Ekonomi Bilim Kurulu

A -
A +
Türkiye’de dev projeler hayata geçiriliyor, bankacılık kesimi kaya gibi sağlam, ihracatta Çin’in boşalttığı alana yerleştik rekorlar dönemi başladı, dış politikada tarih yazılıyor. Sahada ve masadaki gücümüz karşısında ABD ve AB boyun eğdi. Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Von der Leyen ile AB Konseyi Başkanı Michel bugün Ankara’da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşecek... Gümrük Birliği güncelleniyor, Doğu Akdeniz’de yetki alanları üzerinde uzlaşma sağlanıyor, Sığınmacılar için 5 milyar avroluk yardım serbest bırakılıyor ve Türk vatandaşlarının Shengen bölgesinde vizesiz dolaşımına izin çıkıyor. Reel sektör güven endeksleri zirvede. İmalatta büyük artış var. İşsizlik azalıyor. Ama tüm bu olumlu gelişmelerin meyvesini yiyemiyoruz. Zira ekonomide belirsizlik hâkim. Herkes bir kenara çekiliyor, kimse sorumluluk almak istemiyor. Milletin kafası karışıyor, kime inanacağını şaşırıyor... Peki bu problem nasıl çözülecek? Sağlıkta olduğu gibi ekonomide de acilen bir bilim kurulu oluşturulmalı. Aralarında holding CEO’ları, kamu ve özel banka genel müdürleri, ekonomistler, profesörler, yabancı fon temsilcileri, hükûmet yetkilileri, başında da Hazine ve Maliye Bakanı bulunmalı... Bunlar problemleri masaya yatırarak oy birliği ile aldıkları çözüm kararlarını Bakan'a o da Cumhurbaşkanı'na sunmalı. Onay alındıktan sonra hızla uygulanmalı. Her şey şeffaf olmalı, Böylece güven ortamı yeniden sağlanır. Hepsinden önemlisi Başkan Erdoğan, yüzlerce ekonomik gelişme karşısında en kısa sürede en doğru kararı alma sıkıntısından kurtulur, hedef olmaktan çıkar...  Diyorlar ki: Bu durumda bilgiler geniş kesim tarafından öğrenilir!.. Bunda ne var. Gerçekler gün gibi ortada. Tam tersi spekülasyon önlenir. Önüne gelen istediği gibi yalan yanlış rakamlarla oynamaz. Muhalefetin sesi kesilir, milleti kimse zehirleyemez. Top, Bilim Kurulunda olur. Bakınız günümüzde ekonomi zaman ve zemine göre değişkenlik gösteren çok hareketli bir alan hâline geldi. Ülkeler iç ve dış politikalarını ekonomik gerçekler üzerine oluşturuyor. Biz de öyle. Ama gerektiğinde o kadar hızlı hareket etmek gerekiyor ki, buna yetişmek mümkün olmuyor. Bizim gibi cari açık veren ülkeler diken üstünde kalıyor. Dikkat edin tedbir alıyoruz ama geç kalıyoruz. Fatura hemen hükûmete kesiliyor... Bakın pandemi dolayısıyla faiz/kur/enflasyon rakamları kontrol edilemez hâle geldi. Çünkü davranışlar değişti. Buna anında uyum sağlamak gerekiyor. Bunun üzerine bir de güven sorunu eklenince işler iyice içinden çıkılmaz hâle geliyor. İş dünyasının huzuru kaçtı, yatırım kararları almaktan çekiniyorlar. Herkes önünü görmek istiyor. Merkez Bankası yönetiminde son derece yetkin ve profesyonel isimler var. En son Başkan Yardımcılığına atanan ABD'li yatırım bankasının Türkiye'deki ofisi Morgan Stanley, Menkul Değerler'in Genel Müdürü Mustafa Duman bunlardan biri. Ekonomi Bilim Kurulunun hiçbir siyasi amaç gütmeden alacağı kararlara her kesim büyük güven duyacak, Merkez Bankasının işi kolaylaşacak, bozulan dengeler yeniden kurulacak. Şahıslarla değil ekonomik gerçeklerle uğraşılacak. Ülke kazanacak. Neden olmasın?
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.