AB’den Türkiye hakkında sürpriz çıkış! Üyelik kapısı yeniden mi aralanıyor?

Avrupa Birliği (AB) ile Türkiye arasındaki ilişkilerde son dönemdeki diplomatik temasların etkisi hissediliyor. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Türkiye’nin Birlik için “önemli bir ortak” olduğunu belirterek, iki taraf arasındaki işbirliğinin enerji, güvenlik ve göç gibi alanlarda istikrarlı biçimde ilerlediğini söyledi.

2025 AB Genişleme Raporu kapsamında düzenlenen basın toplantısında konuşan Kallas, Türkiye’nin birçok konuda AB ile yakın işbirliği yürüttüğünü ifade etti. Üyelik sürecinde "karışık bir tablo" bulunduğunu kabul eden Kallas, buna rağmen ortak çıkar alanlarında "diyalogun sürdüğüne dikkat çekti.

#r-1153055#

"Türkiye, ortak çıkarlarımızı ilgilendiren birçok konuda birlikte çalıştığımız önemli bir ortak olmaya devam ediyor.” diyen Kallas, özellikle bölgesel güvenlik, enerji ve göç alanlarında Ankara ile yürütülen işbirliğinin sürdüğünü söyledi.

"GENİŞLEME AB'Yİ DAHA GÜÇLÜ HALE GETİRMELİ"

AB Komisyonunun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Marta Kos da 2025’in Birlik için “çok iyi bir yıl” olduğunu belirterek genişleme sürecinde kaydedilen ilerlemelere değindi.

Kos, “Genişleme AB’yi daha güçlü hale getirmeli. Bunun için hem aday ülkelerin üyeliğe hazırlanması hem de AB’nin daha geniş bir yapıya hazır hale gelmesi gerekiyor.” dedi.

"GÜRCİSTAN OLUMSUZ, ARNAVUTLUK VE UKRAYNA OLUMLU TABLODA"

Kallas, Gürcistan’ın üyelik sürecinde olumsuz bir tablo çizdiğini, buna karşın Arnavutluk, Moldova, Karadağ ve Ukrayna’nın ilerlemesinin olumlu değerlendirildiğini aktardı.

Muzeyyen Bıyık
4 Kasım 2025
Muzeyyen Bıyık
Dikkat çeken Doğu-Batı farkı! İşte otomobil yaşı en genç ve yaşlı iller

TÜRKİYE GAZETESİ/Ekonomi Servisi-

Otomotiv

sektöründe bu yıl sıfır ve ikinci el satışlar canlılığını korurken, TÜİK tarafından açıklanan verilere göre bu yılın ocak-eylül döneminde 789 bin 627 adet otomobilin trafiğe kaydı yapıldı. Sadece eylül ayında 196 bin 338 adet taşıt yollara çıkarken, bu taşıtların %40,9'unu otomobil oluşturdu.

Trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı ise Eylül 2025’te, 33 milyon 20 bin 263 adet oldu. Bu taşıtların da %51,6'sını otomobil oluşturdu. Otomobillerin %40,1'i gri, %24,6'sı beyaz, %13,6'sı siyah renkli oldu. Yine bu araçların %29,6'sı 1300 ve altı, %23,3'ü 1401-1500 motor silindir hacminde oldu. 

#r-1157580#

İLLERE GÖRE OTOMOBİL YAŞLARI

Bu arada illerde otomobil yaş ortalamalarına dair bir araştırma yapıldı. Veri analiz platformu Lotus Finans tarafından yayımlanan bir araştırmaya göre, 2024 yılında Türkiye’de ortalama otomobil yaşı en genç iller ve yaşları şöyle sıralandı:

1-Şırnak: 6,2

2-Bingöl: 8,8

3-Tunceli: 9,0

4-Batman: 9,2

5-İstanbul: 9,5

6-Diyarbakır: 10,0

7-Hakkâri: 10,1

8-Siirt: 10,3

9-Mardin: 10,4

10-Muş: 10,8 

YAŞ ORTALAMASI YÜKSEK ŞEHİRLER

1-Burdur: 21,8  

2-Kütahya: 21,1

3-Karaman: 20,8

4-Kastamonu: 20,1

5-Kırıkkale: 20,0

6-Çorum: 19,8

7-Amasya: 19,8

8-Isparta: 19,7

9-Osmaniye: 19,5

10-Uşak: 19,3

DİKKAT ÇEKEN DETAYLAR

Araştırmada yer alan bilgilere göre; Doğu ve Güneydoğu’daki bazı illerde kayıtlı araç stokunun düşük olduğu, bu illerde yeni otomobil tescillerinin ortalama araç yaşını da hızla gençleştirdiği ifade edildi. 

