Özgür Özel İBB iddianamesi için “içi boş” diyor. Tıpkı Aziz İhsan Aktaş iddianamesini yok saydığı gibi İBB yolsuzluklarını da yok sayıyor.
Ama yolsuzluk iddiaları sadece İstanbul’la sınırlı değil. İzmir, Antalya, Beykoz’daki iddialara da kulakları kapalı. Manavgat Belediyesi’ndeki yolsuzlukları görmüyor. Parayla yakalanan belediye başkan yardımcısı bile rüşvet aldığını kabul ediyor. Zaten polis kendisini "canlı" yakaladı. Gerçi kabul ederken suçunu inkâr etmeye çalıştı ama her şey ortada...
Mahkeme başkanının, tape'lerde geçen "komisyondan" bahsettiğini ve olay anındaki görüntülerdeki “Tamam, ne kadar var içinde?”, “Kimseye bir şey deme” sözlerini hatırlatması üzerine Tüter, "Kimseye bir şey deme, sözüm otelimizin tadilata girecek olmasıyla ilgiliydi. Kutunun içinde ne olduğunu bilmiyordum, o yüzden sordum. Çantayı verdikten sonra kumpas olduğunu düşünüp kapının arkasına koydum. Cengiz'in arkasından gittim ama bulamadım, hemen ardından polis geldi" dedi. CHP’lilerin aşırı inkâr politikaları o kadar gülünç ki, kendileri bile söyledikleri yalanlara itibar etmiyor.
Dün de dava devam etti. Manavgat Belediyesi'ne yönelik düzenlenen yolsuzluk ve rüşvet operasyonu kapsamında etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan belediyeye ait Toros Et firmasının eski genel müdürü Demir Demir hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, "Manavgat'ta sağır sultanın duyduğunu, başkan mı duymuyor. Biz kendisini uyardık. Bu kadar olumsuzluğun olduğu yerde bunlar bilinmez mi? Teknik takipteki dinlemeler ve tape'ler belli" dedi.
Başkan Niyazi Nefi Kara'ya seçim döneminde 150 bin avro borç verdiğini belirten Demir, "Başkan Nefi Kara'nın oğlunun yaptığı kazada aracı perte çıktı. Oğlunun doğum günü için başkan benden ricada bulundu ve oğlunun bulduğu aracı pazarlıkla 5 milyon 450 bin liraya aldım, peşin 1 milyon 450 bin lira verdim. Doğum günü hediyesi olarak oğlunun arkadaşları tarafından çekiciyle Ankara'ya gönderildi. Sonra araç satıldı ve paramın bir kısmını geri aldım" dedi.
Demir Demir, Başkan Kara'nın yeğeni Hüseyin Cem Gül'ün iş adamı Zafer S.'den CHP Genel Merkezi'ne 200 bin avro istediğini, Zafer S.'nin kendisini araması üzerine öğrendiğini belirterek, "Zafer benden bunu öğrenmemi istedi. Hüseyin Cem Gül, sorduğumda bana 'öylesine istiyorum' dedi" diye konuştu.
Demir Demir, Başkan Kara'nın yeğeni Hüseyin Cem Gül'ün iş adamı Zafer S.'den CHP Genel Merkezi'ne 200 bin avro istediğini, Zafer S.'nin kendisini araması üzerine öğrendiğini belirterek, "Zafer benden bunu öğrenmemi istedi. Hüseyin Cem Gül, sorduğumda bana 'öylesine istiyorum' dedi" diye konuştu...
***
Özgür Özel partisini saran bu yolsuzluk iddialarına cevap vermeli. Devlet Bahçeli’nin dediği gibi arınmalı. Bakın Bahçeli ne dedi: “CHP yönetimine karşı yapılan yolsuzluklardan arınma çağrısı doğru bir çağrıdır. Dün Sayın Kılıçdaroğlu'nu ağlayarak ve tezahüratlar eşliğinde uğurlayanlar, şimdi kapıyı göstermektedir. Görülen odur ki, CHP üç S'li bir alanda bocalamaktadır: Söğütözü, Saraçhane ve Silivri... Rüşvet, yolsuzluk ve irtikap davaları Aziz Atatürk'ün partisini mahvı perişan etmiştir. CHP yönetiminin her önüne geleni suçlaması doğru ve omurgalı bir tavır değildir.”
Herkesi suçlamak doğru tavır değil. CHP aklanmalı. Yoksa bu vebal Özgür Özel’in de boynundadır. Mahkemeler bunun için var. Rüşvet yok demekle kendinizi kurtaramazsınız!..

