Pasaportun hazır mı?

A -
A +

“Sana yemin ederim, ben evlilik meraklısı değilim Mete. Ama annem sıkıstırıyor devamlı...”

 

“Benim bu konuda ne söylediğimi hatırlıyor musun?”

 

“Biliyorum biliyorum.”

 

“Yani?”

 

“Ya biliyorum işte, ‘Eşim çok hasta… Şu an onu terk etmem mümkün değil’ demiştin.

***

 

Hande, evli sevgilisi ile mesajlaşıyordu.

 

Günlerden cumartesiydi ve kahvaltı sonrası manzaralı balkonunda keyif kahvesi içiyor, gazete okuyordu.

 

Öğretmen ablası, meslektaşı ile evlenip Sinop’a gideli beri, annesiyle birlikte İstanbul Üsküdar’daki koca evde iki kişi kalmışlardı.

 

Anne mutfakta kahvaltıdan kalma bulaşıkları toparlarken, kız bambu koltuğa “tünemiş”, kâh tebessümle, kâh şaşkınlıkla yazışıp duruyordu.

***

 

Hande, annesine boş fincanı uzatırken yapmacık bir resmiyetle mırıldandı:

 

- Basımda ince bir sızı var, ne önerirsiniz hanımefendi?

 

- Size bir ağrı kesici tavsiye edebilirim, dedi annesi gülerek.

 

- O zaman, sade bir Vermidon’unuzu alırım.

***

 

“Tatil mevsimi başladı. Birkaç günlüğüne bir yerlere gidemez miyiz?”

 

Bu cümleyi gönderdikten sonra heyecanla cevabı beklemeye başladı Hande.

 

Mesaj sinyali gelince, telaşla kucağındaki telefona uzandı, hızla WhatsApp’a girdi.

 

“Önümüzdeki hafta başında Milano’ya gideceğim” diyordu doktor Mete, “bir kongre için.”

 

Kız şaşkınlıkla gözlerini biraz daha açtı; sonra gülen bir yüzle çabuk çabuk cevap yazdı:

 

“Ben de gelebilir miyim?”

 

O anda, annesinin mutfaktan seslenmesine aldırış etmedi, elindeki telefona merakla bakmaya başladı.

 

Beklediği sinyal sesi geciktikçe heyecanı arttı.

 

Annesi tekrar seslendi mutfaktan.

 

- Tamam anne, az bekle, biraz işim var, diye bağırdı içeriye, başını hafif çevirerek.

 

Mesaj geldi:

 

“Vizeyi yetiştirebilir misin ki?”

 

“Gri pasaportum var, unuttun galiba.”

 

“Haa, doğru ya…”

 

“Eee?”

 

“Hangi meslekler için veriliyor gri pasaport?”

 

“Gazeteciden başkasını bilmiyorum. Asıl ismi hizmet pasaportu. Ama şu an meselemiz bu mu? Teklifime ne diyorsun?”

 

“Olabilir aslında... Milano’dan Cenova’ya, sahile geçeceğiz. İyi olur. Denize de gireriz.”

 

“Tamam canım, hazırlıklara başlıyorum!”

 

Oysa Hande boşuna hazırlanacaktı.

 

Çünkü Mete o seyahate gidemeyecekti.

 

Kendisi hasta olduğu için, Hande’nin, bütün bu mesajlaşmayı karısı ile yaptığını öğreneceği için…

 

 

 

Sadık Söztutan'ın önceki yazıları...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.