İç Anadolu ve Batı Karadeniz hattında ise daha çok sayıda ikinci el araç stokunun olduğu ve bu eski araç stokunun, yaş ortalamasını da yukarıya çektiği aktarılıyor.

İstanbul’da ise kurumsal ve filo talepleri ile birlikte gelir seviyesinin de yüksek olması, 0-5 yaş bandındaki araç payını yükseltiyor. Diğer şehirlerde hane halkı gelirlerinin daha düşük olması ve yüksek kredi maliyetleri sebebiyle, mevcut araçları elde tutma süresinin uzadığı belirtiliyor.

Bu arada araştırmada, Türkiye’de ortalama otomobil yaşının ise 15,6 olduğu bildirildi.

Ömer Faruk Bingöl
4 Kasım 2025
Ömer Faruk Bingöl
Witcher 5. sezon ne zaman? Final kararı gündemde

The Witcher 4. sezonun izleyiciyle buluşmasının ardından gözler 5. sezona çevrildi. Dizinin oyuncuları ve yapımcı ekibinin son günlerde yaptığı açıklamalar, 5. sezonun uzun bir bekleyiş olmadan yayınlanabileceği değerlendirmelerini güçlendiriyor.

WİTCHER 5. SEZON NE ZAMAN?

Netflix, 5. sezon için resmi bir yayın tarihi paylaşmadı ancak yapım ekibi sürecin hızla ilerlediğini belirtiyor. Jaskier karakterini canlandıran Joey Batey, 4. ve 5. sezonun 18 aylık dönemde aralıksız çekildiğini açıkladı. Bu bilgi, iki sezon arasında uzun bir zaman farkı olmayacağı yönündeki öngörüleri destekledi.

Netflix’in son dönemde bazı yapımlar arasında yayın aralıklarını kısaltma politikası da dikkate alındığında The Witcher 5. sezonun 2026’nın ilk yarısında izleyiciye sunulması ihtimali öne çıkıyor. Bu nedenle sezon tarihine ilişkin duyurunun yakın dönemde gelmesi beklenebilir.

WİTCHER FİNAL Mİ OLDU?

The Witcher’ın 5. sezonunun final sezonu olması bekleniyor. Yapımcı Lauren Schmidt Hissrich, 4. ve 5. sezonun tek bir hikaye akışı doğrultusunda planlandığını belirtti. Böylece ana olay örgüsünün 5. sezonda tamamlanması hedefleniyor. Oyuncu Laurence Fishburne de 5. sezonun kapsam olarak önceki sezonlardan daha büyük olacağını ifade etti.

4. sezon, birçok izleyici tarafından final öncesi hazırlık dönemi olarak değerlendirildi. Yayınlanan sezonda karakter bağlantılarının derinleştiği ve sonraki aşama için temel unsurların işlendiği sezonda, ana gelişmelerin büyük kısmının 5. sezona bırakıldığı görüldü.

WİTCHER 4. SEZON KAÇ BÖLÜM?

The Witcher 4. sezon toplam 8 bölümden oluşuyor ve tüm bölümler Netflix’te erişime açık durumda. Sezon boyunca işlenen olaylar serinin finaline zemin hazırlayan bir yapı izliyor.

Netflix bu sezonu ikiye bölmeden yayınladı ancak yapım ekibi, 4. ve 5. sezonun aynı üretim sürecinde tamamlandığını vurguluyor. Bu nedenle 4. sezonun sonunda birçok sorunun cevapsız kalması, izleyicileri doğrudan yeni sezonu beklemeye yönlendirdi.

#r-1156950,1156471#

İrem Öz
4 Kasım 2025
İrem Öz
Napoli - Eintracht Frankfurt maçı nerede izlenir, hangi kanalda canlı yayınlanacak?

Antonio Conte yönetimindeki Napoli, grupta aldığı beklenmedik sonuçlarla eleştirilirken bu akşamki maçta puanını 6’ya çıkarmak istiyor. Frankfurt ise Galatasaray galibiyetiyle başladığı Devler Ligi macerasında zirve yarışı için mücadeleye devam ediyor.

