Halk TV denen sözüm ona tv!

Değerli okurlar; geçtiğimiz salı günü ekranları şöyle bir dolaşayım dedim. Ve de muhalefetin borazanı yukarıda ismi geçen ekrana takıldım. Programı sunan dünya güzeli (!) spiker yanına da yorumcu gibi birini almış ve de nerede ise yüreğimizi yakan depremi iktidara yüklemeye çalışıyor. Yahu be kadın; bırak Türkiye’yi dünya oralara seferber olmuş ne atıp tutuyorsun öyle? Ah ah sen dua et de... Neyse bu kadar yeter!

 

Aboubakmaz!

 

Başlık sizi şaşırttı değil mi? Hemen açalım o zaman... Başlıktaki isim aslında Aboubakar... Yani bizim spor medyasının göklere çıkardığı, Beşiktaş yönetiminin de can simidi diye sarıldığı malum oyuncu... Şenol Hoca’m buna nasıl razı oldu zaten çoktan şaşırmıştım., Eh maçı anlatan spiker de demez mi, “Beşiktaş’ın iki şutunu da Aboubakar attı...” Kimlere kaldı yahu bu işler! Neyse, Şenol Hoca’m da Cenk’i alıp bu sözüm ona Aboubakar’ı oyunda tuttu. Necip ile Tayfur takımın ayakta kalan isimleri idiler, onlar da kulübeye gitti... Acaba diyorum Şenol Hoca’m soğukta tutuluyor mu?

 

Rosier olayı ve...

 

Beşiktaş’ın sağ arka kanat oyuncusu Rosier iki maç ceza almıştı. Gerekçe de hakaret idi. Sonra mı? Eh neme lazım denilerek bu ceza bir maça indirildi. Yahu İngiltere’de Alex Ferguson maçtan sonra, “Hakem bugün biraz dalgındı” demişti. Ceza mı? Üç maç sahaya çıkamama ve 5 bin dolar para cezası... Bizde futbol neler ilerlemiyor diye kafa yoranlara... 

 

Futbol âlimleri yine konuştu!

 

Fenerbahçe, Adana’da yine maçın bitimine az bir süre kala Valencia’nın ayağından maçı kurtardı. Aklıma yine bizim hocamız rahmetli Suat Baba’nın sözü geldi. Derdi ki, “Son düdük çalmadan maç bitmez...” Tabii ki nasıl sarı lacivertli yöneticiler yine maç sonrası konuştular. O zaman ben de sorarım, “Ey Prof. Jesus Emre’yi neden 93. dakikada oyuna soktun...” Devamla, “Ey Prof, orta sahanı neden 60. dakikadan sonra Arao’nun omuzlarına yükledin?” Ama siz ünlü futbol âlimleri sıralamaya devam ediniz! Ama bilin ki ilaç bu değildir...

 

Avcı Hoca böyle orta saha mı?

 

Trabzonspor takımı açıklandığında kafa kaşıdım hemen. Çünkü orta alan Siopis, Bakasetas ve Abdülkadir’den oluşuyordu. Yani savunma duvarı hemen hemen yok gibiydi. Acaba diyorum Avcı Hoca İstanbul’da Galatasaray ile yani ligin lideriyle oynayacağını mı unutmuş idi? Vah Siopis’in hâline vah dedim daha maç başlar başlamaz.... Sonra mı? İkram golden sonra maç yine kaybedildi.

 

G.Saray’da ağır kayıp!

 

Trabzonspor yenildi be, sen ne diyorsun diyecek olursanız, ben de derim ki Muslera sakatlandı. Hem de sahayı sedye ile terk etti  Sarı kırmızılı forma içine girdiğinden bu yana, ki hayli uzun zaman, bütün başarılarda aslan payına sahiptir bu Muslera... Bakalım ne olacak bundan sonra...

 

Guidetti acaba tamam mı?

 

Haftanın en izlenir maçının başında, tabii ki bana göre, Fenerbahçe-Vakıfbank kadın voleybol maçı idi. Merakla ekran başına geçtim. Ve de Fenerbahçe’nin ilk iki sette rakibini ezdiğini, son sette de taaa 30’la giden seti de cebe indirdiğini gördüm. Çok ciddi tebrikler! Ve de devamla milli takımı bırakan diyelim, Guidetti acaba Vakıfbank’tan da mı ayrılık istedi? Ağır yıpranma mı yaşıyor acaba?