Seneler önce Filyos’ta sadece rüzgar esiyordu. Bugünse aynı yer, Türkiye’nin enerji merkezi haline geldi.
Karadeniz’de keşfedilen doğalgaz rezervi, Türkiye'nin enerjide dışa bağımlılığını azaltma yolunda atılmış en büyük adımlardan biri oldu. Bu gaz, Zonguldak Filyos’a ulaştı. O boş ve sessiz arazi, bugün dev bir enerji üssüne dönüşmüş durumda. Limanıyla, işleme tesisleriyle, altyapısıyla artık stratejik bir merkez konumunda.
Zonguldak, yıllarca kömürle anıldı. Madencilik bu şehrin kalbiydi. Şimdi ise doğalgazla yeniden Türkiye’nin enerji haritasında öne çıktı.
Filyos Limanı ve çevresi binlerce kişiye doğrudan ve dolaylı istihdam sağladı. Sadece enerji değil, sanayi, ulaşım ve lojistik yatırımlar da arttı. Zonguldak artık sadece geçmişin değil, geleceğin de şehri.
Ancak bunca yatırım yapılırken, Zonguldak’a gelen pek çok kişi hâlâ şehrin eski hâlini koruduğunu söylüyor. “Seneler önce neyse, şimdi de aynı” diyerek sitem ediyor. Ne yazık ki yerel yönetimler, bu büyük dönüşümün hızına ve enerjisine ayakta geride kalıyor. Bu nedenle, buradan küçük bir sitemi biz de iletmiş olalım...
Enerji politikaları açısından bu dönüşüm tarihi bir öneme sahip. Filyos sadece bir doğalgaz karşılamadan ibaret değil; aynı zamanda Türkiye'nin enerjide yerli ve milli hamlesinin simgesi.
Türkiye artık kendi gazını kullanıyor. Bu, yalnızca bir ekonomik kazanım değil, aynı zamanda stratejik bir bağımsızlık adımı. Ve bu dönüm noktası, Zonguldak’ta yaşanıyor.
Zonguldak ikinci kez enerjiyle ayağa kalkıyor. Bir zamanlar kara elmasın başkentiydi. Şimdi ise doğalgazla, yani mavi enerjiyle hepimizin gündeminde...
Siyah akar Zonguldak’ın deresi;
Bu vesileyle maden şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor. ruhları şad, emekleri unutulmaz olsun diyorum.
Ve artık yeni bir Zonguldak zamanı...
Bu dönüşüm sadece enerjiyle değil, şehircilikle, planlamayla ve vizyonla taçlandırılmalı. Kara elmasın ruhu, mavi enerjinin ışığıyla birleşmeli.