NAPOLİ - EİNTRACHT FRANKFURT MAÇI NEREDE İZLENİR, HANGİ KANALDA CANLI YAYINLANACAK?

UEFA Şampiyonlar Ligi heyecanı İtalya’da devam ediyor.

Napoli ile Eintracht Frankfurt arasındaki kritik mücadele, Diego Armando Maradona Stadyumu’nda oynanacak. Karşılaşma Türkiye’de Tabii Spor 1 ekranlarından canlı olarak yayımlanacak.

İnternet üzerinden Tabii platformuna giriş yaparak da maç izlenebilecek.

#r-1157513#

NAPOLİ - EİNTRACHT FRANKFURT MAÇI NE ZAMAN, SAAT KAÇTA?

Napoli - Eintracht Frankfurt

maçı 4 Kasım Salı günü sahne alacak. Mücadelenin başlama saati Türkiye saatiyle 20.45 olarak açıklandı. 

#r-1157548#

NAPOLİ - EİNTRACHT FRANKFURT MUHTEMEL 11

Napoli:

Milinkovic-Savic, Di Lorenzo, Rrahmani, Buongiorno, Spinazzola, Anguissa, Lobotka, McTominay, Politano, Hojlund, Neres

Eintracht Frankfurt:

Zetterer, Kristensen, Koch, Theate, Doan, Larsson, Chaibi, Brown, Gotze, Knauff, Burkardt

NAPOLİ - EİNTRACHT FRANKFURT MAÇINDA CAN UZUN OYNAYACAK MI?

Eintracht Frankfurt’un genç yıldızı Can Uzun, Heidenheim maçında yaşadığı sakatlığın ardından tedavi sürecine alınmıştı.

Kulüpten yapılan açıklamada oyuncunun uyluk kasında yaşanan sakatlık nedeniyle yaklaşık 5 hafta forma giyemeyeceği belirtildi.

#r-1157501#

Betül Tokkan
4 Kasım 2025
Betül Tokkan
Salim Yaşar usta hayatını kaybetti: Çömlek denilince akla o geliyordu, 71 yıl çamuru sanata dönüştürdü

83 yaşındaki çömlek ustası Salim Yaşar, bir süredir hastalığı nedeniyle Ankara'da bir hastanede tedavi görüyordu.

Cenazesi yarın öğle namazına müteakip kılınacak cenaze namazınıza ardından Kınık Köyüne defnedileceği bildirildi.

YAŞAYAN İNSAN HAZİNESİ

71 yıldır çamuru sanata dönüştüren çömlek ustası Salim Yaşar, 'Yaşayan İnsan Hazineleri' ödülünü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elinden almıştı.

Öte yandan, 1942 doğumlu olan ve 14 yaşından bu yanan çömlek işiyle uğraşan Salim Yaşar'a, 2002 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Devlet Sanatçısı belgesi verildi.

Yaşar, 2009-2014 yılında Kınık köyünde bir dönem muhtarlık yaparken, ilkokul mezunu olmasına rağmen Almanca ve Vietnamca dilleri biliyordu.

SALİM YAŞAR KİMDİR?

Çömlek denince ilk akla gelen isimlerden olan Yaşar'ın hayatı ise şöyle:

1942 yılında Bilecik ilinin Pazaryeri ilçesine bağlı Kınık Köyü’nde dünyaya geldi. Çömlekçiliği, babası Kadir Yaşar’dan öğrenerek köyündeki geleneksel ustalık hattının üçüncü nesil temsilcisi oldu.

1969 yılında Almanya’ya giderek Berlin’de porselen pişiricisi olarak çalıştı. 1992-1997 yılları arasında ise Vietnam’da çömlekçilik eğitimi vererek yaklaşık beş bin kişiyi yetiştirdi.

Mesleğinde yenilikler yaparak geleneksel çömlek üretiminin (testi, sürahi vb.) yanı sıra farklı formlar ve motifler geliştirdi; böylece üretimini çeşitlendirdi. Geleneksel toprak işleme sanatının yaşatılmasında önemli bir rol üstlendi. Hem üretici hem de öğretici olarak eserler verdi, çok sayıda çırak yetiştirdi.

Almanya ve Vietnam’da kazandığı uluslararası deneyimi Türkiye’ye taşıyarak, yöresel sanatın küresel düzeyde tanınmasına katkıda bulundu.

