İş yine taraftara düştü

Fenerbahçe'de yine taraftar elini cebine attı. Zaten son 7-8 yıldan bu yana da naklen yayın gelirlerinin neredeyse eşitliğinde taraftar kulübe para akıtıp duruyordu. Bütün bu bizim sınırlar içinde yaşanmamış özveriye rağmen, şampiyon takımın uluslararası alandaki en şöhretli oyuncuları satılıverdi. Bu erozyon takımı hangi yönde etkiler onu Aykut Hoca ve zaman gösterecek. Tabii burada Fenerbahçe taraftarının kampanyaya koşuşu başka kulüplere de ihtiyaç halinde değil normal süreçte de kopya edilecek bir tutum olarak yansır mı? Son bir vurgu yaparak tamamlayalım; Fenerbahçe'nin 104 yıllık şanlı tarihinde hiç böyle şampiyon bir takımın dağıtıldığına acaba rastlanmış mıdır? Hani olur ya benim bilgim eksiktir. Birileri yönetime de hatırlatıversin bir zahmet! Trabzon'dan müthiş hamleler! Volkan Şen müthiş... Trabzonspor da sonunda geçen sezon, belki de, şampiyonluğuna mani olan Polonyalı zarlarını boşuna attığını anladı sanırım. Benim söylememden sekiz ay sonra... Hani şu arızalı sol kanat vardı ya, şimdi en sağlam, en yıkıcı yer oldu... Carvalhal'ın sebebi bu mu? Beşiktaş, Tayfur Hoca tutuklu olduğundan takımın başına sürpriz bir isim getirdi. Adamın Portekizli oluşu, galiba yüksek bilgi ve ustalık kavramından daha önde tutuldu sanırım. Baksanıza Quaresma, Koch'a gider yapmış. Ama sığınacak liman sağlam ya... Şimdi anladım bizim federasyonları! TRT'nin Haber kanalında geçtiğimiz perşembe saat 13.30 sularında bir program... Müthiş (!) bir bayan sunuyor. Konuk, TFF Disiplin Kurulu eski üyelerinden, şimdilerde Rizespor'un yöneticisi Remzi Kurnaz... Vah ki vah! Demek ki, bizim futbolun disiplin meseleleri bu kişilerin eline bırakılıyormuş... Biz de neden bir türlü çağdaşlaşamıyoruz diye tepinip duruyoruz... Basketçilerden Başbakan'a söz! Ben bu satırları yazarken bizim takım şampiyonaya başlamış olacak. Umarım gruptan çıkarlar. Türkiye'den ayrılmadan dünya ikincisi olarak Sayın Başbakan'a çıkıp, yeni bir final için söz verdiler. Keşke daha düşük dozda bir söz verseydiler. TFF'ye ucuz bir soru! Hani şu ünlü 15 Ağustos açıklamaları sırasında TFF, kimilerini tedbirli, kimileri de tedbirsiz Disiplin Kurulu'na sevk etmişti ya... Hah işte ondan... Hadi tedbirli olanları bırakalım, acaba tedbirsiz olanları ne zaman sorgulayacak? Öyle ya TFF çok hassastır... Sorgulamadan asla kalem kırmaz... Tedbirsizler; siz oynamaya aslanlar gibi devam edin! Yaşa be Dr. Ahmet! Ne demiş Ahmet Çakar üstadımız. Şu ünlü avukat, TFF üyelerinin evlerindeki hanımlarının kulaklarındaki küpeleri bile tazminat olarak aldırtırmış... Zaten Fenerbahçe'yi de Talip diye birinin ihbar ettiğini de açıkladı. Yahu beni çok güldürdün be hoca... Allah da seni güldürsün... Zaten sen bir numaralı güldürü ustası oldun gitti. Hani Selçuk Dereli'yi de UEFA, A'den B'ye düşürmüştü ya... Hay sen çok yaşa emi? Ama desene bu ülkenin insanları nasılsa "Aziz Nesin ağırlıklı..." Lugano ne zaman gitmiş? Hani diyorlar ya, Lugano Şampiyonlar Ligi kaçtığı için gitmiş. Yahu gerçekten de bazıları insanları saf sanıyor galiba... Ne diyor Lugano, "PSG ile epeyce zamandır görüşmelerimiz sürüyordu..." Devam edeyim. Geçen sezon da Şampiyonlar Ligi kaçtığında, hem de Uruguay dünya üçüncüsü iken Lugano neden gitmemişti ki?