Kaydet
a- | +A
Dâvud-i Tâi "kuddise sirruh" (3) Emri ma''ruf İslâm âlimlerinden, bir büyük evliyadır, Kalplere tesir eden, nasihatleri vardır. Sohbette buyurdu ki, bir gün sevdiklerine: (Farzdır emr-i bil maruf, her mü''min üzerine. Ya bir söz söyleyerek, ya bir kitap vererek, Mutlaka bu hizmete iştirak etmek gerek. Bir yerde emr-i maruf terk edilirse eğer, Kötü kimseler ile, idare edilirler. Biz de emr-i ma''rufu terk edersek, elbette, Çok sıkıntı çekeriz, dünya ve âhirette. Cehennemde çok çetin acılar var, ateş var, Kolay değil, bir ateş, düştüğü yeri yakar. "Ateş" kelimesini, kolay gelir söylemek, Ama bilmelidir ki, acısı çetindir pek. Bu hususta kendine güvenen varsa eğer, Parmağının ucunu, birazcık yaksın, yeter.) Yine bir sohbetinde buyurdu; (Ey insanlar, Günah işlemeyin ki, âhirette azab var. Zira Peygamberimiz buyurdu ki; "Ateş''e, Dayanabileceğin miktarda günah işle." Evvelâ kendimize merhamet eyleyelim, Ateşten kendimizi, önce halâs edelim. Sonra evlâdımızı, koruyalım ateşten, Yâni sakındıralım, onları günah işten. Evlâdına dînini öğretmeyen bir baba, Onun, dünya âhiret katilidir mutlaka. Bir anne ki, namaza kaldırmıyor oğlunu, Eliyle Cehenneme atmakla birdir onu.) Bir gün de buyurdu ki; (Namaz, dinde direktir, Zira Müslüman demek, sanki namaz demektir. Hiç özrü olmaksızın, sırf tembellik ederek, Beş vakit farz namazdan, kazaya kalsa bir tek. Azabı çetin olup, Cehennemde yanmaktır, Zira Rabbin emrini, bu, hafife almaktır. Acele kazâ etmek lâzımdır o namazı, Yoksa zaman geçtikçe, kat kat artar cezası. Yani o farz namazı, kaza edecek kadar, Sonra, boş ve müsait, geçtikçe dakikalar, Ateşte yanacağı müddet de çoğalır hep, Öyleyse kul Rabbinden, etmeli haya edeb. Her bir günah, Allah''ın, nehyettiği bir iştir, Eğer ki af etmezse, karşılığı ateştir. Bu dünyada gülerek günahlara girenler, Mahşerde ağlayarak, Cehenneme girerler. Her kim de sarılırsa, Rabbine ibâdete, Âhirette kavuşur, ebedi saâdete.)
ÖNE ÇIKANLAR