Kadına şiddet ve aile yapımız -2-

A -
A +
Gençlerin yaptığı ikinci büyük hata sadece evlilikte değil hemen hemen bütün kararlarında ailelerin fikirlerine görüşlerine ve tecrübelerine önem vermiyor olmalarıdır. Ana babanın sosyal medya ile ilgisi olmadığı için hayatı bilmiyor sanmalarıdır. Hatta “oğlum kızım yapma!” diye ikaz ettikçe onların söylediğinin aksini yapma inadı ve kaprisine sahip olmalarıdır…
Böyle "ben dedim oldu" denilen evliliklerin sonu da hüsranla bitebiliyor.
Kadın cinayeti konularında devletin de vahim hataları olduğunu düşünmekteyiz. Her şeyden önce sadece cinayetlerde değil bütün suçlarda mevcut olan ve hâlen uygulanmakta olan kanunlarda, bu cinayetleri önleyecek veya caydıracak hiçbir ceza ve yaptırım gücü yok. Olsa bile tam uygulanamıyor. Adam eşini öldürüyor gidip kısa bir süre yatıyor sonra tahliye oluyor. Bu trafik cezalarında hatta terör cezalarında bile maalesef böyle olabiliyor.
Kravat takıp iyi hâlden ceza almamak bir tek bizde var sanki… Hayır hayır… Suç işleyen suçunun cezasını çekeceğini bilmelidir ve bu ceza suçluya verilmelidir. Ama haberlerde herhangi bir suçtan yakalanan kimseyle ilgili daha önce bilmem kaç suçtan sabıkası var deniliyor. Bu nasıl bir şey ki bu kadar sabıkalı insan toplumun arasında elini kolunu sallayıp gezebilmektedir. Ve bu insanların bir de evlendiğini düşünün… Kaldı ki evleniyorlar da… Ama hiç kimseye saygısı olmayan her türlü suça bulaşmış bir kimse evliliğine de saygı duyan birisi olmuyor. Bir başka hata da ülkemizde hemen her isteyenin silah sahibi olabilmesidir ki bu çok tehlikelidir. Adamın anatomik, psikolojik ve akli durumu iyice inceleme ve muayeneden geçirilmeden eline silahı verirsen cinayete davetiye çıkarıyorsun demektir. Maalesef insanlar doğru dürüst muayene olmadan istediği yerden silah sahibi olabiliyor. Hatta bir TV kanalında izlemiştim adam internetten silah istemiş ve göndermişler. Olacak şey değil, insanın aklı mantığı almıyor. Ben hukukçu değilim ama aklım ve mantığım aldığı kadarıyla can taşıyan birinin ölümüne sebep olanın cezası ölüm olmalıdır!..
           Aslan Torun
 
 
 
ŞİİR
 
                   Ey dostum!
 
Amelimdir elbisem, eğer kusur edersem,
Uyar beni ey dostum, Hakk yolunda değilsem.
 
Rüzgârken, yar esmesem, yar yaram değil dersem,
Yardayken tut ey dostum, nara düşmeden sersem.
 
Dünyayı cennet görsem, dün yay, bu gün ay etsem,
Ok ol saplan ey dostum, kalbimde gölge görsem.
 
Saf kalbe saf hükmetsem, safken insaf etmesem,
Sen ol vicdan ey dostum, safta kıbleden dönsem.
 
Tamah etmem, hoş dersem, tam ah çekmem, Yusuf’sam,
Nefs zincirde ey dostum, tamah olup yarılsam.
 
 
İki emanet versem, ömrüme takva eksem,
Şahit tuttu ey dostum, Rab birdir, etti kasem.
 
Varıp yanına gelsem, yüreğine bas desem,
Kanatlanıp sırattan, canan koldayken geçsem...
 
                         Mehmet Doğrubaş-Elâzığ
 
 
 
UNUTULMAZ DEVLETLER
 
GAZNELİLER: Afganistan’ın kuzeyindeki Gazne’de 962-1187 yılları arasında hüküm süren Türk-İslâm devletidir. Bu Büyük Türk Hakanlığı, yâni Karahanlılardan sonraki Müslüman Türk Devleti Gazneli Devletidir.
Sünnî-Hanefî mezhebinde olan Gazneliler, sarayda Türkçe, edebiyâtta Farsça, fakat resmî yazışmada Arapçayı resmî dil olarak kullanmışlardır. Gazneli Devletinde emîr veya sultan, devletin tam hâkimidir. Devlet dairelerine divan denilmektedir. Divanların başkanı vezirdir.
Gazneliler devri, siyasi kudretin yanı sıra kültür bakımından da parlak geçmiştir. Bir fıkıh âlimi olan Sultan Mahmûd ve oğlu Mes’ûd, İslâm terbiye ve kültürü ile yetişmişlerdi. Her iki sultan saraylarında devrin en büyük âlimlerini toplamaya çalıştılar. Şairlere hürmet ve sevgi gösterdiler.
Gazneliler, kuzey Hindistan fütuhatını tamamlayınca İslâm dinine Pencap’ta kuvvetli bir dayanak noktası elde edilmesini sağladılar. Böylece daha sonraki Hindistan fetihlerine sağlam bir zemin hazırlayıp, Türk ve İslâm tarihinde önemli rol oynadılar...
 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.