nasıl girer Cennete?) Halbuki bu kimseler, bilmezler mi acaba, Bu "Kelime-i tevhid" söylenirse bir defa, Dünyada mevcud olan, bilcümle kâfirleri, Affedip de cennete koysalar vardır yeri. Bu büyük kelimenin bereketini eğer, Bilcümle mahlûkatın, herbirine bölseler, Bir güne mahsus değil, ta kıyamete kadar, Hepsine kâfi gelip, doyurur hem de artar. Yâ Rab bizi ayırma, "Kelime-i tevhid"den, Ve bizi mahrum etme, Onun bereketinden.)
ÖNE ÇIKANLAR