Oyuncaklar ve çocuklarımızın sağlığı

Bazı çocuk oyuncaklarının içerdiği ağır metaller ve diğer bazı maddelerin çocuklarımız için sağlık açısından zararlı içerik bulundurabilmektedir. Veliler herhangi bir şekilde çocuklarını sevindirmek için oyuncak alarak sevinçlerini paylaşırlar.

Anne ve babalar çocuklarına aldıkları ve alacakları oyuncakları bir de bu açıdan değerlendirmelidir. “Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu”nun 5. Maddesine göre güvenli olması istenmektedir. Kanunda ve “Oyuncak Güvenliği Yönetmeliği”nde zikredilen teknik düzenleme Türkiye’de Türk Standartları Enstitüsünün yürürlüğe aldığı Avrupa Oyuncak Normu TS EN 71 ve eklerinde belirlenmiştir. Bu konuyla ilgili detaylı araştırma yapıldığında profesyonel destek alınabilecektir.

Biz bu vesileyle velilere birkaç küçük hatırlatmada bulunmak istiyoruz: Çocuğunuza mümkün olduğunca az oyuncak sunun. Fazla oyuncak çocuğunuzun hem ilgisini dağıtacak hem de sahip olduğunun değerini öğrenemeyecektir. Seçtiğiniz bu az sayıda oyuncakların zararlı maddeler içermediği tabii maddelerden seçin. Bu kendi diktiğiniz pamuklu bezden veya yontarak yaptığınız tahtadan bile olabilir. Çocuğunuza temiz toprakta, bahçede çamurda oynamasına müsaade edin. Böylece çocuğunuzun bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesine katkıda bulunmuş olacaksınız. Çocuğunuzla deniz kenarında, tabiatta, ormanda oynayacağınız şekilde vakit ayırmaya çalışın. Çocuğunuza ayırdığınız vakit onun için en değerli hediye olacaktır. Çocuğunuzla cep telefonu veya bilgisayar kullanımı anlaşması yapın. Digital kullanımı asgariye indirin. Anlaşmanız maddelerin ihlalinde uygulanacak bazı kurallar getirin. Akşamları yatmadan önce çocuklarınıza eğitici, dinî kitaplar okuyun, hikâyeler anlatın. Çocuklar hem ilerisi için kitap okuma zevkine erişecek, hem de zihinleri gelişecek ve hayat değerlerini öğrenmiş olacaklar...

Bu vesileyle belediyelere de bir çağrıda bulunursak; betonlaşmış şehirlerde artık çocukların oynayabileceği boş arazilere önem verin! Buraları çocukların oynayabileceği hâle getirin. Tabiatla iç içe yapın. Araziyi trafik tehlikesinden koruyucu tedbirler alın.

 

 

 

 

 

Alışmak zor olacak yokluğuna,

Bir rüya gördün sen;

Ve sonsuz gerçeğe uyandın,

Şüphem yok mutlusun orada,

Biz bir rüyadayız hâlâ burada.

 

Bilmiyorum ne yapmalı?

Biliyorum uzak diyarlardasın,

Küçük de olsa haber almalı,

Olur mu bilmem?

Giden bir yolcuyla selam yollamalı,

İmkânsız biliyorum,

Çaresizlik içindeyim.

Bir kenarda gözyaşı döküp ağlamalı.

 

Senden sonra,

Beyaz gelinlikle örtüldü şehir.

Yağmuru, karı seviyordun ya,

‘Yürümek ne güzel olur’ diyordun,

Karlar yağdı toprağına,

Sen yoktun…

 

Alışmak zor olacak yokluğuna.

Bir sabah belki bir öğleden sonra,

Yemek sofrasında belki bir deniz kıyısında,

Fotoğraflara bakarcasına dalacağız,

Seninle olan hatıralara…

 

Küçücük ellerin kocaman yüreğin vardı.

Hiç düşünmemişim ayrılacağımızı,

Rüya âlemi ayrılıklar dünyasıymış meğer

İyi olurdu bu kadar özlemek olmasaydı,

Rüzgârlara emanet ettim hatıraları…

İşte şimdi gözyaşı döküp ağlamalı

 

 

 

 

MALATYA: Üç bin sene önce Hititler Malatya şehrini kurduklarında buraya “Meyve Bahçesi”, “Bal” anlamına gelen “Maldiya” ismini vermişler. Asurlular bu şehre “Milidia” Romalılar ise “Melita” ve “Melitene” demişlerdir. Müslüman Araplar “Malatiye” ismi ile anmışlardır. Türkler fethedince bu şehre bugünkü ismi olan “Malatya” demişlerdir...

Malatya Toroslarının güney, kuzey ve batı yamaçlarında yan yana dizilmiş platolara “Güney Platolar” denir. Suyu ve çayırı boldur. Başlıcaları Küçük Kuruca ve Büyük Kuruca’dır. Malatya ilinde başlıca tarım ürünleri; buğday, arpa, nohut, fasulye, tütün, şeker pancarı ve patatestir. Meyvecilik de çok önemlidir. Başta kayısı olmak üzere elma, kiraz, armut, dut, ceviz ağaçları çoktur. Turunçgiller dışında her meyve yetişir. Kayısısı dünyaca tanınır. Kayısı ağacı sayısı 4 milyon civarındadır. Türkiye’de yetişen kayısının %40’ı Malatya’da yetişir. Üretilen kayısının %95’i ihraç edilir. İri taneli Napolyon Kirazı da meşhurdur. Ayrıca kavun ve karpuz ile domates, patlıcan ve taze fasulye yetişir.