Ali Tüfekçi
4 Kasım 2025
Ali Tüfekçi
Konutların fiyatı yüzde 30 geriledi, piyasa sarsıldı! Uzmanlardan uyarı geldi

6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen illerden biri olan

Adana

'da, binlerce binaya

'az hasarlı'

raporu verilmesi gayrimenkul piyasasında fiyat dengesini değiştirdi.

'Az hasarlı'

olarak sınıflandırılan binalardaki dairelerin satış fiyatları,

'hasarsız'

lara göre ortalama yüzde 30 daha düşük seviyelerde seyrediyor.

Depremlerde kent genelinde

11 bina yıkılırken

,

3 bin 279 bina ağır

,

4 bin 949 bina orta

,

yaklaşık 40 bin bina ise az hasarlı

olarak tespit edildi. Ancak “hasar” ibaresinin vatandaşlarda tedirginlik oluşturması, “az hasarlı” binaların satışını olumsuz etkiledi.

#r-958364#

"AZ HASARLI BİNA İLE HASARSIZ ARASINDA FARK YOK"

Doğu Akdeniz İnşaat Müteahhit Birlikleri Federasyonu (DAİMFED) Emlak ve Gayrimenkul İşleri Komisyon Başkanı

Atilla Özelköse

, halkın

'hasar'

kelimesinden gereksiz yere çekindiğini söyledi. Özelköse, az hasarlı binaların oturuma engel bir durum taşımadığını belirterek şu ifadeleri kullandı:

"Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı gerçekten riskli olan binaları zaten yıkıyor. 'Az hasarlı' ibaresi bulunan yapılarda ise yalnızca sıva veya boya çatlakları gibi yüzeysel hasarlar görülüyor. Kolon ya da kirişte bir problem yok. Yıkım kararı bulunmayan tüm binalarda vatandaşlar güvenle oturabilir."

"HASAR İBARESİ FİYATLARI ÜÇTE BİR ORANINDA DÜŞÜRÜYOR"

Özelköse, hasar raporunun piyasa değerleri üzerinde ciddi bir etkiye neden olduğunu belirterek,

"Üç yaşında yeni bir bina bile 'az hasarlı' raporu aldıysa emsallerine göre yüzde 30 daha ucuza satılıyor. Hasar ibaresi insanları çok etkiliyor, ancak bu durum teknik açıdan farka neden olmuyor. Aslında 'hasarsız' bina ile 'az hasarlı' bina aynı durumda"

dedi.

"KORKUYA GEREK YOK"

Vatandaşların gereksiz endişe taşımamaları gerektiğini vurgulayan Özelköse, "Eğer bina oturulamayacak durumda olsaydı, zaten yıkım kararı verilirdi. 'Az hasarlı' damgası sadece fiyatı düşüren bir ayrıntıdan ibaret" ifadelerini kullandı.

Sinem Eryılmaz
4 Kasım 2025
Sinem Eryılmaz
Tekirdağ'da topraktan servet fışkırıyor! 7 dönümden 3 kilo çıkıyor, kilosu 600 bin TL

Tekirdağ merkez Süleymanpaşa ilçesine bağlı Gazioğlu Mahallesi’nde yetiştirilen safran, bu yıl kilogram fiyatının 600 bin liraya dayanmasıyla "

Altınla yarışan baharat

" olmayı sürdürüyor.

SATIŞLARI GRAM ÜZERİNDEN YAPILIYOR

Trakya’da yeni yeni tanınan safranın üretimi yoğun emek istiyor, her çiçekten yalnızca 3 tel stigma elde ediliyor. Bu nedenle satışlar gram üzerinden gerçekleştiriliyor.

7 DÖNÜM ARSADAN 3 KİLO ÇIKIYOR

7 dönümlük bir araziden en fazla 3 kilogram ürün alınabilen safran, gastronomiden kozmetiğe, tekstilden tıbba kadar birçok sektörde kullanılıyor. Zahmeti ve nadirliği nedeniyle pahalı görünen safran, üreticilere göre aslında "

Emeğin fiyatına denk, hatta ucuz bir şifa bitkisi

" olarak kabul ediliyor.

"YENİ BEREKET SAFRAN"

İki yıldır safran üretimi yaptıklarını söyleyen üretici Ateş Kazımlı, "

Hasat için buradayız ve emeğimizin karşılığını alıyoruz. Safran birçok sektörde kullanılıyor. Özellikle gastronomi ve gıda sektöründe yaygın. Ayrıca ilaç, kozmetik ve tekstil sektöründe doğal boya olarak tercih ediliyor. Sinirleri yatıştırıcı, doğal antidepresan özelliği taşıyor

" dedi.

