Kaydet
a- | +A
Nefsine uyma! Cemâleddin Tebrîzî büyük âlim, evliyâ, Onun gayreti ile, din ilmi oldu ihyâ. Genç bir talebesine, buyurdu ki; (Evlâdım, Sana, yalnız Allah''tan gelir imdât ve yardım. Sırf Rabbine sığın ki, geldiğinde bir bela, Seni o sıkıntıdan, kurtarsın Hak teâlâ.) Devamla buyurdu ki; (İyi dinle ey evlat, Önce, kendi nefsine, eyle öğüt, nasihat. Kendi ıslah olmaya, muhtaç olan bir fakir, Nasıl başkalarına, nasihat edebilir? Bir kimsenin kendisi, âmâ iken, o yine, Yol gösterebilir mi, başka bir görmeyene? Bunun gibi bir kimse, bilmiyorsa yüzmeyi, Nasıl kurtarabilir, boğulacak kimseyi? Ey insan, yazık sana, "Müslümanım" diyorsun, Lâkin O''ndan gayriye, ibadet ediyorsun. Hak teâlâ var iken, uyuyorsun nefsine, Hep tâbi oluyorsun, heva ve hevesine. Sonra sen, bir darlığa düştüğünde, niçin hep, Allah varken, kullardan istersin yardım talep? Onun hazinesinde, ne yoktur ki ey evlat, O''ndan başkalarına, edersin müracaat? Ey oğlum, kendine gel, yönel Hak teâlâya, Her günahtan kaçarak, sıkı sarıl takvaya. Ey oğlum, nimetlere, niçin şükretmiyorsun? Yoksa, sen, nimetleri, kuldan mı biliyorsun? Her nimetin sahibi, Allahü teâlâdır, Kul, nimet gelmesine, ancak bir vasıtadır. Kâtibin elindeki, kalem gibi ki aynen, Ondan gelenleri de, Allah''tır ihsan eden. Teşekkür edilse de, kulun iyiliğine, O, Allah''a yapılmış sayılır elbet yine.) Bir gün de buyurdu ki; (Dinleyin ey insanlar, Gafletten uyanın ki, şiddetlidir azaplar. Hem de insanlar için, yanıyorken Cehennem, Siz nasıl rahat rahat, uyursunuz böyle hem? Cehennem şimdi vardır, bekler günahkarları, Öyleyse "Ateş" bilin, haram ve günahları.) Bir gün de buyurdu ki; (Kıyamet yakın oldu, Günahların zulmeti, her tarafı doldurdu. Sünnetlerin nurları, ışıkları olmadan, Doğru yolu bulmağa, bulunmaz bugün imkan. Yani Resûlullah''a, uyulmazsa ihlâsla, Yarın insanlar için, kurtuluş olmaz asla. Allah''ın sevgisine, kavuşmak için dahi, Yine Resulullah''a, uymalıdır tabii. Velhâsıl âhirette, saâdete kavuşmak, İslâmın her emrine, uymakla olur ancak.)
ÖNE ÇIKANLAR