Rusya kötüydü ya Türkiye?..

A -
A +

Kendi sahasında "beceriksiz" ve "kötü oynayan" Rus takımını yenemedik ve UEFA Uluslar Ligi'nde "gruptan lider olarak çıkmayı" Kaf Dağı'nın ardında bıraktık; oraya varabilmek için artık Zümrüdüanka kuşu lâzım!..
Bir defa, maça "tertip" olarak da, "taktik" olarak da "korkarak" çıktık. İlk yarıda Rusların "biraz becerikli" adamları olsaydı, devreyi en az 3 farklı bir skorla kapatırlardı; beceremediler!..
İkinci yarıda "Türk takımında bir adamın değişmesi ile" ve o adamla baş edemeyerek, maçı kaybedecek duruma düşecek kadar "kalitesi düşük" bir takım olduklarını ortaya koydular; onları direkler ve kalecileri kurtardı!..
Tıpkı Almanya-Türkiye maçı gibi, bu karşılaşma da "orta sahada top kaybı ve kaptırma yarışı" hâlinde geçti. Bir ara "tenis maçı seyreder gibi" olduk; onlar bize, biz onlara top ikram ede ede, ekran başındaki bizleri güldürdüler!..
Maç sonrasında, ekranlardaki programlarda yorumcularımızın çoğunun "Millî takımımızı övmek için" yarıştığını dinledim, dün sabah gazetelerde de "benzer yorumlar" okudum!..
Kaptanımız Burak'ın "bir kafa vuruşu hariç" âdeta "10 kişi oynattığı" takımımızda bir de Hakan Çalhanoğlu, Milan'da "destanlar yazılan" futbolunu "İtalya'da unutmuş gibi" olunca, "başarımız" sadece ve sadece "Rusların kötü oyununa" kalmıştı. "Yaş ortalaması yüksek olan" Rus takımının, bir de "fizik olarak oyundan düştüğü" son dakikalarda, adeta tek kale oynamamıza rağmen, galibiyete ulaşamadık; geçmiş ola!..
Grupta Rusya'dan 5, Macaristan'dan 4 puan gerideyiz; liderlik için ikinci maçlarda "ikisini de yensek bile" gene de "başka puan kaybetmememiz" ve de "onların da puan kaybetmeye devam etmeleri" gerekiyor; nasıl olacak?..
Kalan maçlar… Bu gece: Rusya-Macaristan, / Türkiye-Sırbistan… 15 Kasım'da; Türkiye-Rusya / Macaristan-Sırbistan… 18 Kasım'da; Macaristan-Türkiye / Sırbistan-Rusya…
Grubun en zayıfı Sırbistan'ı Rusya da, Macaristan da "büyük bir sürpriz olmazsa" yeneceklerdir; kilit maç, bu geceki Rusya-Macaristan arasında oynanacak. Rusya galip gelirse, zaten gruptan çıkması "kesin gibi" olacak!..
Gruptan çıksak bile, bu defa "B grubu liderliği için" play-off maçları başlayacak… Cak… Cak… Cak… Acaba Hoca'mızın ve takımımızın nefesi yetecek mi; inşallah!..
Bu arada, "neydi o", maçın bitimine "1,5 dakika kalmışken", iki oyuncunun değişmesi!..
Tek kale oynuyoruz, her akınımız gol tehlikesi, adamlar nefes alamıyor; Rus takımının "nefes almak için oyuncu değiştirmek hakkı kalmamış"; bizim Hoca'mız, "onlara nefes alma fırsatı" veriyor; iki adam değiştiriyor… Ve de "onların ayağına top değmeden" maç bitiyooor!..
Böylece" iki oyuncumuzun istatistiklerine "top ayaklarına değişmeden 'millî olma' çentiği" atılıyor; bilmem ki, "beraberliğe prim" var mı; tam bir teknik adamlık skandalı!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.