2025 yılında en çok kazandıran yatırım aracı gümüş oldu. BİST 100 endeksi yerinde saydı... 2 Ocak’ta serbest piyasada 35,30 liradan işlem gören dolar 42,81 TL’ye 36,54 TL’lik değere sahip olan avro, 50,18 TL’ye çıktı. Dolardaki artış yüzde 21, avrodaki artış yüzde 37 oldu. Altının onsu 2.624 dolardan 4.415 dolara tırmandı yüzde 68 prim yaptı. Yılbaşında 3 bin liradan satılan 24 ayar külçenin gramı 6 bin 132 liraya ulaşarak yüzde 104 değer kazandı... Ocak başında 28,64 dolardan işlem gören 1 ons gümüş 69,21 dolara çıkarak yüzde 141 yükseldi. Ama Türk lirası cinsinden kazancı gerçekten göz kamaştırdı. 1 Ocak’ta 32,95 TL değere sahip olan gümüş bugün 98,18 TL’ye yükselerek yatırımcısına yüzde 199 kazandırarak taçsız kral oldu...
Peki 2026’da hangi yatırım aracı yüksek kazanç sağlayacak? Türkiye’de dezenflasyon süreci hızlandı. TÜFE’nin 1 yıl sonra yüzde 28 düzeyine inmesi öngörülüyor...
Fiyat artışlarının gerilemesi Türkiye’nin risk algısını pozitif etkiledi. Yıl içinde 370 seviyesini test eden 5 yıllık CDS’ler bugün 7 yılın en düşük seviyesi olan 206’ya inmiş durumda. Türkiye risk priminin azalması ülkenin “yatırım yapılabilir bir hikâye” sunmaya başladığı anlamına geliyor. Bu da yabancı yatırımcı girişinin önünü açabilecek en önemli faktörlerden biri. Yabancı yatırımcı genellikle ilk etapta hisse senedi değil, tahvil alır. Bunun nedeni oldukça basit. Tahviller, ülke riskine maruz kalmanın daha kontrollü bir yolunu sunar. Faizler yüksekken girip, düştükçe hem kupon getirisi hem de fiyat artışı elde etmek mümkündür. Özellikle CDS’lerin gerilediği ve faiz indirim sürecinin başladığı dönemlerde, tahvil piyasası yabancı için çok daha cazip hâle gelir. Dolayısıyla 2026’da yabancı ilgisi artsa bile, hisselerde bu etkinin gecikmeli hissedilmesi mümkün.
İşte tam bu noktada, portföy dengesi kavramı ön plana çıkabilir. Hisseler uzun vadede büyüme sağlar, ancak oynaktır. Tahviller ise daha düşük riskli, daha istikrarlı bir getiri sunar ve piyasa dalgalanmalarında portföyü dengeler. Özellikle faizlerin düştüğü dönemlerde tahviller, hisse performansı zayıf kalsa bile portföyün toplam getirisini destekleyebilir. Faizler hâlâ yüksek ama düşüş trendinde. Bu, tahviller için nadir bulunan bir fırsat sunuyor. Hisse senetleri görece cazip seviyelerde...
2025 boyunca baskılanmış değerlemeler, faiz indirimleri ve yabancı girişleriyle birlikte orta vadede anlamlı bir toparlanma potansiyeli taşıyor. Siyasi belirsizliklerin azalması hem tahvil hem hisse tarafında yabancı ilgisini destekliyor. Bu üç unsur bir araya geldiğinde, hisse performansı gecikse bile tahvil getirilerinin portföyü taşıdığı, dengeli bir yapı ortaya çıkıyor. 2026’da hisse senetleri beklenen performansı hemen göstermese bile tahvil tarafındaki güçlü nakit akışı ve potansiyel fiyat kazancı yatırımcının sabrını ödüllendirebilir.
Düşen faizler, azalan risk primi ve muhtemel yabancı girişleri; hem tahvil hem hisse tarafında fırsatların aynı anda masada olduğu nadir bir dönem. Ne tamamen hisseye yüklenmek, ne de tüm varlığı faizde tutmak… 2026’nın ana teması tam olarak bu olacak: Denge...
Altının onsunun 5 bin dolar olacağı söyleniyor. Bu durumda külçenin gramı 7 bin liraya dayanır. Ama gümüşün onsu, sanayide kullanımı dolayısıyla 120 dolara ulaşırsa serbest piyasadaki değeri 170 lira olur. Uzun vadeli yatırımın tek adresi gümüştür. Kısa vadeli iyi seçim yapılmak kaydıyla hisse senedidir. Ya kısmet!

