Hastalıklı zihniyet

A -
A +
Nihâî hedefleri, yarım asır evvelinde, daha evvelinde, ondan da evvelde olduğu gibi gençliği sokağa çekerek eylemler yaptırtıp şiddet ve kargaşa çıkartarak iktidarı devirmek olan hastalıklı kirli zihniyet, birkaç haftadan bu yana da Boğaziçi Üniversitesine musallat olmuş bulunuyor. Şimdi de orada beyin yıkama faaliyetindeler. Tuzağa düşürdükleri safdil gençleri maşa olarak kullanıyorlar.
Bu zihniyet, birkaç sene önce de bugün Ankara’nın en mühim güzergâhlarından olan bir büyük yol inşa edilirken "üniversite bahçesinde ağaç kesiliyor" iddiasıyla olay çıkarmıştı. Gezi Parkı sahnelenmek isteniyordu ama fırsat verilmedi. Böylece Ankara, harika bir caddeye kavuştu. Havaalanı yakınlaştı, trafik rahatladı.
O zihniyet, geçen hafta biterken Boğaziçi’nde ancak şeytanın aklına gelebilecek bir tahrike yeltendi. Rektör tayinini bahane ederek birkaç haftadır türlü taktiklere başvurulmuş fakat sonuç alınamamıştı. Sonuç alınamayınca da Ebrehe misali bir haddini bilmezliğe tevessül edip Kâbe-i şerîfin resmini yerlere attılar. Basılsın, hakaret edilsin, aşağılansın diye yaptıkları bu ateist tertiple rektör tayininin ne alâkası olabilir?
Olay, rektörle değil, hedefle alâkalıdır. Yukarıda ifade ettik. Bu hastalıklı ve kirli zihniyetin gayesi üniversite gençliğinin sokaklara dökülmesi, kargaşa çıkması ve en sonunda da iktidarın devrilmesidir.
Bu oyunu, imparatorluk döneminde medrese talebelerini, 1960 ve sonrasında da üniversitelileri kışkırtarak sahnelemiş ve başarmışlardı. Son olarak 2013’te Gezi Parkı’nda yaşandı. Taksim’de çıkan yangın, Bayburt hariç 80 vilayete sıçradı ve bir ayda ancak söndürülebildi.
Emperyalist dünya, ülkemize diş geçirmeye başladığı 19. Asrın başından itibaren bu toprakların çocuklarını mankurtlaştırıp değer, iktidar ve varlıklarımıza saldırttılar. Meselenin can alıcı noktası burasıdır. O emperyalist devletler, sömürgeci emelleri için avladıkları zavallılarda yaptıkları zihnî işlem ve şartlanmışlıkla onlarda deva bulmaz bir değer ve iktidar düşmanlığı hasıl ettiler, ediyorlar.
Sultan Abdülaziz Hân’ı devirdikten sonra nezarette tuttukları Fer’iye Sarayı’nda iki bileğini birden kesmek suretiyle katl ve şehîd eden bu zihniyetti. Ermeni teröristler, 1905’te Sultan Abdülhamîd Hân’a suikast tertiplediklerinde Tevfik Fikret’e onları "Ey şanlı avcı…" diye başlayan şiir şeklindeki bir hezeyanla alkışlatan bu zihniyetti. Behçet Kemal Çağlar’a şaklabanlıkta emsalsiz "Kâbe, Arab’ın olsun Çankaya bize yeter!" dedirten bu zihniyetti. Başvekil Adnan Menderes ve iki Bakan’ını ipe götüren bu zihniyetti, 28 Şubat Darbesi’ni tertipleyen bu zihniyetti, 15 Temmuz 2015 İşgal ve Darbe Teşebbüsü, başlayınca sevinen, muvaffak olamayınca üzülen bu zihniyetti.
Sultan Abdülaziz, Sultan Abdülhamid, Başvekil Adnan Menderes, Başbakan Necmettin Erbakan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın suçu, hep aynıydı. Bu isimler, dış borçları ödeyerek memleketi faiz zulmünden kurtarıyor, kalkınmayı gerçekleştiriyor ve yerli sanayi ve silâh imâlâtına yöneliyordu.
Hadisenin gerçek yüzü budur. Rektör tayini, iki ağacın yerinin değişmesi vs. sadece göstermeliktir.
Sömürgeciler, kıt akıllıları avlayıp manivela olarak kullanmaktalar. Emperyalist dünya, sömürgeciliğinden vazgeçmez. Fakat maalesef onlara kapılan hastalıklı kirli zihniyet de devam ediyor. O gün kendi devlet reisi Sultan’a arkadaşlarıyla birlikte suikast tertipleyip ölümlere yol açan Belçikalı terörist Eduard Joris’e "şanlı avcı" dedikten sonra Sultan’ı öldürmediğine hayıflanan sefil zihniyet, devrimizde de Beylikdüzü’nde Kıbrıs’ta masum Türklerin katili papaz Makarios’un rölyefini, kabartmasını anıta yerleştirebiliyor. Bu zihniyet yarın İstanbul’a Tevfik Fikret’in de heykelini dikerse şaşmamalı. Mezkûr zihniyete göre teröriste "şanlı avcı" demek de mübarek Kâbe resmini yerlere atmak da fikir özgürlüğüdür. Hâlbuki bu hürriyet değildir. Böyle bir telakki elbette özgürlüğe hakarettir. Şu var ki burada devlete de hayati bir mükellefiyet düşmektedir. Devletimiz, şu soruyu behemehâl kendisine sormalıdır:
-Ben, iki asırdır nerede, nasıl hatalar yapıyorum ki evlâdlarımı çalıp çalıp bana, ülkeme ve mukaddeslerimize düşman edebilmekteler?..
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.