Hatay, Boupendza'yı şubat ayında almış!

Haziran ayında; Atakaş Hatayspor Sportif Direktörü Fatih Kavlak ile tanışmıştım. Futbol bilgisi sebebiyle kendisinden çok etkilenmiştim!
Hatayspor'un futbol aklı Fatih Kavlak'ı aradım; Boupendza'nın hikâyesini sordum!
Çok çarpıcı açıklamalar yaptı. İşte Kavlak’ın sözleri:
"Bu bir his meselesi; bakın biz Kamara'yı yeni aldık. Menemen'den izledik aldık. Performansını görüyorsunuz. Boupendza'yı bize menajer önerdi. Görüntülerini izledik. Menajeri, kulübü, oyuncunun maaşı hepsi dâhil bize toplam maliyeti 350 bin avro.
15-20 tane golünü izledik. Millî takımda da kendi takımlarında da golleri var.
Biz haziranda lige çıktık, Boupendza'nın transferini şubat ayında bitirmiştik, ilk transferimiz. (Lige çıkmasalardı; 1. Lig'de oynayacaktı.)
Şehirden çok tepki aldık. Boupendza'nın transferi ciddi bir sıkıntı ve eleştiri konusu oldu. 'Sorumluğu ben üzerime alıyorum' dedim.
Tabii, bu oyuncunun çıkışı normal bir çıkış mı? Değil!
Ekstranın ekstrası oldu! 13 maçta 16 gol!
Bizim Boupendza'dan daha önemlisi; Ömer Erdoğan kararımızdır.
Kim kendisinden bu performansı bekliyordu?
Tesiste sabahlara kadar çalışıyoruz. Maçlarımızı, rakiplerimizi analiz ediyoruz.
Futbolcu takip ediyoruz.
Sadece kaleci Munir ve Akintola'yı daha önce yardımcı hocalarımız takip etmişti.
Onları bu şekilde aldık.
Diğer transferlerimiz hep menajerler vasıtasıyla. Millet "menajer" deyince korkuyor.
Menajer bize Ruben Riberio'yu önerdi. Bizim vereceğimiz rakamı söyledik kabul ettiler. Aldık.
Menajer 3 milyon avro diyor; biz 'yürü git' diyoruz. Önemli olan bizim vereceğimiz rakam…”
Menajerler; nedense hep bu bizim büyük kulüpleri soyuyor.
Hatay'a bakın; iki futbolcu dışında hepsi menajerler vasıtasıyla alınmış.
Hatayspor için yeni sezonda daha büyük sürprizlere hazırlıklı olun!

Ligimizde bu kariyerde sportif direktör var mı?
Hatayspor Sportif Direktörü Fatih Kavlak, ODTÜ mezunu. Prolisans sahibi.
Hikmet Karaman, Güvenç Kurtar, Ziya Doğan, Gurban Gurbanov, Vahit Halilhodzic, İngiliz teknik direktör Tony Adams, Metin Diyadin gibi çok sayıda teknik adama yardımcı hocalık yapmış. Yurt dışında tek başına teknik direktörlük de üstlenmiş.

Kaos burada başlıyor!
UEFA, altı ayda bir eğitim paketi gönderiyor. Her paket 200'e yakın görüntü ve hakem kararını içeriyor.
Değişen onlarca yorum oluyor.
Elle oynamalar, ofsayt yorumları, sarı ve kırmızı kartların limitleri...
Mesela ekranda ahkâm kesenlerden kaç tanesi bu paketlerden haberdar?
Bir yorumcu bir dakika eğitim görmüyor, kendisini güncellemiyor.
Bir hakem, bu paketlerden eğitim görüyor.
MHK, "bu paketleri" büyük ölçüde referans alıyor.
Bizdeki her şeyi bilen yorumcularla bu eğitimi paketinden test yapın; iddia ediyorum, sorulara cevapların yüzde 50'si yanlış çıkar.
Nereden biliyorum; ekrandakilerin çoğu kafasına yatanı, taraftarın hoşuna gidecek olanı söylüyor.
Bunu her hafta; hayretler içerisinde takip ediyoruz.

Oyun kurallarını kimse bilmiyor!
Son kural hatası yapılan Ümraniye-Samsun maçı!
Oyun kurallarını futbolcular bilmiyor.
Ne yazık ki; hakem, yardımcıları ve 4. hakem de bilmiyor.
Vakit vardı; gözlemci bile hakemleri uyarabilirdi. Saha kenarına inip uyarsaydı!
Sakın kimse, “Bu olmaz talimatlara aykırı” demeye kalkmasın.
Riva'dan VAR, hakemin kulağına sarı kartı, tacı autu üflemiyor mu?
Gelelim esas konuya…
1) Sakatlanıp tedavi gören Ümraniyesporlu Okan (10 numaralı forma) oyundan dışarı çıkmıyor. Sahada kalıyor. Hakem ekibi fark etmiyor. Oyuncu kuralı bildiğini sanıyor.
Oyuna başlayabilir doğru. Ama ikinci bir oyuncu topa temas etmeden gol atmaya teşebbüs ediyor. Yanlış!
2) Hakem atışında topun önünde olan Samsunlu oyuncu kendi oynamadan oyunun başlamayacağını zannediyor. Top yere temas ettiği anda oyundadır. 10 tane Samsunlu oyuncu, bunu bilmiyor, ikaz etmiyorlar.
Bundan daha acısı Samsunspor Genel Menajeri Mustafa Aztopal, hakem kökenli ve bu konuları bilmesi ve öğretmesi gereken biri. Ki; başarılı bir yöneticidir.
Samsunspor itirazını haklı oldukları konudan değil, haksız oldukları konu üzerinden yapıyor.
Yani kendi oyuncularının oyuna başlaması gerektiğini söylüyorlar.
Hâlbuki direkt gol atılmayacağının altını çizip buna itiraz etselerdi; daha tutarlı olurlardı...