Oldu mu Sevgili Yılmaz?

Spordan Sorumlu Devlet eski bakanı, Trabzonspor Kulübü'nün unutulmaz başkanı, futbol yasasının çıkmasında birinci derece emeği olan sevgili dostum Mehmet Ali Yılmaz geçen hafta, FIFA ve UEFA'yla ilgili, yukarıdaki kartvizitine hiç yakışmayan sözler, günümüz federasyonu için de "Herifler" kelimesini kullandı. Bakın iş ne hale geldi! Hayatının büyük bölümünü futbolun aşaması için vermiş bir kişi bile neredeyse işin mahkemeye düşmesine alkış tutacak... Bence bundan böyle Futbol Federasyonu başkanları, ilk çağlarda (!) olduğu gibi atamayla belirlensin... Biz, ne yazık ki, galiba buna layığız! Hakan Şükür de kim? Geçtiğimiz haftanın en çarpıcı haberlerinden biri UEFA sitesinden çıktı. Habere göre; Hakan Şükür, 51'i milli, 38'i Avrupa Kupası maçlarında olmak üzere uluslararası alanda 81 gol atmış... Aynı Hakan Şükür, Dünya Kupaları'nın 11 saniye ile en erken golünü de atan oyuncuymuş... Ve son 50 yılın en iyileri arasındaki tek Türk futbolcuymuş... Onlara göre Türk futbolu Hakan'la büyümüş... Hayret! UEFA da kafayı sıyırmış herhalde... Ama bizim ülkemizdeki kafayı sıyırmışların yanında UEFA'nınkilerin lafı mı olur? Acaba diyorum bu rakamları da UEFA mı uydurup, Hakan Şükür'e çok değerli bir apolet taktı? Ne dersiniz; Kazım Kanat, Doğan Koloğlu ve "Şaban" meraklıları? Terörün yaptığına bakın! Dakar Rallisi 30 yıl sonra ilk defa organize edilemedi. Sebep; terör! Hele bakın; terörün millisi olsun, uluslararası olanı olsun, sporu ciddi şekilde tehdit etmeye başladı. Zaten bu lanet, sesini en iyi de bu platformda duyurur. Çünkü o platformda din, dil , ırk ve renk ayırımı olamıyor... Umarım ve dilerim ki, bu lanet, başka büyük organizasyonları da tehlikeye atmaz! Vah Türk futbolu vah! Gözlerim fal taşı gibi açıldı. Kulaklarıma inanamadım. Denizlispor Teknik Direktörü sevgili dostum Güvenç Kurtar televizyonda şunları söylüyordu: "Denizlispor'da iki aydır doktor yok... Devre arası kampına da doktorsuz geldik. Sağa sola yalvardık; Denizli'de bir özverili kişi yok mu hekim olarak, bize yardım elini uzatacak diye, bu da sonuçsuz kaldı. Başkana da söyledim, ne yazık ki ondan da ses çıkmadı... Sanırım bu ülkede doktoru olmayan tek kulüp Denizlispor'dur. " Vah vah vah!.. UEFA Kupası, Süper Kupa şampiyonu bu mu? Galatasaraylı futbolcular, Bursaspor'la oynanan FORTİS Türkiye Kupası maçından sonra şöyle bir açıklama yaptılar: "İkinci yarı hazırlıklarına en geç biz başladık. Bu nedenle maçın sonlarına doğru zorlandık. Yenilmediysek ne mutlu!" Al sana bir "Vah" daha... Eeee, Kalli-Yönetim çorbasından da ancak bu kadar lezzet çıkar... Nobre zorla attırdı! Beşiktaş medyası diyeceğim ve buna da çok üzüleceğim, (çünkü sporda o takımın, bu takımın medyası olmaz ama) bir türlü Nobre'yi anlayamadı. Fenerbahçe'de iki buçuk sezonda 62 gol attığını bile neredeyse inkar edecekler... Ben onlara şu tavsiyede bulunacağım; Diyarbakır'daki üçüncü golü bir daha izleyin. Nobre o golü nasıl, neredeyse zorla attırdı, görün... Sizin öğretmenleriniz zayıfsa, öğrenci ne yapsın? Askerlik bu mu olmalı? Allah'a şükürler olsun, hem de 26 ay