KİLOSU 600 BİN TL'YE ÇIKACAK

Toplamda 7 dönüme yakın bir alan işlediklerini belirten Kazımlı, "Burasını halka açtık, isteyen gelip safranı tanısın, görsün istiyoruz. Çünkü Trakya’da henüz çok bilinmiyor. İlk sene 100 kilo soğan ektiğinizde yaklaşık 400 gram baharat alırsınız. İkinci sene bu verim iki katına çıkar.

Bu yıl toplamda 7 dönümlük alandan 2,5 ile 3 kilogram arasında ürün bekliyoruz. 2024-2025 döneminde kilogramı 400 bin lira civarındaydı ama bu sene 500 ila 600 bin liraya çıkması bekleniyor.

Gramı 400 liradan başlıyor. Kaliteyi, hasat ve kurutma aşamasındaki özen belirliyor" ifadelerini kullandı.

"BİR ÇAY BARDAĞINA 2 TEL YETERLİ"

Bir diğer yetiştirici Tayfun Çakırlar ise, "İki yıldır hasat yapıyoruz. Bu yıl çiçekleri biraz beklettik, gelen misafirlere de hasat deneyimi yaşatıyoruz. Normalde her gün sabah erken saatlerde topluyoruz. Kilosu 400 bindi, şimdi 500-600 bin liraya kadar çıktı. Ancak bu

kilo kilo tüketilen bir ürün değil. Bir çay bardağına 2 tel yeterli. Tek tek elle toplanan bir ürün olduğu için bana göre pahalı değil, tam tersine ucuz bile sayılır"

diye konuştu.

Sevda Altunbaş
3 Kasım 2025
Sevda Altunbaş
Avustralyalı iki askerin 109 yıl önce denize attığı mektuplar ortaya çıktı!

Batı Avustralya eyaletine bağlı Esperance bölgesi yakınlarındaki Wharton Plajı’nda Brown ailesi, karaya vurmuş cam bir şişenin içinde iki farklı mektuba rastladı. Şişedeki mektupların, 27 yaşındaki Er Malcolm Neville ile 37 yaşındaki Er William Harley tarafından,

15 Ağustos 1916’da

kaleme alındığı tespit edildi.

Askerlerin,

“HMAT A70 Ballarat”

adlı gemiyle

12 Ağustos

1916’

da Adelaide kentinden ayrılarak Fransa’daki Batı Cephesi’nde bulunan 48. Avustralya Piyade Taburu’na takviye sağlamak üzere yola çıktığı belirtildi.

NEW YORK POST

Neville’ın bir yıl sonra savaşa giderken hayatını kaybettiği, Harley’nin ise savaştan sağ çıkanlardan olduğu ancak 1934’te kansere yenik düşerek memleketi Adelaide’de toprağa verildiği kaydedildi.

"MEKTUP BULAN KİŞİDE KALABİLİR"

Neville, şişeyi bulacak kişiden mektubunu annesi Robertina Neville’ye ulaştırmasını isterken, Harley annesi hayatta olmadığı için mektubunun bulanda kalabileceğini yazdı. Annesi için kaleme aldığı mektupta Neville,

“Gerçekten çok iyi vakit geçiriyoruz. Yemekler şimdiye kadar gayet güzel, sadece bir öğünü denize dökmek zorunda kaldık.”

ifadesini kullandı. Neville, bindikleri gemi denizin dalgalarıyla sürekli sarsılsa da mutlu ve morallerinin yüksek olduğunu belirtti.

NEW YORK POST

#r-1154414#

"DENİZİN ORTASINDA BİR YERDEYİZ"

Mektuplarında, Harley

“Büyük Avustralya Körfezi’ndeyiz

” notunu düşerken Neville de “

Denizin ortasında bir yerdeyiz

” yazdı.

Harley’nin torunu Ann Turner, mektupların bulunmasının ailesi için oldukça şaşırtıcı olduğunu belirterek,

“İnanılmaz... Büyükbabamızın mezarından bize ulaştığını hissediyoruz.”

dedi. Neville’ın akrabası Herbie Neville ise “Görünen o ki (Neville) savaşa gitmekten mutluydu ama ne yazık ki hayatını kaybetti.” ifadesini kullandı. 

