Lale devri çocukları

"Hollandalı Riekerink’in hemşehrileri De Jong ve Sneijder’in ekstra mesaisi Galatasaray’ı farka taşıdı"

Alanyaspor’un “temiz” birkaç atağıyla başlayan maç, Hollandalı Riekerink’in hemşehrileri De Jong ve Sneijder’in ekstra mesaisi ile tersine döndü daha ilk yarıda.
Galatasaray’ın “yeni Melo’su” De Jong orta sahadaki kaliteli oyununu, havada asılı durarak attığı nefis kafa golüyle süslediğinde, soğuk havada TT Arena’ya gelerek gerçek taraftarlığını gösteren bir avuç insana farkı müjdeliyordu.
Ancak iyi organize edilmiş bir kontra atak İranlı Şahapzade’nin kafasıyla bittiğinde skora denge geliyor ve bu da Galatasaray’ın dengesini bozuyordu bir süreliğine.
Düne kadar takımının skor yükünü sırtlayan Bruma’nın dağınık görüntüsü, Selçuk’un renksizliği, sağ kanatta saçlarını ağartmış Sabri’nin hemen hiç oyuna katılmaması patinaj yaptırıyordu sarı-kırmızılı takıma.
Ama Selçuk’un sağdan kestiği topu, Alanya’nın en aksayan adamı Gassama kendi ağlarına gönderdiğinde Cimbom aradığı coşkuyu buldu.
Maç artık Sneijder’in kucağına oturmuştu; istediği gibi evirdi, çevirdi, sevdi okşadı.
Muhteşem bir gol attı; önce suskun golcü Eren’e, sonra da Josue’ye adeta “zorla” attırdı ve maçı aldı götürdü.
Böylesine kolay bir maçta De Jong, Eren ve Josue’nin gol atması, Sneijder’in eski kimliğine kavuşması, Hamit’in sahalara dönmesi, 3 puanı lezzetlendiren soslar oldu.
Ama Sabri ile taraftarın arası nasıl düzelecek, onu hiç bilmiyorum.
Eren Derdiyok çıktıktan sonra Galatasaray’ın santrforsuz bölümde attığı bir beşinci gol var ki, derslik… Başarılı ikiye birler, duvar pasları, araya oynamalar… rakip defansı ve kaleciyi seyirci durumuna düşüren ve çaresiz bırakan bir goldü Josue ile biten…
Uluslararası golcüsü Vagner Love’un eksikliğiyle gerçek anlamda “ilçe takımına” dönüşen Alanyaspor, bu zayıf görüntüsü ile Süper Lig macerasını çabuk bitirecek gibi.

Maçın adamı: Sneijder. Attığı ve yaptıklarıyla gerçek bir yıldız olduğunu bilmem kaçıncı kez gösterdi.