yaptım... Ne zaman ve kimin desteğiyle çıktı bilemem ama, şu "Sporcuların 33 yaşına kadar askerlikten muaf olması kanunun" cılkı çıktı. Sporcular kamuoyu önünde askerlikten kaçmaya çalışan hainler gibi algılanmaya başlandı. İbrahim Kutluay gibi milli formaya yıllarını vermiş biri Yunanistan'a giderken, ardında hoş seda bırakmadı, bunu herkes bilsin... Tümer için neler neler yazılıp çiziliyor... Alpay geldi, Ümit Özat sırada... Yurt dışında şu anda oynayanların hepsi 21 gün yapacak... Neymiş, para kazanırken arızaya uğruyorlarmış... Peki, PKK'ya karşı savaşanların hepsi lunaparkta eğlenirken mi askere gittiler? Şaştığım şu: Sanki bu yasa çıkmadan askere giden sporcular cepheye mi sürülüyorlardı, yoksa saatlerce nöbet mi tutuyorlardı da, spordan mahrum kalıp para kazanamıyorlardı? Asla! Yaşadıklarımı bir anlatırım, bu yasayı çıkaranların dudakları uçuklar... Yılbaşı tacizi! Yılın son gecesinde, Taksim Meydanı'nda, sözüm ona, çok nahoş bir olay yaşandı. Bir bayan, kalabalıkta biri tarafından tacize uğradı... Vay sen misin? İktidarın büyük muhalifi Yılmaz Özdil, Hürriyet'te, "Vurun Kahpeye" başlıkla yazısını, "Dinci iktidarındaki turizm ülkesinin kültür başkentini gördünüz mü?" cümlesiyle başlatıp nerelere kadar vardırmış.... Vay be! Demek ki, bu ülkede, bir bayana taciz ilk defa bu iktidar döneminde gerçekleşiyor... Bu arkadaş kaç yaşında acaba? Gelelim "Sözüm ona tacize..." Bence bu ayarlanmış bir tacizdi. Bayanın ve bayana tacizde bulunan kafa kağıtlarına bir bakın! Neden bir Türk yok bu olayda? Kahrol reyting e mi? Haluk Ulusoy giderse! Futbol, 21. yüzyılda mahkemeye düşürüldü... Bunu becerenleri kutlarım! Şimdi bunu becerenler, onların arkasındakiler, Haluk Ulusoy'u bir kere daha indirme çabasındalar... Bu defa yasayla ayıp olur diye, yasanın bir yerine bir cümle ekleyerek... Peki, Ulusoy giderse ne olur? Hemen söyleyeyim; Gelen falanca için aynı kafalar altı ay sonra "İstemezük" diye bağırırlar... Örnek mi? Şenes Erzik, Abdullah Kiğılı, Özkan Olcay ve Levent Bıçakçı... Kemal Ulusu da, bugün bütün dünyanın uyguladığı üç puan sistemini getirdi diye azledilmedi mi? Ne demişler; "Benim oğlum bina okur, döner döner yine okur..." Aziz Bey yalan söylemedi ki! Şaşmamak mümkün değil... Spor gazetelerinde, gazetelerin spor sayfalarında Aziz Bey'in "Transferi ben yaparım" çıkışı tepki gördü. Kimi yağlanma adına "Böyle olmalıdır" dedi, kimi de "Bu ne biçim çağdaşlaşmış kulüp" dedi... Kimi de kıvırma adına, "Hem doğru, hem yanlış" dedi... Sen ne diyorsun derseniz, düne kadar başka bir şey olmadı ki, ben buna şaşıp, reaksiyon göstereyim... Örnek mi? Fatih Akyel için, "Denizli Hoca pek tutmaz" diyecek olmuştum, Aziz Bey; "Kim takar Denizli'yi" demişti... Hilmi Ok sırrı çözdü! MHK Başkanı Hilmi Ok Hoca, Antalya'daki seminerde, hakemlerin büyük bir çoğunluğunun futbolu bilmediğini dile getirmiş. Bu kanıya da, hakemlerin aralarındaki bir maçı izledikten sonra varmış. "Topu verecek yeri ve zamanı bilmiyorlar" diye görüş belirtmiş olan Ok Hoca, böylece bu ülkede hiçbir hakemi beğenmeyen kulüp yöneticilerine de kıyak geçmiş oldu. Tebrikler!