#r-1155996#

Çağıl Sütçü
31 Ekim 2025
Çağıl Sütçü
İnovaLİG 2025’in şampiyonu Hayat Kimya, 1 milyar TL’lik Ar-Ge yatırımıyla inovasyona odaklandı

İnovaLİG 2025’te “

İnovasyon Döngüsü

” kategorisinde birincilik ödülünü kazanan

Hayat Kimya

, Türkiye’de geliştirdiği yenilikleri dünyaya ihraç ediyor. Kocaeli’deki ödüllü AR-GE merkeziyle inovasyonu tek çatı altında toplayan şirket, her yıl 500’e yakın araştırma projesi yürütüyor ve farklı kıtalardaki tüketici ihtiyaçlarına yönelik ürünler geliştiriyor. 200’e yakın çalışanı, 74 patent başvurusu ve 100 bini aşkın kullanıcıyla yürütülen çalışmalarla Hayat Kimya, inovasyonu yalnızca bir üretim modeli değil, “insanı merkeze alan bir yaşam felsefesi” olarak konumlandırıyor.

İnovaLİG 2025’te “İnovasyon Döngüsü” kategorisinde birincilik ödülünü kazanan Hayat Kimya, Kocaeli’deki AR-GE merkezini gazetecilere açtı. Şirket yöneticileri, merkezin çalışma sistemini ve yürütülen projeleri basın mensuplarıyla paylaştı.

AR-GE İÇİN 1 MİLYAR TL'LİK BÜTÇE

2016 yılından bu yana faaliyet gösteren AR-GE merkezi, Hayat Kimya’nın farklı ürün kategorilerindeki araştırma faaliyetlerini tek çatı altında topluyor.

Her yıl yaklaşık 500 proje yürütülen merkezde, bugüne kadar 74 patent ve 90 tasarım başvurusu yapıldı.

Hayat Global AR-GE’den Sorumlu Başkan Yardımcısı Dr. Fikret Koç

, merkezin yalnızca ürün geliştirmeye değil, teknoloji üretimine de odaklandığını belirtti. Koç, “Tüketicilerden gelen geri bildirimleri düzenli olarak takip ediyor, bu verileri yeni projelere dönüştürüyoruz. Amacımız, sürekli gelişen bir araştırma sistemi kurmak” dedi. Koç ayrıca, 2024 yılında AR-GE’ye yatırımlar hariç

yaklaşık 1 milyar TL bütçe ayrıldığını aktardı.

Koç, sözlerine şöyle devam etti:

"Kullanıcının geri bildirimi ve kullanım deneyimi dikkatle izleniyor. Bu veriler bir sonraki inovasyonumuzun ilham kaynağı oluyor. Fikirden ürüne, üründen tekrar fikre uzanan canlı bir inovasyon ekosistemi içinde sürekli gelişiyoruz. Tasarlanan yenilikçiliğin iyi uygulanabilir olması ve son kullanıcıya ulaşması gerekiyor. Bu nedenle sürekli gelişimi hedefleyen, sürdürülebilir sistemlere dayalı, sektörün gerçeklerine uygun, tüketicilerin ihtiyaçlarına cevap veren bir yenilikçilik anlayışı ile çalışıyoruz. Özetle, tüm bu inovasyon yolculuğunun doğuşundan tüketiciyle buluşmasına kadar olan tüm süreç, AR-GE ve pazarlama ekiplerimizin ‘birlikte düşünme ve birlikte üretme gücü’ ile mümkün oluyor”

Aysel Aydın - Fikret Koç

Hayat Strateji ve Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Aysel Aydın

da merkezin çalışma yöntemlerine ilişkin bilgi verdi. Aydın, farklı ülkelerden uzmanlarla ortak çalışmalar yürüttüklerini belirterek, “Geçtiğimiz dönemde Japonya, Kore ve Çin’den gelen uzmanlarla ortak araştırmalar yaptık. Türk tüketicilerinin beklentilerini farklı kültürlerin bakış açısıyla değerlendirdik” ifadelerini kullandı.

"Sadece mühendislerle değil jinekologlar, pediatristler, moda tasarımcıları, psikologlar ve sosyologlarla sürekli fikir alışverişi yapıyoruz."

diyen Aydın, "Biz AR-GE merkezimizde bilimle duyguları buluşturuyor; inovasyonu insana temas eden bir deneyim yolculuğuna dönüştürüyoruz." diye de devam etti.

