Savaşın sembolünden barışın sembolüne

80 sene önce yine böyle bir ağustos ayıydı... 6 Ağustos 1945... İkinci Dünya Savaşını kısadan ve kestirmeden bitirmek isteyen Amerika, Japonya’nın Hiroşima kentine dünyanın ilk atom bombasını atmaya karar verecekti... Bombanın ismine Little Boy diyorlardı. Yani "küçük oğlan"... Sabahın erken saatinde 08.15’te bu küçük oğlanı yüklenen B-29 uçağı binlerce canın, canına mal olacak şekilde şehre bırakacaktı... 43 saniyede bomba 600 metre yükseklikteyken patladı... Patlamanın gücü o kadar yüksekti ki TNT dedikleri patlayıcının 15 kiloton kadarına eş değerdi... Patlamada şehir merkezi anında yerle bir oldu. Kesin rakam söylemek mümkün değildi ama 70 ila 80 bin arasında insan bir anda hayattan kopartılmıştı... Şehirdeki binaların %90’ı yıkılmış, kalanlar da ağır hasarlı hâldeydi. O anda ölmeyenler de yayılan radyasyon sebebiyle akut radyasyon sendromu yanıklar ve ileriye dönük kanser vakalarıyla kahroldular... Bu şekilde etkilenenlerin sayısı 140 bindi...

 

Ah karar vericiler durmuyordu... Üç gün sonra da Nagazaki’ye atılacaktı kahreden bomba... 9 Ağustos-1945’te bu defa saat 11.02’de Nagazaki semalarında göründü B-29 uçağı Bocksar. Bu da Plütonyum-239 tipi Fat Man adı verilen yani "şişman adam" isimli atom bombasını bırakacaktı yukarıdan... Bu bomba da 4000 feet yükseklikte iken patlamıştı... Havada infilak demekti...

 

Nagazaki’nin toplam nüfusu ne kadardı? Tahminen 240 bin kadar... Bu patlamayla şehirdeki 74 bin kişi anında hayatını kaybetmişti... Şehirdeki binaların yarıya yakını tamamen yok olmuş geride kalanlar ağır hasarlı hâle gelmişti. Ama bombanın bıraktığı radyasyon etkisiyle ileriye dönük şehirde ölenlerin sayısı 140 bini geçecekti...

 

Ne oldu? Bu iki bomba Japonya’nın teslim olmasına ve II. Dünya Savaşının sona ermesine vesile oldu. Dünya buna tepki gösterdi. Nükleer silah konusu bir daha kullanılmamak üzere tarihte kalsın denildi.

 

Hiroşima, bugün barışın sembolü olarak anılıyor. Ayrıca nükleer silahsızlanma için bir merkez hâline getirildi.

 

     Ömer Reşat Altınok

 

 

 

 

 

 

 

ŞİİR

 

 

 

 

 

     Selamlar size...

 

 

 

Ezan ülkesinin Şeyh Şamilleri

 

Minare gölgesinden selamlar size

 

İslam coğrafyasının mücahitleri

 

İmanlı yüreklerden selamlar size

 

 

 

Kurtuluş Savaşının tüm şahinleri

 

Bütün gazilerden selamlar size

 

Ümmeti Muhammed’in canı müminler

 

Gönüllerinden selamlar size

 

 

 

Yurdumun şehitleri ve erenleri

 

İmanlı ihlaslı emekçileri

 

İslam dünyasının tüm neferleri

 

İmam-ı Azam’dan selamlar size

 

 

 

Süleyman Usta'nın yakarışları

 

Filistin Gazze'nin haykırışları

 

İslam dünyasının eğik başları

 

Candan yürekten selamlar size

 

 

 

Süleyman Usta-Espiye Giresun

 

 

 

 

DUYGU DAMLASI

 

 

İYİLİK: Derlerse ki: “İyilikten maraz doğar.”  Derlerse ki: “İyilik et kele, duyursun seni ele.” Derlerse ki: “İyiliğe iyilik olsaydı, kara öküze bıçak çalmazlardı.” Sakın bu sözlerden iyiliğin zararlı olduğu, kimseye iyilik yapmamak gerektiği gibi bir anlam hatırına gelmesin. Burada sana anlatılmak istenen söz şudur: Kimi kalbi ve niyeti bozuk kimselere iyilik edince onlar yine kendi içlerindeki kötülük sebebiyle iyilik eden sen olsan bile sana da zarar verebilir. Kapana kısılmış bir vahşi hayvanı kapandan kurtardığın için onun sana zarar vermeyeceğini beklememelisin. Sen onu kurtarmak için bu iyiliği yaptığın gibi onun karakterinin vahşi olduğunu da bilip kendini ondan korumanın yollarını aramalısın. Yani ona bakarak senin içindeki iyilik duygusunu yitirmemelisin, iyilik her zaman iyidir.

 

 

 

Yetenekli Kalemler'de önceki yazılar...