Her yıl yürütülen 500’e yakın tüketici araştırma projesinin 181’inin doğrudan inovasyon araştırması olduğuna dikkat çeken Aydın, şu ifadeleri kullandı:

"Bugün Türkiye’de her 10 evin 9’unda en az 1 Hayat ürünü bulunuyor. Globalde ise faaliyet gösterdiğimiz ülkelerde yüzde 60 ila yüzde 90 arasında bir penetrasyona sahibiz. 2025 yılında toplam tüketici araştırmaları için 260 milyon TL yatırım yaptık. Bu yatırımların her bir kalemi, ‘insanı daha iyi anlamak’ için atılmış adımlar. İnsanı odağına alan bu inovasyon anlayışıyla, 5 kıtada 100’den fazla ülkede milyonlarca kullanıcıya ulaşıyoruz."

AR-GE'DE KADIN ORANI YÜZDE 52

AR-GE merkezinde yaklaşık 200 kişi görev yapıyor ve çalışanların yüzde 52’si kadınlardan oluşuyor. Merkezdeki çalışmalar, Türkiye’nin yanı sıra Rusya, Cezayir, İran, Nijerya, Pakistan, Vietnam ve Fas gibi ülkelerdeki tüketici ihtiyaçlarına göre şekilleniyor.

Hayat Kimya

, ev bakım, bebek bakım, kişisel bakım, kişisel sağlık, temizlik kâğıtları ve evcil hayvan ürünleri kategorilerinde

Bingo, Molfix, Molped, Papia ve Familia

gibi markalarla faaliyet gösteriyor.

Günay Çağrıcı
27 Ekim 2025
Günay Çağrıcı
Apple’dan 5 milyon dolarlık meydan okuma: Açığı bul, ödülü kap!

Apple

, siber güvenlik alanındaki en iddialı adımlarından birini atıyor. Şirket, bug bounty (ödüllü açık bulma) programını yenileyerek bireysel ödemelere ek olarak bonus sistemi başlatıyor. Yeni düzenlemeyle birlikte, özellikle

“felaket düzeyinde”

güvenlik açıklarını bulan araştırmacılar için

ödül miktarı 5 milyon dolara

kadar çıkabilecek.

#r-1151366#

Gelecek aydan itibaren yürürlüğe girecek sistemde, Apple ayrıca

Lockdown Mode’u aşabilen açıklar veya beta sürümlerde keşfedilen güvenlik hataları için ek ödüller verecek

.

Apple Güvenlik Direktörü Ivan Krstic, programın 10 yıl önce yalnızca davetli araştırmacılara açık olduğunu, 2020’den itibaren halka açıldığını hatırlatarak, bugüne kadar 800’den fazla araştırmacıya toplam 35 milyon dolar ödül dağıtıldığını söyledi.

Yeni sistemle birlikte Apple, tek tıklamalı WebKit açıkları ve kablosuz bağlantı üzerinden yapılan yakın mesafe saldırılarını da program kapsamına aldı. Ayrıca “Target Flags” adlı yeni uygulamayla araştırmacılara, açıklarını hızlı ve kesin biçimde kanıtlayabilecekleri bir “capture the flag” yarışma ortamı sunulacak.

"AHLAKİ BİR SORUMLULUĞUMUZ VAR"

Krstic, şirketin yalnızca az sayıdaki kullanıcıyı değil, tüm ekosistemi koruma vizyonuna sahip olduğunu vurguladı:

“Casus yazılımlar az kişiyi hedef alıyor olabilir ama gazeteciler, teknoloji şirketleri ve sivil toplum kuruluşları bu araçların kötüye kullanıldığını defalarca belgeledi. Bu insanları savunmak bizim için büyük bir ahlaki sorumluluk.”

Apple ayrıca, güvenlik çalışmalarını desteklemek amacıyla bin adet iPhone 17’yi sivil toplum kuruluşlarına bağışlayacağını ve yeni “Memory Integrity Enforcement” sistemiyle iOS’taki en sık istismar edilen açık türlerini etkisiz hale getirmeyi hedeflediğini açıkladı.

Yeni sistemin, özellikle aktivistler, gazeteciler ve politikacılar gibi hedef alınma riski yüksek kullanıcıları koruması bekleniyor.

Türkiye Gazetesi
10 Ekim 2025
Türkiye Gazetesi